USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Goebbels, Komünizm ve Bolşevizm

11-05-2019

Goebbels deyince akla sadece propaganda ve iletişim disiplinlerinin gelmesi normaldir. Çünkü Goebbels´in düşünceleri ve hayata geçirdiği fikirleri bugün hala siyaset bilimleri alanında ders kitabı olarak okutulmaktadır. Kendisinin neyi ne kadar propaganda ettiği, toplumu yönlendirirken neyi ne kadar doğru veya ne kadar yanlış beyan ettiği bu yazının konusu değil.

Dr. Joseph Goebbels, Hitler´in öylesine iş başına getirdiği ve emirlerini dikte ettiği sıradan bir adam değildir. Banka memurluğu, çevirmenlik gazetecilik gibi muhtelif meslekleri yapmış aynı zamanda da felsefe eğitimi almış birisidir. O´nu özel kılan tüm bu özelliklerinin yanı sıra, fikirlerinin hayata geçirilmesi uğruna gösterdiği fedakârlıktır.

 Nasıl bir fedakârlık mı? Şöyle ki, 5 Ocak 1919 tarihinde kurulan NSDAP yani Nasyonal Sosyalist Alman İşçi Partisi, Adolf Hitler´in önderliğinde Bavyera´nın yönetimini devralmak için 8-9 Kasım 1923 tarihinde başarısız olan bir darbe girişiminde bulunur ve Adolf Hitler dokuz ay hapis cezası alır. Mahkumiyet sonrası hapisten çıkan Hitler, kendisinden önce yaşananların tekrar ettiğini ve partisinin siyasi çekişmelerle perişan olduğunu görür. Toparlanma evresinde artık Hitler´in karşısında yeni rakipler de vardır ve bunlardan birisi de Dr. Joseph Goebbels´tir. Hatta en güçlü aday Goebbels´tir. Entelektüel yapısını, zekâsını ve yeteneklerini fark eden Hitler, klasik siyasi oyunları terk ederek, ona karşı mutlak samimi bir tavır sergilemiş ve ?Genç Goebbels, eğer karşımda yer alırsan şunu bil ki, adını tarih bile yazmayacak, ancak yanımda yer alırsan kardeşlik makamı aramızda baki kalacaktır? demiştir. Goebbels, bu çağrıya karşılık vermiş, aynı samimiyetle Hitler´in yanında yer almış ve Hitler hayatını kaybettiğinde kendi yaşamına son vererek sadakatini göstermiştir.

Zehra Köroğlu çevirisi ile okuduğumuz Gerçek Yüzüyle Komünizm, Teori ve Pratikte Bolşevizm isimli kitapta Hitler´in Propaganda Bakanı Dr. Goebbels´in konuşmaları yer alıyor.

Konuşmalarda en çok dikkat çeken unsur ise iddiaların sadece söz ile ifade değil, belgeler, isimler ve tarihler ile ispatlanması. Rusya´da kıtlık ve sefalet içinde acı çeken halkın durumu, sokaklarda ortada kalan cesetler.  Tabi tüm bunların arkasındaki Yahudi yapılanması, Komünizm etkisi ve Bolşevizm. Kitap gerçekten okunmaya değer.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?