SİVAS
Prof. Dr. Gökçe, yaptığı yazılı açıklamada, holmium sistemi sayesinde taşların lazerle kırıldığını, hastanın vücudunda herhangi bir kesik oluşmadığını ifade etti.
Vücutta herhangi bir kesi olmadığından ameliyat sonrası dönemde açık cerrahi tekniklere göre hastanın daha az ağrı çektiğine dikkati çeken Gökçe, şunları kaydetti:
"Tedavi tek seansta tamamlanıyor. Ses dalgasıyla taş kırılmasına göre de daha hızlı bir tedavi. Bu sayede hastanın normal aktivitesine ve iş yaşamına en kısa sürede geri dönmesini sağlanıyor. Yakın zamana kadar sadece idrar kanalındaki taşların tedavisinde kullanılan holmium lazer, bükülebilir veya kıvrılabilir üreterorenoskopların kullanıma girmesiyle artık böbrek içinde yerleşmiş taşlarda da etkin bir tedavi sağlar. Böbreğin iç kısmındaki idrar toplayıcı sistemde yerleşmiş taşlara bu fleksibil aletlerle ulaşılır ve taşlar holmium lazer kullanılarak kırılır. Büyük taş parçaları özel aletlerle tutularak vücut dışına çıkarılabilir. Kalan küçük parçalar da idrar ile vücut dışına atılır."
Lazer sistemiyle yapılan operasyonlarda taşın böbreğe geri gitme riskinin çok düşük bir ihtimal olduğunu vurgulayan Gökçe, "Sonuç olarak holmium lazer ile yapılan ameliyatlarda, hastanın taştan arındırılması oranları yüzde 92-95 arasındadır ve bu oranlar üreter taşlarının tedavisinde elde edilen en yüksek başarı oranını temsil etmektedir." ifadelerini kullandı. (AA)
