USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

2. HADİS HZ. PEYGAMBERİ RÜYADA GÖRMEK

11-01-2018

"Beni rüyada gören, gerçekten beni görmüştür, çünkü şeytan benim suretime giremez." Buhârî, Tabir 2, 10; Müslim, Rüya 10; (2266); Muvatta, Rüya 1, (2, 956)

Ya Resulallah (sav);
Alemlerin Rabbine, nurundan senin nurunu yaratana hamd, sen ki âlemlere rahmet gönderildin, hidayet ve cennet vesilesi kılındın, sana sonsuz salât âline ashabına selam olsun. Bizi sana ümmet olma şerefiyle müşerref kılan, seni sevdiren, Mescid-i Nebevinde nice secdeler ihsan eden, rüyalarımıza teşrifini lütfeden, hidayet kaynağı Kur-an´ı Kerimi, onun tefsirini, fıkhını, senin hadisi şeriflerini okumayı nasip eden, yine bizi Kuran ve Sünnetin yaşayan örnekleri olan Hz. Ebu Ebubekir Sıddık, (r.a) Ebul Hasan Harakani, İmam´ı Rabbani, Şahı Nakşibend, Abdulkadir´i Geylani, Şemseddin´i Sivasi, İsmail Hakkı Toprak, Mahmut Sami Ramazan oğlu (K.S) gibi nice gönül fatihlerinin sülukunu, Fena- Beka hallerini Aynel yakın, ilmel yakın, hakkal yakın, hallerini lütfeden bizi Ebubekir Sıddık´ın yolu üzere görevlendiren ama kulluktan acziyetten ve yokluktan daha hoş daha güzel makam olmadığını gösteren, hata ve günahlarımızı unutmaktan hayâ ettiren, noksanlıklardan münezzeh olan âlemlerin Rabbine, halıkımıza, ilmi adedince hamd olsun. Seni insanlığa lütfedene ebediyyen Şükür olsun.
Efendim (sav) hep dua ederdim; "Allah´ım beni insanların imanına, hidayetine vesile eyle" diye çünkü sen; "Ya Ali senin vesilenle bir kişinin iman etmesi üzerine güneşin doğup battığı her şeyden, kızıl kızıl develere sahip olmaktan hayırlıdır" buyurmuştun, bu sözünü gönlüme nakşetmiş, dualarımda hep bunu niyaz etmiştim.
1992 yirmi yaşında Mısır Kahire´de yine "Allah´ım beni insanların hidayetine vesile kıl" duamın gecesinde rüyama teşrif etmiştiniz. Yüce bir dağın tepesindeki havaalanına, uçakla inmiş bense pistin kenarında ayakta sizi karşılarken uçak önümde durmuştu, kapı açıldı ve siz tüm ihtişamınızla kapıda gözüktünüz. Uzun saçlarınız ortadan ayrılmış, omuzlarınıza uçları değerken, iri ve mübarek başınız ve tam bir tenasüp içindeki vücudunuz, eşsiz bakışlarınız, kaşlarınız, çıkıkça yanaklarınız, ay parçası nur yüzünüz ve sakalınız halen gözümün önünde, ağır ağır merdivenlerden indiniz, İlkokul masalarımız gibi karşılıklı oturmuştuk, siz bembeyaz kâğıtlara yüzlerce belki binlerce isim yazmış onları, onlarca zarfa katlayıp koymuş ve zarfları bana uzatıp vermiştiniz, gönlüme gelen ise o yazdığınız isimlerin imanına vesile olacaklarımızın müjdesiydi inşallah ve siz hiç bir şey konuşmadan tekrar uçağa binip gitmiştiniz. Şükür ve gözyaşlarıyla mesrur olan gönlümüz sevince gark olmuştu elhamdülillah.
Sultanım iki yıl sonra 1994 Mısır´dan umre için Rabbim bize Mescid-i Nebeviyi ikinci kez ziyaret ihsan etmişti. Cennet bahçesinde, aramızda sadece demir parmaklıklar varken, ikindi namazını bağdaş kurmuş beklerken, göz uyku uyanıklık arası (yakaza) halindeyken o an demir parmaklıklar kalkmış, siz ayakta kabri şerifinizin üst kısmında, bize mütebessim bakarken, ayağa kalkıp size doğru yöneldim, sizse iştiyakla sevinçle bana sağ kolunuzla gel gel diye işaret ediyordunuz ve ben şok olmuş, vurgun yemiş bir aciz olarak size yürüyordum ya efendim, ne kadar hamd etsem şükretsem azdır, en büyük sızım endişemse size olan iştiyakımı sevgimi artıran bu lütuflara rağmen, size layık ümmet olamamak ve ukbada sancağının altını bulamamak efendim, ama efendi ikram ve ihsan eder köle hakkıyla layık olmasa da?
