USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Gündem

?Depreme Hazır Değiliz?

?Depreme Hazır Değiliz?

?Depreme Hazır Değiliz?
16-08-2016 10:32
Google News


ADEM NALBANT

17 Ağustos depreminin ardından birçok ilde birçok olumsuzluğun açığa çıktığını hatırlatan İnşaat Mühendisleri Odası Başkanvekili Kerim Balkan, Sadece Adapazarı ve Yalova’da ortaya çıkan yıkımın ulaştığı boyut son 35 yılda ülkemizde yaşanan depremlerin her birinin birkaç katına çıkmıştır. Büyük yıkımın merkezi olan Gölcük’te ise 1939 Erzincan Depremi ile kıyaslayabileceğimiz bir yıkım yaşanmıştır’ dedi.

‘ASIL BÜYÜK TEHLİKE MARMARA DENİZİ’NDE’

Depremin kendilerine çok daha büyük bir tehlikenin henüz yaşanmadığını hatırlattığına dikkat çeken Kerim Balkan, ‘Bu tehlike Marmara Denizinin içinde olacak bir depremdir ve İstanbul’u ve çevre illeri büyük ölçüde etkileyecektir. Bu nedenle İstanbul Depremi üzerinde bilim insanları çeşitli çalışmalar yaptılar, yapmaya da devam ediyorlar. Yaşanacak olan İstanbul Depremini ve ülkemizin diğer yerlerinde yaşanacak olan depremleri afet yönetimi açısından inceleyerek gerekli önlemlerin alınması gerektiğini de ortaya koydular’ diye konuştu.

‘DEPREMLE, EKSİKLİKLER GÖZLER ÖNÜNE SERİLDİ’

İnşaat Mühendisleri Odası olarak genelde deprem zararlarını azaltma, özel olarak da İstanbul Depreminin ortaya çıkaracağı kayıplara ilişkin birçok çalışma yaptıklarını söyleyen Balkan, ‘17 Ağustos 1999 Gölcük Merkezli deprem bir milat olarak kabul edildi. Yapı üretim sürecindeki eksiklikler, mevcut yapıların durumu ve ülkemizin kentleşme ile ilgili politikaları, afete hazırlık konusu ve ilgili mevzuatlar olmak üzere geniş bir yelpazede ortaya çıkan yetersizlikler ve hatalar gözler önüne serildi. Ne yazık ki 1999 depremlerinin ortaya çıkardığı ağır bedellerden yeterli ölçüde ders çıkarılmaması,2011 yılında yaşamış olduğumuz Van depreminin acı yüzüyle bir kez daha anlaşıldı’ ifadelerini kullandı.

Ülke topraklarının yüzde 66’sının 1. ve 2. derecede deprem bölgesinde yer aldığı bilgisini de veren Balkan şunları kaydetti:

‘Ülke nüfusunun yüzde 70’i ve büyük sanayi tesislerinin yüzde 75’i deprem tehlikesi altındadır. Elbette, deprem bir doğa olayıdır. Bir doğa olayının afete dönüşmesi insan kaynaklı eksiklikler ve hatalar zincirinin bir sonucu olarak ortaya çıkmaktadır. Sorun bir doğa olayı olan depremin kendisinde değil, depreme dayanıklı yapı üretilmemiş olmasında yatmaktadır. Gerekli önlemleri almamaktan ya da denetimsizlikten kaynaklanan olumsuzlukları ‘kader’olarak değerlendirmemek gerekir. Bunun yerine mühendislik bilimine uygun hareket edilmeli, deprem büyüklükleri dikkate alınarak yapı üretim yerleri ve yapı üretim süreci bilime ve bilgiye dayalı olarak yönetilmelidir.’

