Türk Ulaşım-Sen Sivas Şube Başkanı Nurullah Albayrak, ‘Oxford, İngiltere’de küçük bir kasabadır. Oxford, bugün sanayisi ile ünlü değildir. Oxford, üniversitesi ile kendini ön plana çıkarmıştır. İngiltere’ye giden bir insan, bu üniversitenin yanından bile geçse, ‘Oxford’u gördüm’ diye kendine pay çıkarır. Oxford, küçük bir kasaba iken kurduğu üniversite ile kendini dünyada bir marka kent haline getirdi ise neden, Sivas bir Oxford olmasın? Diyoruz ki, Sivas’ta Türkiye’nin, dünyanın Oxford’u olsun. Olmayacak bir şey yok.’ Dedi.
ERSAN ARSLAN
Türk Ulaşım-Sen Sivas Şube Başkanı Nurullah Albayrak, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun ‘Seçimden sonraki ilk işimiz Sivas’ta ikinci devlet üniversitesini kurmak’ diyerek sözünü verdiği yeni üniversite ile ilgili düşüncelerini gazetemizle paylaştı.
İkinci devlet üniversitesinin Sivas için çok önemli olduğunu belirten Albayrak, ‘Sivas’ta kurulabilecek, ikinci, üçüncü, dördüncü hatta beşinci üniversiteyi canı gönülden destekliyorum. Çünkü Sivas’ın önünü ve ufkunu ancak böyle açabiliriz. Ama bu üniversitenin sözde kalmaması, verilen vaatlerin havada kalmaması gerekiyor.’ Dedi.
‘SİVAS ÜNİVERSİTELER VE
HASTANELER ŞEHRİ OLMALI’
Sivas’ın hem yeni üniversite ve hastanelerle adeta bir üniversiteler ve hastaneler şehri olması gerektiğini belirten Albayrak, şu ifadeleri kullandı:
‘Sivas’ta, maalesef üniversitemiz 1970’li yıllarda kurulmuş ama bugün baktığımızda öğrenci ve personel sayısı ile çok da iyi bir noktada maalesef olamamış. Bizden sonra açılan üniversitelere baktığımızda, bugün Karadeniz Teknik Üniversitesi’nin öğrenci sayısı da 100 bin. Biz, 70’li yıllarda kurulan bir üniversite olarak baktığımızda bugün 40 binlerde bir öğrenci sayımız var. Üniversiteler şehirlerin bacasız sanayisi. Bugün istihdam alanında sanayi çok da gelişmiş sayılamaz. Mevcut kamu kuruluşlarının dışında özel sektör çok da fazla bir istihdam alanı oluşturmamakta…
Genel olarak baktığımızda denize kıyısı olan şehirler gelişmiştir. Sivas’ın da böyle bir şansı olmadığından dolayı Sivas bir üniversiteler ve hastaneler şehri olmalı. Koyulhisar’daki bir vatandaşımız kalkıp da Kayseri’ye gitmeli. Sivas’ta bugün bir 600 yataklı hastane yapıldı diye övünülürken Yozgat ve Erzurum’a şehir hastanesi kurulacağını duyduk. Şehir hastanesi 10 bin yataklı bir hastanedir ve şehre çok büyük ekonomik girdileri vardır. Biz öncelikle şehir hastanesinin Sivas’a kurulmasını istiyoruz. Çünkü sanayisi gelişmemiş bir şehri ancak böyle kurtarabilirsiniz. Erzurum ve Yozgat’tan ziyade şehir hastanesinin tam ortada bulunan Sivas’ta kurulması gerektiğine inanıyoruz.’
‘BÜYÜKŞEHİRLERİ
BÜYÜKŞEHİR YAPAN
ÜNİVERSİTELERİDİR’
Üniversitelerin bir şehir için büyük önem taşıdığını, bulunduğu kentlerin gelişimine ve kalkınmasına büyük katkılar sağladığını belirten Albayrak, büyükşehirlerin de büyükşehir hüviyetini üniversiteleri ile kazandığını söyledi.
