?İman yetmiş küsur derecedir. En üstü ?La ilahe illallah? sözüdür, en düşük derecesi de rahatsız edici bir şeyi yoldan kaldırmaktır. Hayâ da imandandır.? (Buhari İman ? Müslim İman 57-58)
İman kalpte, tevhit ile tasdik dilde, yoktur ondan başka tapılmaya sevilmeye secde edilmeye layık, biricik ilah o, bir tane E´had O, zatıyla var olan, sıfatlarıyla ol emriyle bizi kul olma şerefiyle yaratan. Bütün putları önce kalbimizde kırmalıyız, para, mal, makam putunu, şan, şöhret, şehvet putunu ilahlaşmaya çalışan nefis putumuzu, önce bunları yer ile yeksan etmeliyiz, sonra tertemiz bir kalp ile tertemiz bir dile ulaştırmalıyız kalpteki tevhidimizi, dilimiz gıybet, haset, küfür kirinden temizledikten sonra o en güzel sözü tekrarlamalıyız. Ondan başka ilah yok, sonra yüz küsur iman derecelerini tırmanmalı, oradan cenneti seyretmeliyiz.
İman bölünmez bir bütün, azalıp çoğalmaz ama yakin bir iman ve Salih amelle kuvvetlenir yahut gaflet ve masıyyetle zayıflar, zaafa düşer, kalp hastalanır, tekrar tevhit ilacı içmezsek günahlara yönelir, hayasızlıklara meyleder zaafa düşer, hacalet narına yanar, nurdan nara gider.
Tevhid nur, o nuru artıracak olan Salih amellerin en aşağısı gözükse de eza veren şeyi yoldan kenara kaldırmak, insana hizmet, ümmete hizmet, halka hizmet, Hakk´a hizmet olduğundan hasta kalplere şifa vesilesi, rıza yolunun duraldandır Allah´ın kullarına hizmet.
Onun için Suriye´ye, Arakan´a bir gıda kolisi, bir içim su ile Afrika´da kardeşlerimize hayat vesilesi olmak, vallahi geceyi nafile taatlerle geçirmekten daha faziletlidir. Muhtaç bir akrabamızı yahut komşumuzu yahut muhacir bir kardeşimizin bir ihtiyacını gidermek bizi Allah´ın rızasına yaklaştıracak en güzel vesiledir. Hayâ ise tüm müminlere her haliyle hayırdır, hayâmızı artır Allah´ım. Amin...