DEPREM GERÇEĞİ İLE YÜZLEŞELİM

Bugüne kadar ülkemizin deprem gerçeğinin bilinmesine yönelik birçok çalışma yapıldığını bildiren Balkan, yapılan bu çalışmaların ortaya çıkarmış olduğu gerçekleri sıraladı:

‘Mevcut yapı stokunun deprem güvenliği yoktur. Bu yapıların güçlendirilmesi gerekir. Onarım ve güçlendirme çalışmaları rasyonel değilse yıkılıp yeniden yapılmaları gerekir. Yeni yapılan yapıların yeterli ölçüde mühendislik hizmeti alması ve denetlenmesi gerekir. Mal sahibi adına kendisini denetleyecek olan yapı denetim kuruluşunu müteahhitler belirlemektedir. Bu sistemin değişmesi gerekir. Yapı denetim ücreti son derece yetersizdir. Denetim sürecinde bulunan meslek insanlarının mesleki yeterlilikleri, meslek odası tarafından belgelenmemektedir. Meslek odaları yapı üretim sürecinin dışına itilmiştir. Yetkin mühendislik yasası tüm uğraşılara rağmen çıkarılmamıştır. 1938 yılında çıkarılan, sadece diploma almaya bağlı olarak hizmet üretilmesini sağlayan  ‘Mühendislik Mimarlık Hakkında Yasa’ değiştirilmemiştir. Kentleşme süreci ile ilgili olarak ya sağlıklı planlar üretilmemiş ya da üretilmiş olsalar bile uygulama dışı bırakılmıştır.’

DEPREM VE KENTSEL DÖNÜŞÜM

Bugün kentsel dönüşümün YIK-YAP anlayışıyla bir müteahhit anlayışı ile ele alınmakta ve rantı yüksek olan yerlerde yapılmakta olduğunu savunan İnşaat Mühendisleri Odası Başkanvekili Kerim Balkan, ‘Kentsel dönüşüm bütünlüklü bir planlamanın sonucu olarak değil, kent planlamasının kendisi olarak ele alınmaktadır. Ayrıca konuyu daha ilgi çekici kılabilmek için ‘deprem odaklı kentsel dönüşüm’ adıyla sunulmaktadır. Oysa bu uygulamalara ve yeni yapıların üretilmiş olmasına rağmen, 17 Ağustos 1999 yılında var olan yapılar bugünde varlıklarını sürdürüyorlar. Bu yapıların güçlendirilmesi gerekir’ şeklinde konuştu.

Son olarak Balkan 17 Ağustos Depreminin üzerinden 17 yıl geçmiş olmasına rağmen İstanbul başta olmak üzere, kentlerimizin depreme hazır olmadığını belirterek şu ifadelere yer verdi:

‘Son yıllarda iktidarın mesleğimizi ilgilendiren konularda yaptığı değişikliklerle; meslek odalarının üyelerini denetlemesi, sicillerini tutması, mesleki faaliyetlerini kayıt altına alması engellenmiş, meslek odalarının üyeleriyle olan ilişkileri zayıflatılmıştır.‘İmzacılık’ ve sahte mühendisler mesleğimizin güvenirliğini aşağılara çekmiştir. Bu durum haksız bir rekabeti gündeme getirdiği için mühendislik hizmetlerinde kalite düşmüştür. Mevzuat ve uygulamaya ilişkin yapılan değişiklikler,  yapı üretim sürecini denetimsizliğe mahkum etmiştir. İnşaat Mühendisleri Odası, yapı üretim süreci tüm eksiklerinden arındırılıncaya kadar, yapı stoku iyileştirilinceye, güvenli ve sağlıklı yapı üretilinceye ve mühendislik hizmeti almadan üretilmiş tek bir yapı kalmayıncaya kadar çalışmalarını sürdürecektir.’

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
ANKET TÜMÜ
Sosyal medyaya mı internet medyasına mı güveniyorsunuz?
ARŞİV ARAMA
E-GAZETE TÜMÜ
28.03.2024
PUAN DURUMU TÜMÜ
TAKIMOPuanAV.
1Galatasaray3081+48
2Fenerbahçe3079+54
3Trabzonspor3049+11
4Beşiktaş3046+4
5Kasımpaşa3043-2
6Başakşehir FK3042+3
7Çaykur Rizespor3042-11
8Antalyaspor3041+2
9Adana Demirspor3039+7
10Alanyaspor3039-4
11Sivasspor3038-7
12Samsunspor3036-6
13Kayserispor3036-7
14MKE Ankaragücü3033-3
15Hatayspor3033-4
16Konyaspor3033-11
17Gaziantep FK3031-10
18Fatih Karagümrük3030-4
19Pendikspor3029-27
20İstanbulspor3013-33
GÜNÜN KARİKATÜRÜ TÜMÜ
CİLALI TAŞ!