Efendim! Kur´an size emanet edildi Risalet size emanettir. Müşrik bir toplumu, kızlarını diri diri toprağa gömen vahşet toplumunu, Allah´ın lütfuyla birer yıldız yaptınız, Muhammed-ül Emin dedi müşrikler bile, çünkü doğruluk size emanetti, mallar canlar, kalpler size emanet edilmişti ya Resulullah ve siz; "Doğruluk iyiliğe iyilik Cennet´e götürür, kişi doğru söyleye söyleye Allah katında doğrulardan yazılır yalancılık kötülüğe kötülük cehenneme götürür, kişi yalan söyleye söyleye Allah katında yalancılardan yazılır" buyurmuş dosdoğru bir toplum oluşturmuş. Sıddıklar, Salihler yetiştirmiştiniz.
Ya Resulallah (sav), Ya Nebiyyallah(sav)
Geceleri secdeleri ıslattı gözyaşların, gündüzleri tebliğle cihatla Bedir-Uhud-Hendek ´de izzetin savaştan geçtiğini, zalime karşı dik durmayı, çilelere sabretmeyi; "Cennet kılıçların gölgesi altındadır" buyurarak, tevhid bayrağını çağlar boyu burçlara dikmeyi, çağ açıp çağ kapatmayı öğrettin Fatih´lere.
Eşin, evlatların, emanet olduğunu, anne babanın cennet, mal ve makamın fani olduğunu, devlet ganimet malı ve yetim malı yiyenin ateş yediğini öğrettin. Yetimi ümmete emanet ettin. Seni görmeden iman edip seven ümmetlerin için; "Kardeşlerimi özlüyorum" deyip onlarında "Peygamberi bir kere görseydik de ne malımız ne evladımız olmasaydı" diyecekler deyişinle sevgi ve muhabbetin bugün genç gönülleri kuşattı ya Resulallah (sav)!
Yirmi üç yıllık Risâlet´inde "Emrolunduğun gibi dosdoğru ol" ayetiyle yaşadın ve "Er´refikul Alâ" diyerek en yüce makama gözünü diktiğin de bize; "Size iki şey bırakıyorum, bu ikisine sımsıkı yapışırsanız ebediyen sapıtmazsınız; Kur´an ve Sünnet" buyurmuştun ya efendim son iki yüz yıl biz emanete sahip çıkamadık ve İslam tarihinde hiç yaşanmamış acılar kayıplar zilletler yaşadık, milyonlarca canımızı yitirdik, şehitler verdik, ama elhamdülillah şimdi tekrar Kur´an ve Sünnete yöneliyoruz, asrısaadete odaklanıyoruz, küllenen imanlar parlıyor, imanlı İrfanlı bir nesil, ümmet şuurunda safları sıklaştıran, malını ve canını feda kılan ahir dönem ashabı oluşuyor inşallah efendim. Hani buyurmuştun ya; "Bilinmez ümmetimin başımı sonumu hayırlı" evet başı nasıl ashabı güzinse sonu da ashabın gibi ümmeti merhumen, seni görmeden, sana iman eden ve seni en büyük örnek ve önder kabul eden Ebubekirler Ömerler Osmanlar Aliler Mus´ab´lar, Ammar´lar, Zübeyir´ler, Ayşeler Fatmalar Haticeler Zeynepler yetişiyor ve bu asır senin, yani İslam´ın Müslümanların asrı olacak, ruhaniyetin aramızda kırk yaşındaki Risâlet başlangıcındaki gibi bize feyz veriyor. Akılla imanı, amelle ihlâsı, irfanı mezceden ümmetlerin Bedir ashabının, Mekke´nin fethi yolundaki gibi imanla ihlâsla yürüyor inşallah efendim sallallahu aleyhi vesellem.
İşte şu ayet sözümüzdür;
"Hamd, bizi buna eriştiren Allah´a mahsustur. Eğer Allah bizi doğru yola iletmeseydi, biz doğru yolu bulamazdık. And olsun ki Rabbimizin Peygamberleri bize gerçeği getirmiştir" derler. Onlara "İşte yaptığınız (iyi işler) sayesinde kendisine varis kılındığınız cenneti" diye seslenir. (Araf 43)

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?