USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

15 TEMMUZ´DA SOMYA ALTINA SAKLANANLAR

11-07-2019

Eylem; teorinin anasıdır.

Durduk yere, oturduğun yerden  teori ortaya çıkmaz!

Çıkarsa da onun adı teori olmaz; olsa olsa  ön yargıdır onun adı. Dolayısıyla;üretilen teori değil, ancak hurafe olur!

15-16 Temmuz 2016 mücadelesi de tarihteki müthiş yerini  eylem olarak aldı.

Üretilen hurafeler bir millet tarafından yerle bir edildi.

Türkiye 15-16 Temmuz tarihinde en uzun gününü yaşadı. Gün uzadı yüz yıl oldu. Bunu şöyle de ifade edebiliriz, ?Vatan uykuda olduğu sırada, serseriler ırzına geçmeye kalktı!?

Oysa vatan ilk kez uyanıktı, bir millet, önceki darbelerde olduğu gibi uykuda olmadığını o vatanın ırzına geçmek isteyen serserilere gününü gösterdi.

Bir millet çoluğuyla çocuğuyla, ihtiyarıyla genciyle, kadınıyla kızıyla o gece tek vücut oldu. Ölmekten, tank paletleri altında ezilmekten, uçaksavar mermilerinden jetlerin bombalarından  korkmadığını  sokaklara çıkarak gösterdi.

Sakarya olup aktı, Fırat Dicle, Kızılırmak oldu taştı. Tankları, topları, uçakları, cipleri sel olup sürükledi.

Dedik ya, teori durduk yerde, ayak üstü, eş dost sohbetlerinde üretilmez. Teoriyi teori yapan eylemdir. Çünkü anadır eylem. Hayattır.

Oysa hurafe üretmek için ön yargılı olmak yeter de artar bile?.
İşte tam da bu noktada 15-16 Temmuz´a ?kontrollü darbe?, ?sarayın tiyatrosu?vs yakıştırmalarını yapanların işidir bu?

Onlar ancak hurafe üretirler ki, buna komplo teorisi demek bile abesle iştigal etmektir.

O meşum gecede kim somya altına saklandı. Kim tanklara selam durdu. Kim tanktakilerin gözlerinin içine bakmaktan bile ürkerek gecenin karanlığında kapı kapı dolaşarak sığınak yer aradı!

Sağa sola baktığımızda gördük hurafecileri?

Daha doğrusu görmedik, göremedik, göremezdik..

Çünkü sokaklarda bir millet vardı, cephede mevzide bir millet vardı. Herkes silah arkadaşını, omuz başındakini tanıyordu.

Mesela bir  Recep Tayyip Erdoğan vardı. Omuz başımız kadar yakın bize, millete.

Canı tehlikedeydi, üstelik sadece onun canı değildi tehlikede olan, eşinin, sabi sübyan torunlarının yürekleri de namlunun ucundaydı?

Hurafecileri bir yana bırakalım; çünkü her biri cehalet üniversitesinde kariyer yapmışlar?

Cehalet; tedavi kabul etmiyor. Cehaletin tek tedavisi var o da mezar!

O gece ne oldu?

Bu soruyu soralım ve yanıtını da arayalım?.

Soru kadar yanıt da açık?

Türkiye işgal edilmek istendi.

ABD´nin dolayısıyla NATO´nun  gizli, kirli bir o kadar da karanlık yer altı ordusu Türkiye´yi işgal etmek için harekete geçti.

Adı FETÖ  de olsa  Türkiye-ABD savaşı  yaşandı o gece.

Kaybetseydik Anakara ele geçecekti.

Bazı analistlerin 15-16 Temmuz´u Sakarya Meydan Muharebesi ile bir tutmaları yerindedir.

ABD-NATO o gece Türk silahlı kuvvetlerine yani Ordu-Millete yenildi. ABD-NATO savaşı kaybetti.

O gece sadece Ankara değil, Washington´u da uyku tutmadı.

ABD-NATO´nun TSK içine sızan unsurları ayıklandı. İşgal girişimleri, tank, toplar, jetler bir milletin ayakları tarafından ezildi.

Haliyle 15-16 Temmuz´dan iktidar çıkartmak isteyenler de kaldı milletin ayakları altında?

Evet, 15 Temmuz  klasik bir darbe teşebbüsü, alıştıklarımızdan bildiklerimizden değildi. Çünkü o darbe değil bir işgal girişimi, bir savaştı.

FETÖ-NATO

 

FETÖ  tek başına bir şey ifade etmiyor. Ancak NATO imle yan yana gelince bir anlam kazanıyor. Çünkü ABD-NATO FETÖ ele başı F. Gülen´in deyimiyle devletin sinir uçlarına sızma işini ilmik ilmik doku. Öyle böyle değil, on yıllarını verdi FETÖ için. Beyaz Saray, Pentagon, FETÖ eliyle  Türkiye Cumhuriyeti´ni hedef aldı. 45-50 yıllık bir çalışmanın, stratejinin planlamanın  bir ürünü FETÖ.

Bazı aklı evvel hariç, FETÖ´nün ipinin ABD´nin elinde olduğunu artık herkes biliyor.

Türkiye´nin stratejik dostu değil, düşmanıdır ABD!

MAZ LUMLARIN FEDAİSİ

ABD-NATO´nun gözüne uyku girmiyor. Son 2f0-30 yıldır Türkiye bir başka yola girdi. Mazlum dünyanın öncüsü oldu. Türkiye, Balkanlardan Kafkaslara, Ortadoğu´dan Afrika´ya hatta Latin Amerika´ya kadar mazlumların, ezilenlerin, sömürülerin fedaisi oldu. Fedailiğini üstlendi. Recep Tayyip Erdoğan, ?  ?Dünya 5´ten büyüktür?  fedaice bir çıkıştı.

İşte ABD-NATO´nun bu fedaiden gözü korktu.

Mazlumların, ezilenlerin, sömürülenlerin isyancısı Türkiye´nin yola getirilmesi, ehlîleştirilmesi gerekiyordu. Bunu 45 yıldır kanlı terör örgütü PKK eliyle denedi, başaramadı. Bu kez ikizi olan FETÖ´yü savaş sahasına sürdü ABD?

O gece ABD´nin ?tarafları? ?mutedil? olmaya çağırması boşuna değildi?

ABD, gizli ordusu FETÖ´nün yenilgisinden korkuyordu, ki bunda da haklıydı.

FETÖ, dolasıyla ABD o gece yenildi?

Çünkü bir Millet uyanmıştı!

 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?