USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

İFTAR SOFRALARI, İSRAF SOFRALARINA DÖNÜŞMESİN

09-06-2018

Ramazan ayında kurulan iftar sofraları, birlik, beraberlik ve paylaşmayı temsil ettiği kadar sadelikle mütevazılığında en güzel örneğini sunmalı. Zira peygamber efendimiz (sav) bunun en güzel örneğini hurma ile orucunu açtığı iftar sofralarıyla ümmetine göstermiştir. Bizlere düşen de ramazan ayındaki iftar sofralarını israf sofralarına dönüştürmemek...

Bu mübarek ay ile birlikte artan birlik ve beraberlik geleneği, hem yakınlaşmayı sağlıyor hem de yardımlaşma ve cömertlik duygularını canlandırıyor. Ancak kimileri bu davet işini israfa dönüştürebiliyor. Tatlı dil ve elinde olanı paylaşma hissinin yerini İsraf ve gösterişin aldığı bu sofralar ne ramazan ruhuna ne de peygamber efendimizin ahlakına uyumuyor. Çorbadan dolmaya, ana yemekten tatlıya, kompostodan hoşafa sofralara en az 5-6 çeşit yemek konuluyor. Sofralar çok şaşalı, gösterişli ve bol çeşitli yemeklerle donatıldı için iftar daveti denildiğinde akla sofradaki yemeklerin çeşitliliği geliyor. Bir tek kuş sütünün eksik olduğu iftar sofraları, israf sofralarına dönüşmeye başladı. Gösterişli sofraların Ramazan´ın ruhuna aykırı olduğunu unutmayalım. İftar sofraları asla israf sofralarına dönüşmemelidir. Zira son yıllarda özellikle büyükşehirlerde gerek otel ve gerekse bir çok mekanda hazırlanan iftar sofraları kendi içinde israfı ve gösterişi barındırmaktadır. Dünyada gıda İsrafı yaptığı için bugün 1.5 milyar insan açlık sınırınında. Ramazan´da oruç tutmamızın sebeplerinden biri de açlık içinde bulunan insanların durumlarını hissetmemiz. Orucun hikmetlerinden biri de budur. Tabii ki evimizde dostlarımızla yemek yiyeceğiz, onlara ikramda bulunacağız ama bunu ölçülü yapmamız gerekiyor. Ramazan ayı bereket ayıdır, israf ayı olmasın. İnsanlar bu ayda diğer aylara nazaran dini vecibeler konusunda daha hassas davranıyor. Hayır hasenat yapma, fakir fukarayı gözetme, dostlarla bir araya gelip iftar açma gibi güzel davranışlara bu mübarek ayda çokça rastlıyoruz. Tabii bunları yaparken de ölçülü olmak gerekiyor. Dinimize göre israf haramdır. Allahu Teala ? yiyiniz içiniz fakat israf etmeyiniz?(araf :31) buyurmuştur. İslâmiyet itidal yani ölçülülük dinidir. Müslümanları ifrat ve tefritten men eder. İnsanoğlu acıkınca doymam, duyunca acıkmam sanırmış. O hesap, çok şey yiyeceğimizi zannederek İftar sofralarını gereğinden fazla donatıyoruz. Halbuki açlık ile tokluk arası bir dilim ekmektir. Hemen doyuyoruz, sofradaki yiyeceklerin de bir çoğu ne yazık ki çöpe gidiyor. Allah neyi nimet olarak kuluna lutfetmişse o, muhakkak dengeli ve gerekli bir şekilde kullanılmalıdır. Eminim bir çoğumuz dünyada açlıktan ve sefaletten ölüp giden insanlarla ilgili haberleri en az bir kere işitmişizdir ve bu konuda milliyetçe hassasiyet gösterdiğimizi de biliyorum. En azından diğer milletlere nazaran ülke olarak mazlumun, ihtiyaç sahibinin yanında olmaktan bir an için bile şüphe etmiyoruz. O zaman ne diye elimizdeki fırsatı bir kenara atıyoruz? Kaldı ki ramazan ayında sofralarımızı bilhassa ihtiyaç sahiplerine açmamız gerektiğini ne çabuk unuttuk! Peygamber efendimiz(sav) döneminde insanlar bir avuç hurma ile oruç tutup iftar ederlerdi. Efendimiz zamanında sadece bunlar ile oruç tutulduğunu bildiğimiz halde israfa düşmemeli ve israftan kaçınmalıyız. İftar sofraları kurulsun kurulsun ama israfa gitmeden İslamiyete uygun sofralar kurulsun. Ramazan iftarlarında aile ve dostlarımızla beraber olalım. Düşük ücretlerle geçinmeye çalışan kardeşlerimizle, darda olanlarla zenginlerin statüsü aynıdır. Asıl maksatdan uzaklaşılarak yapılan iftarlar Ramazan´ın ruhuna uygun değildir. İftarlar, israfa ve hatta riyaya dönüşmesin? Gerçek aç ve muhtaçlar unutulmasın?


SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?