USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Hakem Güvenilirliği ve Ülkemizde Video Hakem Uygulaması

06-08-2018

Süper Lig´de bir süre önce gündeme getirilen Video Hakem Uygulaması resmiyet kazanmak için gün sayıyor. Sistem çalışmaya başlayınca ortaya nasıl bir tablo çıkacağını bugünden kestirmek zor; ancak yine de uygulamaya kurtarıcı gözüyle bakanların sayısı, hakem hataları gündemi işgal ettikçe daha da artıyor.

Video Hakem Uygulamasının temel savı, hakemin verdiği yanlış kararların ciddi mağduriyetlere yol açtığı düşüncesi; önerilen çözüm ise daha adil bir oyuna ulaşmak için karar sürecine teknolojiyi sokmak. Video Hakem´i bu temel sav ile çözüm önerisi çerçevesinde tartışırken, oyunun yalnızca akışına değil ruhuna da zarar verilmesinin, bir başka söyleyişle, iyileşmeyi hedeflerken mevcut sistemi aratacak yeni sorunlara yol açılmasının önüne geçmek gerek.

Bana kalırsa, hakem kararlarının algılanış biçimi, oyunun kendisinin nasıl algılandığıyla yakından ilişkilidir. Şöyle ki, futbolun çekiciliğinin altında skorun öngörülemezliği yatıyorsa, bu biraz da güçlü olanın her zaman kazanamaması sayesindedir.

Genellikle bizim Ülkemizde hakemleri ya art niyetli ya da eyyamcı olarak nitelendirilmektedir." Tabi ki ülkemiz futbolunun yalnız bugününde değil geçmişinde de, federasyonlardan kulüp yönetimlerine, hakem kurullarından medyaya kadar pek çok bileşenin, uzun vadeli faydaları gözetmek yerine günü kurtaracak adımları tercih ettiğini gösteren örnekler fazlasıyla var. Hal böyle olunca da, hakemlerin sahada kararlarını bazı saha dışı dengeleri gözeterek verdiklerini söyleyenlere kimse karşı çıkamıyor. Öyle bir futbol düzenimiz var ki, hakemler kritik kararlarında pozisyonun gerekliliklerinden çok kendi durumlarını düşünmek durumunda kalabiliyor. Ancak bu durumun sahaya yansımasının, fanatik bir bakışla iddia edilebileceği üzere ´bariz taraf tutmak´ değil, vaziyeti idare etmeye dönük bir biçimde ´kararlarda standart dışı davranmak´ olduğunu da kabul etmek gerekiyor.

Video odasında maçı izleyen bir hakem heyeti, bir hata gördüğünde sahadaki hakemi uyaracak, o da maçı durdurup kararını gözden geçirecek. Maçı dışarıdaki bir araca kurulmuş çok kameralı bir video sisteminden izleyip hakemin kararlarını o an değerlendirecek ve kendisini uyaracak bir üst mekanizmanın, öncelikle saha içindeki otorite sorununu büyüteceği açık. Yaptığı kritik bir hatayı o an bir başkasının uyarısıyla düzelten hakemin, bu durum maç içinde tekrarlandıkça, oyuncular, teknik adamlar ve tribünlerin baskısını daha çok hissedeceği ortada. Üstelik bu durum, kendi ekibinden bir yardımcının uyarısıyla düzeltilen bir karara da benzemiyor. Bu sefer uyarı, görüntülere hakim bir hakem heyetinden geliyor. Sahadaki otoritesine zaten yeterince güvenilmeyen bir hakemin, aynı durumdan farklı şekillerde muzdarip başka hakemlerin etkisiyle kararlarını gözden geçirmeye çağırılmasının, mevcut sorunu çözmekten çok büyüteceğini söylemek yanlış değil. Hele bir de bazen aynı pozisyonu videodan izlemenin de görüş ayrılıklarını yok etmediğini düşünür, bu duruma hakem camiası içindeki gruplaşmaların video odasından sahaya olası yansımalarını eklerseniz, konunun ciddiyeti artıyor.

Özetlemek gerekirse, hakemin otoritesinin sorgulanmasından kaynaklanan sorunları, tabloya yeni bir otorite ekleyerek çözmeye çalışmak umulan çözümü getirmeyebilir.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?