ADEM NALBANT
Eğitim Bir-Sen, İl Divan Toplantısını gerçekleştirdi. Öğretmenevi’nde yapılan ve Eğitim Bir-Sen Genel Başkan Yardımcısı Mithat Sevin’in de yer aldığı toplantıya, Sivas Eğitim Bir-Sen 1 Nolu ve 2 Nolu Şube Yönetimi, İlçe Başkanları, Kadın Komisyonu ve sendika üyeleri katıldı.
6 Ocak 2000 yılında vefat eden Eğitim Bir-Sen’in kurucu başkanı Mehmet Akif İnan’ın hayatını anlatan sinevizyon gösterisiyle başlayan toplantının açış konuşmasını Sivas Eğitim Bir-Sen 1 Nolu Şube Başkanı Halil İbrahim Temiz yaptı. Temiz, Memur-Sen olarak bugüne kadar 213 ve eğitim çalışanları ile ilgili 44 kazanım elde ettiklerini belirterek, süreç içerisinde başörtüsü serbestliği ve Cuma Namazı düzenlemesinin çok daha değerli bulduklarını bildirdi. Genel Kurulun üzerinden 5 aylık bir süre geçtiğini hatırlatan Temiz, ‘Yönetimi aldığımızda 3 bin 920 üyemiz vardı. Bugün 4 bin 505 üyeyi yakaladık’ dedi. Temiz’in ardından kürsüye gelen Sivas Eğitim Bir-Sen 2 Nolu Şube Başkanı Doç. Dr. Mustafa Kısakürek ise ‘Bizleri değerli kılan şey değerlerimiz ve tercihlerimizdir’ dedi ve teşkilatın güçlenmesi için herkese büyük görevler düştüğünü aktardı.
‘DERS MÜFREDATI SİSTEMİ YENİLENMELİ’
Daha sonra kürsüye Eğitim Bir-Sen Genel Başkan Yardımcısı Mithat Sevin geldi. Sevin, Milli Eğitim’in ders müfredatına değinerek, ‘Bizler mutlaka çağımıza yakışır, yaraşır ve değerlerimizi kuşatıcı yeni müfredatı geliştirmek ve gerçekleştirmek zorundayız. Bu amaçla bir STK olarak diğer paydaşlarla bir araya gelerek, Türkiye Cumhuriyetine yakışır yine değerlerimizi, milli ve manevi değerlerimizi kuşatıcı yeni bir müfredat sistemini hayata geçirmek zorundayız. Öncelikle ders kitaplarımızın düzenlenmesi konusunda Milli Eğitim Bakanlığına çok büyük bir iş düşüyor. Sendikamız tarafından bunlarla ilgili çalışmalar gerçekleştiriliyor’ diye konuştu.
Sendikacılık denildiğinde sadece ücret sendikacılığının anlaşıldığını da vurgulayan Sevin, ‘Bizim sadece öyle bir kaygımız yok. Ücretin yanında sosyal, akademik, kültürel ve değerler sendikacılığı diye bazı kavramlarımız da var’ dedi ve bu yönde atılan adımlarla ilgili örnekler paylaştı.
‘KİŞİSEL SUÇLAR, CAMİALARA MAL EDİLMEMELİ’
‘Son günlerde bazı dış odaklı medyamızda yer alan haberler bizi üzmekte’ diyen Eğitim Bir-Sen Genel Başkan Yardımcısı Sevin, Ensar Vakfı ile ilişkilendirilen taciz iddialarına değindi. Sevin, şunları söyledi:
‘Bir kişinin işlediği suçun müntesip olduğu camiaya mal edilmemesi gerektiğini vurgulayarak, ‘Bu çok yanlış bir değerlendirme. İnsanlar bireysel olarak hata yapabilir. Suç işleyebilir. Ve bunun sonucunda cezası neyse ilgili makamlar bu cezayı keser. Ensar Vakfı’na yapılan büyük bir haksızlıktır. Ensar Vakfının nasıl ve nerelere hizmet ettiğini biz biliyoruz. Aynı zamanda vakfa benzer çok sayıda da sivil toplum kuruluşları var. Allah onlardan razı olsun. Hatırlarsanız gezi olaylarında kıyamet kopmuştu. 3-5 ağaç kesilmişti. Gezisever meşhur bir sanatçı da ‘Mesele ağaç değil arkadaşlar. Siz hala anlayamadınız mı’ demişti. Biz gayet iyi anlıyoruz onları. Onların meselesi zaten hiçbir zaman ağaç olmadı. Şu an mesele taciz meselesi değil bunların meselesi tamamen, ülkemize hayırlı işler yapan bu tür STK’ları kendilerine tehlike olarak gördüklerinden dolayı önlerini kesmek istiyorlar. Bunlara müsaade asla etmeyeceğiz. ’
‘ARKADAŞLARIMIZ ÇOK TİTİZ OLMAK ZORUNDA’
Sevin, öğretmenlere de çok önemli bir uyarıda bulunarak şöyle devam etti:
‘Sizin ne anladığınız nasıl yorumladığınız hiç önemli değil. Önemli olan karşıdakinin bu işi nasıl anlayıp ve yorumladığı. Yani gerçekten bir anne, baba ya da kardeş gibi sevgiyle, şefkatle, merhametle yaklaşıyorsunuz çocuklara. Saçını okşuyorsunuz. Öğretmen olarak bunu yapmayanımız yok. Ama o çocuk ‘öğretmenim beni taciz etti’ diye şikayet ettiği takdirde hakim, sizin ne düşündüğünüze değil, çocuğun o hareketi o davranışı nasıl yorumladığına dikkat ediyor ve onun algıladığı şekilde hüküm veriyor. Onun için öğrencilerimizi severken uzaktan sevelim. Asla fiziksel temasta bulunmayalım. Maalesef iş bu noktalara kadar geldi. Bu konuda kardeşlerimizin çok titiz ve dikkatli olmasını istiyoruz.’
