Hepimiz hep bir ağızdan Amerikan mallarını boykot etmek istiyoruz. Amerikan menşei malları hayatımızdan çıkarmak istiyoruz ama ne kadar başarılı oluyoruz isterseniz bakalım.
Dikkat ettiniz mi bilmem ama Türkiye´de valinin arkasında, belediye başkanının arkasında, hâkim savcı vb. bürokratın arkasında gördüğümüz özel korumalar var. Giydikleri kıyafetlere baktınız mı? Ben biraz inceleme fırsatında bulundum. Her korumanın üstünde gömlek (kahverengi, mavi, yeşil, siyah renkli),pantolon ve ayakkabı var. Markalarına baktığımız zaman Columbia markalı yani Amerikan malı. Fiyatlarını araştırdım tahmini olarak her takım 500$ civarında. Türkiye´de her korumada yedekleriyle birlikte 3 renk olsa minimum 1500$. Türkiye´de minimum 20 bin özel koruma olduğunu düşündüğümüz zaman 30 milyon dolar tutmakta.
Türkiye´de o kadar milli üretici varken neden Amerikan menşeili markalar olsun. Kumaşları eğer Türkiye´de üretilmiyorsa üretilsin, kumaşlar satın alınıyorsa alınsın. Azdan çoktan milli ekonomiye katkısı olsun. Korumaların önündeki siyasetçi Amerikan aleyhine propaganda yaparken arkasındaki korumanın kalbinin üstündeki Columbia yazısı çok komik durmakta. Öyleki insan gülmemek için kendini zor tutuyor. Bu Amerikan malları sarmalı iPhone telefonla bitmedi o kadar açık ki her yerimizi, her hücremizi Amerikan malları sarmış durumda veya daha doğrusu bizim üretmediğimiz yerli olmayan her şey kanser hücresi gibi her yerimizi sarmış durumda.
Türkiye´de hiçbir şey için geç değil. Hepimiz önce elimizi taşın altına koyup harcamayacağız. Harcarken acil ihtiyaçlarımıza göre harcayacağız. Yerli ürünü tercih edeceğiz ama bunu iPhone´u kırıp parçalayarak yapmayacağız.
Siyaseten fanatizmi bırakacağız içinde olduğumuz bu ekonomik krizinin sadece papazdan çıktığına inanmayacağız. Bizimde eksiklerimiz hatalarımız olduğunu bileceğiz. Üretmiyorsanız ekonominiz güçlü olmaz. Ekonomide temel prensip üretmek üretmek üretmek. Bunu bileceğiz 95 yıllık ülkenin birikimini yola bele ve betona harcadık. Şuanda 470 milyar dolar toplam borç var. Bu borcu hepimiz eninde sonunda ödeyeceğiz. Bundan sonra şu söylemlerden vazgeçmemiz lazım 1600 lira asgari ücret alan Ahmet Amca dolar isterse 10 bin lira olsun beni ilgilendirmez derse ve görmemezlikten gelirse bugün evine alacağı 70 liraya olan unu evine 110 liraya götürmeye çalışır. Dolar istediği kadar artsın ben zaten her zaman 50 liralık benzin alıyorum denilmemesi lazım. Lütfen daha fazla hassasiyet gösterelim.
Saygı ve Sevgilerimle?
