USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Gündem

Madımak Mağdurlarından Suç Duyurusu

Madımak Mağdurlarından Suç Duyurusu

Madımak Mağdurlarından Suç Duyurusu
29-09-2014 16:41
Google News


RUHİ DEMİR

1993 yılında ilimizde yaşanan Madımak olayları mağdurları Sivas Adliyesi önünde bir basın açıklaması yaparak, Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu.

Sivas Olayları davasında asil faillerin yakalanmaması ve 22. Yılında suçlu olmadıkları halde cezaevinde yatan mağdurlar adına, DDK’nun 24.03.2014 tarihinde yayınlamış olduğu raporun işleme konulmaması ve Sivas Olaylarının yaşandığı dönemin mülke amir ve yöneticileri hakkında hiçbir işlem yapılmamasından dolayı Sivas Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunduklarını kaydettiler.

Sivas Olayları mağdurları adına açıklama yapan Mehmet Soykök o dönemde yaşanan olaylarda güvenlik güçlerinin kalabalığı dağıtmaya yönelik herhangi bir girişimde bulunmadıklarını kaydetti.

Otelin önünde bekletilen kalabalığa her türlü eylem yapma imkânının verildiği belirtilen Soykök, ‘Olaylara ilişkin risk ve tehdit belirlemesinin yanlış yapılması ve buna bağlı olarak güvenlik unsurlarının edilgen müdahale içerisine girmesi, bir yandan kalabalığın artması ve kabarmasına diğer yandan da güvenlik unsurlarının caydırıcılığının aşınmasına neden olmuştur’ dedi.

Grup adına açıklama yapan Mehmet Soykök şunları kaydetti:

‘Otelde bulunanlardan bir kısmı yangından kısa bir süre önce tehlikeyi görerek otelden çeşitli yöntemlerle ayrılmışlardır. Ancak, idare tarafından cılız bir biçimde otelden ayrılmaya yönelik ikna çabaları dışında zorunlu tahliye seçeneği düşünülmemiştir. Otelde kalanlar adına karar verenler tarafından da otelde kalmanın daha güvenli olduğu ve oteli terk etmenin mevzii kaybetmek ve irticaya geçit vermek olarak telakki edildiği için ısrarla otelde kalınmaya devam edilmiştir.’

SAĞLIK TEŞKİLATI ALARM DURUMUNA GEÇİRİLMEMİŞTİR

Valiliğe ve katılımcı profiline yönelik olarak ciddi protestoların yaşanmasına ve tehlikenin oluşmasına rağmen, otelin taşlanması ve akabinde otelin önündeki araçların yakılması girişimleri sırasında dahi sağlık teşkilatının alarm durumuna geçirilmediğini kaydeden Soykök, ‘Bu nedenle, dumandan etkilenenlere yönelik olay yerinde acil müdahalede bulunulamamış veya derhal sağlık kuruluşlarına şevkleri sağlanamamıştır. Ölü muayene ve otopsi işlemleri dönemin mevzuatı ve bilimsel standartlarına uygun olarak yapılmamıştır. Öyle ki, cesetler üzerinde istikrarlı olmayan farklı farklı yöntemler kullanılmak suretiyle otopsi işlemleri gerçekleştirilmiştir. Bazı cesetlerde sadece ölü muayenesi ile yetinilmiş, bazılarında klasik otopsi işlemi yapılmış, diğerlerinde ise klasik otopsi yanında kan örnekleri alınarak Adli Tıp Kurumu Başkanlığı'na görüş sorulmuştur’ ifadelerini kullandı.

DELİLLERİN TOPLANMASINDA YETERLİ ÖZEN GÖSTERİLMEMİŞ

Delillerin toplanmasında ve muhafazasında yeterli ve gerekli özenin gösterilmediğini kaydeden Mehmet Soykök şöyle devam etti:

‘Suçun tipini ve vasfını doğrudan etkileyen; bir kısım sloganların eklenmiş olması ve Kongre Müzesi önündeki Atatürk büstünün sökülmesi/tahrip edilmesinin faillerinin netleştirilmeden yargılananların yaptığına karar verilmesi gibi yargı süreçlerinde eksiklikler/hatalar oluşmuştur. Soruşturma ve yargılamalar esnasında, bazı yargı mensuplarınca 'Düşünce Örneği' yazısının ilgili mahkemelere gönderilmesi suretiyle yargılama yeri ve görevli mahkeme ile suç vasfını değiştirmeye yönelik yargılamaya müdahale niteliği taşıyan bazı hususlar vuku bulmuştur. Sivas olaylarında ortaya çıkan kamu yönetimi zafiyetleri ve hizmet kusurlarına yönelik ilgili kamu görevlileri hakkında etkin bir adli ve idari soruşturma ve yaptırım kapasitesi oluşmamıştır. Olaylarla ilgili olarak adli takibata maruz kalan kamu görevlilerinin fiilleri sadece, belediye görevlileri tarafından işlendiği iddia edilen, kalabalığın engellemesi ve güvenlik kuvvetlerinin engellemeleri bertaraf edememesi sonucu kalabalık içerisinde sıkışan itfaiyenin etkin kullanılmaması (göstericilere tazyikli su sıkılamaması) ile otele atılan taşların aylar önce yapılan ihale süreciyle ilgili olarak tespit edilen usulsüzlüğe yönelik fiillerdir. Özetle, 37 kişinin ölümüyle sonuçlanan bir olay ve ağır ihmaller zincirinde; ilin emniyet, asayiş ve genel yönetiminden sorumlu tek bir kamu görevlisi bile herhangi bir adli takibata maruz kalmadığı gibi, en hafif bir disiplin cezası bile almamıştır. Bunun aksine içeride yatan sanıkların aleyhlerine çelişkili şahitlikler yapılmıştır.’

8 KİŞİNİN KESİN ÖLÜM NEDENİ BELİRLENEMEMİŞTİR

Otelde ölenlerden 8 kişinin kesin ölüm nedeninin belirlenemediğini belirten Soykök, ‘Otelde öldürülen 35 kişi dışında 2 kişi daha hayatını kaybetmiştir. Söz konusu 2 kişi güvenlik görevlilerince göstericilerin dağıtılması sırasında ateşli silahla vurularak öldürülmüştür. Söz konusu olayın faillerinin tespitine yönelik herhangi bir adli süreç işletilmemiştir’ dedi.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
ANKET TÜMÜ
Sosyal medyaya mı internet medyasına mı güveniyorsunuz?
ARŞİV ARAMA
E-GAZETE TÜMÜ
25.04.2024
PUAN DURUMU TÜMÜ
GÜNÜN KARİKATÜRÜ TÜMÜ
CİLALI TAŞ!