USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

GEREKSİZ GERGİNLİKLER

24-01-2018

Üzülerek ifade edelim, terör; Ülke gündeminde, bir numaralı yerini koruyor.   İçten ve dıştan Ülkenin her alandaki, mevcut durumlarından rahatsız olanlar; ortamın daha da gerilmesi, toplumun tedirgin olması için; ellerinden ne gelirse, yapıyorlar. Anlaşılan yapmaya da, devam edecekler. Bölgemizin, var olan sıkıntılarını çözmek adına; Dünya devletleri, gerektiğinde aktif savaş güçlerini kullanarak; rol kapma çabası içerisindeler. Sözde bunu; iyi niyetle yapmaktadırlar.  Doğal olarak; harcadıkları bu emeğin, savaşın bedelini; o topraklardan almak istiyorlar. Bu kadar yakınımızda; yangın alabildiğine yükselmektedir.  
Güney sınırımız, bir mayın tarlası gibidir. Neyin, nerede, ne zaman, patlayacağı belli değildir. Ülkemizin girişimleri sonrası; Rus askeri, belirli bölgeden çekilme kararı almıştır. Gelişmeler, merakla beklenmektedir.
TSK, sürekli hazır halde beklemektedir. Gelişmeler dikkatle izlenmektedir. Karşı taraf; kışkırtmaya, tacize devam etmektedir.
Etrafımızdaki yangının sıcaklığı yüzümüze, nerede ise vuracak duruma gelmiştir. Bu durumların, olduğunu gözlerimiz ile, görmekte iken; Ülke gündeminde; o kadar gereksiz şeyler tartışılıyor ve bu toplumun hafızasını meşgul ediyor ki; anlatamam.  Toplum hafızası; Gereksiz yere yıpratılıyor. Kendinden bezdirilmek isteniyor. Sanki bu hal; birilerinin Ülke huzurunu bozmak, insanları tedirginliğe düşürmek, yılgınlık vermek ve bence en önemlisi; toplumun birlik, beraberliğini, dirliğini hedef almak için; yaptığı çabalar gibi, gelmektedir.
Bazı siyasilerin gereksiz ve gerginlik verici açıklamaları; dikkat çekmektedir. Sözde bilim adamı konumundaki, kimi insanlar; anlamsız yorumlar yapmaktadırlar.
Birilerinin, Allah aşkına, bu tür insanlara; kendi egolarınızı tatmin etmek için; Bu Ülkenin geleceğini endişeler üzerine kurmayın demesi gerekiyor. Yahut, bu hataları yapıp, Ülke tansiyonunu yükselten insanların; kendilerine çeki düzen vermeleri lazım. Halkımızın masum bir şekilde; dua ederek bu gerilim ortamının bir an önce bitmesini, istediğini yürekten hissediyorum. Öyle olması için, bende; dua ediyorum. Birilerine hatırlatmak istiyorum gereksiz yere; Ülke gündemini bu kadar germenin ne anlamı var. Böyle bir durum kime, ne yarar sağlar?
Karşımızda bize kafa tutan, bizi diz çöktürmeye zorlayan;  Açık bir düşman güç var iken; bu girişimleri ve açıklamaları, eylemleri anlayamıyorum.
Dışarıdan bu Ülke gündemine, bakan bir insan; bu ülkede neler oluyor diye; endişe ile bakıyor.  Bütün bu olaylara, olumsuz tanıtımlara ve gereksiz gerginliklere rağmen;   Türkiye´ yi tanımak için, çeşitli nedenlerle Ülkemize gelen yabancılar, olayların gazete köşelerinde yazılı olmadığı gibi, haber kanallarının flaş olarak verdikleri haberlerin de; flaşlık olmadığını görünce şaşırıyor. Ülkenin ekonomik değerleri, yahut bu Ülkeye yapılan turist akımı, kendi çapındaki diğer ülkelere göre bakınca; suç oranlarının düşüklüğü, ister istemez aklı başında ve biraz hesaptan kitaptan anlayan turistleri; buraya yönlendiriyor. Hatta, yabancı ülke yatırımcıları buralara yatırım yapmaktan çekinmiyor. Gelen turistlerin çoğunun ve en fazla döviz bırakan kesimin arablar olduğunu unutmamak gerekir.  Hemen yanımızdaki; yangından haberdar olan bu kesim; yine de Ülkemizi ziyaret etmekten, çekinmiyor.
Bütün bu gelişmelere rağmen; birileri bu olumlu havalardan rahatsız olmuş olacaklar ki; bu olumlu havayı, olumsuzluklara  çevirmek için; gayret sarf etmektedirler.
Bir an için sizin yapmış olduğunuz bu yaygaradan dolayı yabancılar etkilenerek paralarını buradan çekseler. Yatırım yapmaktan vazgeçseler, Turist olarak Ülkemize gelmeseler, Yapacakları tüm alımları başka ülkelerden yapsalar; o zaman seyredin gümbürtüyü. Bu sefer aynı çevreler, yukarıda sıraladığımız olumsuzlukların, oluşması neticesinde, ekonomik dar boğaz oluşunca; kim bunu yaptı? neden yanlış yaptık? diye kendilerinden başka suçlu ararlar. Toplum ise; yokluk ve açlıkla sınanır. O tür çevrelere, nasıl olsa bir şey olmaz. İşte, o zaman asıl fırtına kopar. Aç kalan  insana hiçbir şey fayda etmez. Gerekirse ya karnını doyurur. Yahut, o uğurda ölür gider. Çeşitli zamanlarda Dünya gündeminde olan bu hadiseleri hatırlayalım. İbret alalım. Çocuğumuzu sırtlayıp, alıp götüreceğimiz, bir başka VATAN yoktur. Şu an size; gülücüklerle bakan, bir  çok Ülke; yüzünüze bile bakmayacaktır. İşte Suriyeli, yahut başka yerli mültecilerin durumu ortadadır. Akıllı olmak zorundayız...
Ülkeyi bu kadar kaosta göstermenin hiç kimseye faydası yoktur. Olacak olumsuzluklarda ise; herkesin zararı çoktur. Bunu lütfen unutmayalım. Orta doğunun, bu kadar sıcak gündeminde; neden bu olaylardan bahsettiniz? gibi bir soru yöneltilebilir. Birincisi; Yüce Yaratıcının, kimi nasıl imtihan edeceğini ancak, kendisi bilir. İkincisi; Çok çalışarak, güçlü olarak; içeride emniyet içinde, dışarıdaki düşmanlarımıza ise, caydırıcılık sağlayarak; huzur içerisinde olabiliriz. Bunun yolu; güçlü olmaktan ve kimseye muhtaç olmamaktan geçer...
Yukarıdaki gereksiz tartışmaları yapan, çevrelere önerim ise; etrafınıza şöyle bir bakın ve genç neslimizi gözetleyin. Boş zaman geçirerek, eğlence ve oyun içerisinde kendini kaybederek, güçlü devlet olunmaz. O halde bu devlet zarar görünce, hepimiz zarar görecek isek; eleştiri gücümüzü; gençliğimizi daha iyi yönlendirebileceğimiz taraflara,  çekmekte fayda vardır. Devleti yıpratmanın kendimizi yıpratmak olduğunu, hatırlatmama gerek var mıdır? Bilmiyorum.
Herkesi sakin olmaya, duyarlı olmaya, sabırlı olmaya, davet ediyorum. Hep beraber, gelişmeleri izleyelim... Ülkemizin yararı için; dua edelim...

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?