Sivas’a kurulacak yeni üniversitelerin de Sivas’ın gelişimine, büyümesine büyük katkı sağlayacağını belirten Albayrak, şu şekilde konuştu:
‘Kayseri’yi hep özel sektörün geliştirdiğini söylerler. Asla… Özel sektörden ziyade, bugün 3 tane devlet üniversite var Kayseri’de. Diğer vakıf üniversitelerini de katarsanız, 5’in üzerinde üniversite kurulmuştur. Kayseri’yi ve diğer büyükşehirleri de büyükşehir yapan üniversiteleridir.
Bu noktada baktığımızda Sivas bir demiryolu şehri… Sivas’ta TÜDEMSAŞ vagon üzerine ihtisaslaşmış. Belki de TÜDEMSAŞ, Ortadoğu’nun en büyük fabrikalarından bir tanesi. Demiryolu Mühendisliği bölümünün, demiryolu ile ihtisaslaşmış teknik fakültelerin Sivas’ta kurulması ve bunların farklı bir üniversite bünyesinde kurulması da ayrıca farklı bir istihdam getirecektir. Bu mıknatıs gibi sanayiciyi de buraya getirecektir.
Sivas, sürekli göç veren bir ilimiz. Göçü tersine çevirmek için yapılacak tek şey, Sivas’taki nüfusu artırmaktır. Bunu da ancak kurulacak üniversitelerle, hastanelerle yapmak zorundasınız. Sivas, çok büyük bir coğrafyaya sahip ve biz diyoruz ki, Koyulhisar’daki bir vatandaşımız Sivas’ı geçerek Kayseri’deki, Ankara’daki bir hastaneye gitmesin. Bunun yanı sıra, Sivas’ta kurulabilecek, ikinci, üçüncü, dördüncü hatta beşinci üniversiteyi canı gönülden destekliyorum. Çünkü Sivas’ın önünü ve ufkunu ancak böyle açabiliriz. Ama bu üniversitenin sözde kalmaması, verilen vaatlerin havada kalmaması gerekiyor. Bunun takibi de buradaki STK’ların öncülüğünde yapılmalı. Sivas’ın havasını soluyoruz, ekmeğini yiyor, suyunu içiyoruz. Biz, birbirimizi yemekten ziyade elbirliği ile Sivas’taki bu bayrağı nasıl daha yüksek burçlara koyabiliriz, bunun mücadelesini vermeliyiz.’
‘GÖÇÜ TERSİNE ÇEVİREBİLİRİZ’
Sivas’taki en önemli kamu kurumunun TÜDEMSAŞ ve demiryolları olduğunu belirten Albayrak, bu açıdan da Sivas’ta kurulacak demiryolu ile ihtisaslaşmış bilim ve teknoloji üniversitesinin çok önemli olduğunu söyledi.
Yeni üniversite ve üniversitelerle Sivas’ın büyüyeceğini ve göçün tersine döneceğini belirten Albayrak, ‘Burada doğru tespitler yaparsak, üniversiteleri, hastaneleri kurarsak, istihdamı artırabilirsek göçü tersine çevirebiliriz. Biz ikinci bir üniversiteyi kurarak, şehirdeki nüfusu 30-40 bin artırırsak, büyük şehir olmamızın da yolu açılır. Bununla birlikte mevcut sanayici de kapasitesini artıracak. İnsanlar alışverişini de burada yapacak, dışarıya gitmeyecek. Belki de biz dışarıdan göç almaya başlayacağız.
Sivas’tan Dikimevi, Zirai Donatım, Et Balık Kurumu, Süt Fabrikası, TEKEL, Devlet Malzeme Ofisi gitmiş, TEDAŞ, Telekom özelleşmiş. Baktığımızda elle tutulur tek bir kurumumuz kalmış, TÜDEMSAŞ ve Devlet Demiryolları. Sivas’ın gerçekten daha modern, daha yaşanılabilir bir kent olması noktasında demiryollarının ön plana çıkarılması gerekiyor. O nedenle demiryolu ile ilgili ihtisas alanlarını, bilim teknoloji üniversitesinin ve teknik bölümlerinin kurulmasını gönülden destekliyorum.’ Dedi.
