USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

DİPLOMALI İŞSİZLER

07-07-2017

Her geçen gün üniversite mezunu işsizlerin sayısı biraz daha artıyor.Hal böyle olunca gençlerimizin de geleceğe dair kaygı ve endişeleri giderek artıyor.
Pek çok üniversite mezunumuz işsiz kalmamak adına, okudukları bölümle hiçbir alakası olmayan alanlarda çalışıyorlar. Meslek tercihi yapacak öğrencilere dönüp baktığımızda da çoğu sevdikleri, istedikleri mesleği tercih etmek yerine boşta kalma korkusuyla daha popüler mesleklere yöneliyorlar.Gençlerimizin bir kısmı mezuniyetlerinden sonra işsiz kalabileceklerini ya da isteklerini tam olarak gerçekleştiremeyeceklerini düşünüyorlar.En kötüsü de kendilerini buna inandırıyorlar.Gençlerimizin umutsuzlukla okuması ya da mezun olduktan sonra hayal kırıklığı yaşaması, doğal olarak mutsuz bireylerin toplumumuzda gün geçtikçe çoğalacağının habercisi.Mezun olanların bir kısmı daha iyi bir kariyer (iş garantisi) için master yapmak istiyor, bir kısmı da 2. veya 3. dili öğrenme çabasında. Yalnız bu kariyer konusunda kafamı kurcalayan bir konu var. Bütün iş verenler en az 2 -3 yıl tecrübe istiyor. İyi de insanların bu tecrübeyi edinmek için bir yerden başlamaları gerekmiyor mu? Çok kıymetli işverenler, bi zahmet müsade edin de başlasınlar. Yoksa o çok aradığınız tecrübeyi nasıl ve nereden elde edecekler. Gençlerimiz ne kadar çalışırsa çalışsın, kendini ne kadar geliştirirse geliştirsin yine de iş verenlerin gözünde deneyimsiz bir elemandan başka hiçbir şey değiller. Bu durumu atlamak için staj yapıyorlar ama o da ayrı bir olay. yapılan staj deneyim yerine geçmiyor. İyi bir yerde staj yapıp cv sine   eklemek için parasız çalışmayı bile kabul edenler çoğunlukta.Yol masrafı vs de eklenirse ücretsiz çalıştıkları yetmezmiş gibi bir de üzerine para ödüyorlar. Zaten iyi bir yerde çalışmak isteseniz önce maaşsız bir stajyer olarak başlatıp, bir kaç ay deneyim kazandıktan sonra çok cüz´i bir maaşla işe alabilirler.Tabi o da memnun kalırlarsa(!). Elbette tüm kuruluşlar böyle değil. Çalışanlarının hakkını yemeyen birçok şirket var ama kapılarındaki kuyruktan içeri girmeye zor sıra gelir. Sanırım artık ekmek aslanın ağzında değil midesinde.Mezuniyetten sonra hemen iş imkanı artık zannedildiği kadar kolay değil.Karşılaşılan bu engeller, sıkıntılar haliyle insanları endişelendiriyor ve kaygılandırıyor.Ancak şunu da unutmayalım ki; dikende gül bitiren,elbette kışı da bahara döndürür. Zaten hayat karşımıza hep bir sınavla çıkmıyor mu?Biz bu sınavlar da bazen yeniliyor, bazen de kazanıyoruz.Kazanmalıyız da çünkü ortada bir gelecek var.
Bize ait olan, hayalini kurduğumuz ve kendimizin inşa edeceği bir gelecek.Hayal kırıklıklarımızın olmadığı, isteklerimizin gerçekleştiği bir hayat dileğiyle...

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?