USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Ölürsem Şehidim, Kalırsam Gazi

29-02-2020

Allah yolunda canını feda edenlere şehit denir.

Şehitlik, İslâm´da en büyük mertebedir. Şehitlerin Allah katında kadir ve kıymetleri pek yücedir. Âhirette en büyük rütbenin peygamberlikten sonra şehitlik olduğu belirtilmiştir. Bunun içindir ki, şehitlerin bütün günah ve kusurları Allah tarafından affedilmektedir.

Müslümanları, düşmanlarına üstün kılan en mühim esaslardan biri "Ölürsem şehidim, kalırsam gazi!.." inancıdır. Bu durum, ayette "iki güzelden biri" şeklinde ifade edilmiştir. (Tevbe, 9/52) Yani, mü´min için savaşta iki güzel neticeden biri vardır: Ya galip gelecek, ya şehit olacaktır. (İbnu Kesir, IV/102; Nesefi, II/130)

Halid b. Velid´in İran komutanına söylediği şu sözler, şehitlik kavramının Müslümanlara neler kazandırdığını gösteren güzel bir misaldir:

"Sizin, hayat ve şarabı sevdiğiniz kadar, ölümü seven bir orduyla size geldim." (Abdürabbih, s. 387)

Şüheda hayatı, ruhani bir hayat, daha doğrusu hakiki bir hayattır. (Yazır, I/547) "Şehit kendini hayatta bilir." (Nursi, Hutbe-i Şamiye, s. 122) Ölümün acısını hissetmeden, kendini daha güzel bir alemde bulur.

Hz. Peygamber (asm), Uhud´da hayatını kaybeden yetmiş şehitle ilgili olarak şunu bildirmiştir:

"Kardeşleriniz Uhud´da şehit olunca, Allah onların ruhlarını yeşil kuşların cevfine koydu. Cennetin nehirlerinden içerler, meyvelerinden yerler. Arşın gölgesinde asılı altından kandillerde yerleşirler. Yiyecek, içecek ve istirahatlarının güzelliğini görünce, "Keşke, derler Cennette hayatta olup, rızıklandırıldığımızı biri dünyadaki kardeşlerimize haber verse. Ta ki, cihattan geri kalmasınlar, savaş esnasında kaçmasınlar." Cenab-ı Hak,

"Sizin bu halinizi onlara ulaştıracağım." der ve şu ayetlerle bildirir." (Ebu Davud, Cihad, 25)

"Allah yolunda öldürülenleri sakın ölü sanmayın. Bilakis onlar diridirler, Allah´ın lütfundan kendilerine verdikleri ile sevinçli bir halde, Rableri katında rızıklandırılırlar. Arkalarından gelecek olanlara şunu müjdelemek isterler: Onlara hiçbir korku yoktur ve onlar üzülmezler. Allah´tan bir nimeti ve lütfu ve Allah´ın müminlerin ecrini zayi etmeyeceğini müjdelemek isterler.? (Âl-i İmran, 3/169-171)

Bir Müslümanın şehîd-i kâmil sayılabilmesi için altı şart lâzımdır:

1. Müslüman olmak.
2. Akıllı olmak.
3. Bâliğ olmak.
4. Cünüp olmamak, hayız ve nifas hâlinde bulunmamak.

5. Vurulmanın akabinde hemen ölmüş olmak. Vurulduktan sonra, ölmeden önce, yeyip içer, tedavi görürse, vurulduğu yerden başka tarafa taşınırsa veya üzerinden bir namaz vakti geçecek kadar yaşarsa, kâmil şehitlik kısmından çıkar. Uhrevî şehîd olur.

6. Öldürülmüş olmasından dolayı, öldüren kimseye kısas icap etmek. Yani, kasten öldürülmüş olmak. Hatâen öldürülme durumlarında, katile kısas vâcib olmadığı için, maktûl şehîd-i kâmil kısmına girmez.

Şehîd-i kâmiller, yıkanmadan kanlı elbiseleri ile gömülürler. Hz. Ömer (ra) ile Hz. Ali (ra) de bu şartlardan biri bulunmadığı için yıkandılar; Hz. Osman (ra) ise, yıkanmadan gömüldü.

Şehîd-i Uhrevî Kime Denir?

Dünya itibariyle şehit sayılmayan, yani, yıkanıp kefenlenmiş olarak gömülen, fakat âhirette şehit muamelesi gören kimselere şehîd-i uhrevî denir. Şehîd-i kâmil olmanın şartlarından birini kaybeden kimseler, bu kısma girerler.

Bundan başka şu kimseler de âhiret şehîdi sayılır:

* Suda boğulanlar.
* Ateşte yananlar. (İbnu Mace, Cihad, 17)
* Enkaz altında kalanlar.
* Veba gibi bulaşıcı bir hastalıktan ölenler.
* Sıtma gibi ateşli hastalıktan ölenler.
* İlim yolunda ölenler.
* Ciğer hastalıklarından ölenler.
* Doğum sırasında veya lohusa iken ölen kadınlar.
* Baş ağrısından ölenler.
* Karın ağrısından ölenler.
* Ailesinin nafakasını helâlinden kazanmak için çalışırken iş kazasından ölenler.
* Cuma gecesi ölenler.
* Gurbet ilde vefat edenler.
* Akrep, yılan sokması gibi sebeplerle vefat edenler.

ŞEHÎD-İ DÜNYEVÎ KİME DENİR?

Bunlar münafıklardır. Bunların kalplerinde bulunan nifak emaresini sadece Cenâb-ı Hak bildiği için, dünya itibariyle şehit muamelesi yapılır. Çünkü bunlar, dış görünüşleri itibariyle Müslümanlardırlar, fakat kalpleri itibariyle kâfir.

Allah´a emanet olun?

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?