‘SİVAS, TÜRKİYE’NİN
OXFORD’U OLMALI’
Sivas’ın üniversitesi ile Türkiye’de hatta dünyada marka kent olması gerektiğini belirten Albayrak, Oxford’u örnek gösterdi, ‘neden Sivas bir Oxford olmasın?’ dedi.
Albayrak, şu şekilde konuştu:
‘Ben Sivas’a yapılacak yeni bir üniversiteyi yürekten destekliyorum. Üniversite elzemdir, ikinci, üçüncü, dördüncü ve hatta beşinci üniversite kurulmalı. Hep şunu söylerim; Oxford, İngiltere’de küçük bir kasabadır. Oxford, bugün sanayisi ile ünlü değildir. Oxford, üniversitesi ile kendini ön plana çıkarmıştır. İngiltere’ye giden bir insan, üniversitenin yanından bile geçse, ‘Oxford’u gördüm’ diye kendine paye çıkarır. Oxford, küçük bir kasaba iken kurduğu üniversite ile kendini dünyada bir marka kent haline getirdi ise neden Sivas bir Oxford olmasın. Diyoruz ki, Sivas’ta Türkiye’nin, dünyanın Oxford’u olsun. Olmayacak bir şey yok. Biz zorla, ‘sanayi, fabrika’ diyoruz. Maalesef sanayici gelmiyor, iş adamı gelmiyor. Gelmeme sebebine baktığımız da bunun sosyolojik ve psikolojik sebeplerini araştırmamız gerekiyor.’
Sanayicinin ihraç ve ithalat konusunda sıkıntı yaşadığı için Sivas’a gelmediğini belirten Albayrak, nakliyenin önemli bir konu olduğunu söyledi. Liman şehirlerinin bu noktada yatırımcılar için en cazip yerler olduğunu belirten Albayrak, ‘O nedenle biz ne kadar çabalarsak çabalayalım, Sivas’ı istediğimiz seviyede bir sanayi şehri yapamayız. Bunun tek nedeni, nakliyedeki sıkıntı.’
‘ŞEHRİN GİRİŞİNDE 4 EYLÜL
ÇIKŞINDA CÜ OLMALI’
Yeni kurulacak olan üniversitenin yeri konusunda görüş ve önerilerini dile getiren ürk Ulaşım-Sen Sivas Şube Başkanı Nurullah Albayrak, yeni üniversitenin Sivas Ankara Karayolu güzergâhında bir bölgeye konuşlandırılması gerektiğini savundu.
Albayrak, sözlerini şu ifadelerle noktaladı:
‘Yeni üniversite için en uygun yer, Sivas Ankara Karayolu üzerinde bir bölgedir. 4 Eylül Üniversitesi ismi Sivas ile özdeşleşmiştir. Sivas’ın girişinde 4 Eylül, çıkışında da Cumhuriyet Üniversitesi (CÜ) olmalı. Bugün CÜ’nün yeri çok da uygun bir yerdir. Kampusu ile belki de Türkiye’de bulunamayacak ender üniversitelerden bir tanesidir. CÜ, şehrin bir girişinde, kurulacak Bilim Teknoloji veya 4 Eylül Üniversitesi’nin de diğer girişinde, insanların rahat görebileceği bir noktada havaalanı yolu üzerinde olması gerektiğine inanıyoruz. Bence en uygun yer Bölge Trafik Müdürlüğü’nün karşısındaki alandır. Şehrin bir girişinde 4 Eylül Üniversitesi’nin, Sivas’tan çıkarken de Cumhuriyet Üniversitesi’nin olması gerektiğine inanıyorum.’
