USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

01.01.2019 tarihinde Yürürlüğe Giren KDV´de İndirim Hakkı, Gider Kaydı ve Ba-Bs Formları Üzerine Değerlendirme -2-

04-03-2019

Gelir/Kurumlar Vergisi gider kaydı yönünden değerlendirme

Beyan esasına dayanan vergi sistemimizde gelir ve kurumlar vergilerinde vergi matrahının hesaplanmasında dönemsellik ilkesi temel esastır. Buna göre, gelir ve giderlerin ilgili yılın kazancının tespitinde dikkate alınması gerekir. Gelir vergisi mükellefleri için 193 sayılı GVK´ nun 38. maddesinde, bilanço esasına göre ticari kazancın tespiti, Kurumlar vergisi mükellefleri içinse 5520 sayılı KVK´nun 6. maddesinde safî kurum kazancının tespitine ilişkin düzenleme yapılmıştır.

193 sayılı GVK 40. maddesinde safi kazancın tespitinde indirilecek giderler sayılmış olup bu giderlerin aynı zamanda 5520 sayılı KVK kazancının tespitinde 8.maddede sayılan indirilecek giderlere ilave olarak mükelleflerin hâsılattan indirebilecekleri giderler olarak kabul edilmiştir. 193 sayılı GVK´ nun 41. maddesinde ve 5520 sayılı KVK´nun 11. maddesinde ise kazancın tespitinde kabul edilmeyen indirimler sayılmıştır.

Gider kabul edilmeyen indirimlerle ilgili olarak yukarıda yer alan gelir ve kurumlar vergisi düzenlemelerinde yıl bittikten/ hesap dönemi/defterler kapandıktan sonra gelen faturaların ait olduğu yıl kazancının tespitinde gider olarak indirilemeyeceği konusunda her hangi bir kısıtlayıcı düzenleme yer almamaktadır. Her ne kadar bu konuda yasal bir sınırlama olmasa da 6102 sayılı TTK ve VUK´da belirlenen hesap dönemine ilişkin hükümler ve VUK 219.maddesinde belirlenmiş kayıt süresine geçtikten sonra gelen faturanın ilgili döneme kayıt edilmesi ve ilgili yılın kazancının tespitinde gider olarak dikkate alınması normal şartlarda mümkün değildir. Böyle bir işlemin geçerli olabilmesi ancak yasada öngörülen düzeltme beyannamesinin verilmesiyle mümkün olmaktadır. Bu durumda mali tabloların yeni duruma göre düzenlenmesi ile birlikte o döneme ait gelir/kurumlar vergisi beyannamesinin düzeltilmesi gerekir.

Bu güne kadar yapılan uygulamada geç gelen faturanın kayıtlara alınması konusunda ilgili olduğu yıla ilişkin düzeltme beyannamesi verme seçeneği dışında geç gelen bu faturanın işletmeye ulaştığı cari yılda kayıtlara alınması ve KDV dâhil olarak 681-Önceki Dönem Gider ve Zararları olarak hesaplara kaydedilmesi yöntemi ile muhasebeleştirilmekte ve KDV dâhil tutar Nazım Hesaplarda KKEG olarak takip edilmekteydi.

Yapılan düzenleme sonrasında geç gelen fatura için mükelleflerin tercihlerini 7104 sayılı kanunla getirilen düzenlemeye uygun olarak KDV indirim haklarını bu kapsamında kullanmaları faturanın bedelinin ise indirim konusu yaptıkları dönemde (cari yılda) 681-Önceki Dönem Gider ve Zararları olarak hesaplarına KKEG olarak kayıt etmeleri halinde, 3065 sayılı KDV´nin İndirilemeyecek Katma Değer Vergisi başlıklı 30/d.maddesinde yer alan ?Gelir ve Kurumlar Vergisi kanunlarına göre kazancın tespitinde indirimi kabul edilmeyen giderler dolayısıyla ödenen katma değer vergisi? hükmü gereğince fatura muhteviyatı kanunen kabul edilmeyen gider olarak dikkate alınan bir faturanın hesaplanan KDV´sinin indirim konusu yapılması kendi içinde bir çelişki oluşturacaktır.

Sonuç; Yukarıda yer alan açıklamalar sonrasında 7104 sayılı Kanunla KDV vergisi için getirilen ?takvim yılını takip eden? süre içinde indirim hakkının kullanılmasının 213 sayılı VUK´nun 3-A maddesinde yer alan ?Vergi kanunları lafzı ve ruhu ile hüküm ifade eder. Lafzın açık olmadığı hallerde vergi kanunlarının hükümleri, konuluşundaki maksat, hükümlerin kanunun yapısındaki yeri ve diğer maddelerle olan bağlantısı gözönünde tutularak uygulanır.? hükmü gereğince özellikle de bu uygulamanın 193 sayılı GVK, 5520 sayılı KVK ve 213 sayılı VUK ile bağlantıları dikkate alınarak ticari kazancın tespitinde gider kaydı ve Ba-Bs formlarına etkisel sonuçları ile yapılan bu işlemin YMM tam tasdik ve KGK bağımsız denetim raporlarının sonuçlarını kapsayacak şekilde yeniden değerlendirmek bir zorunluluktur. Aksi takdirde mükelleflerin ve meslek mensuplarının ileride telafisi mümkün olmayan cezalı durumlarla karşılaşmaları kaçınılmaz olacaktır.

Bitti?

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?