USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Pamuk Prenses ve 7 Cüceler

28-12-2020

Bir varmış bir yokmuş. Tarihin bir zamanında adına Sivas denilen bir diyar varmış. Bu diyarın kralı ve kraliçesi gardaşlar tepesinin zirvesinde, ormanın içinde 100 odalı saraylarında mutluluk içinde yaşarlarmış. Kışın doğalgaz faturası biraz fazla gelirmiş ama idare ederlermiş. Günlerden bir gün kraliçe gebe olduğunu öğrenmiş. Zaten üniversite de evlerine yakın olduğu için takiplerini orda yaptırmış ve 9 ay 10 gün mü desem 10 ay 9 gün mü desem bir vakitte,  ay gibi bir kızları doğmuş ama Dilberay gibi. Doğum ağırlığı 7 kiloymuş. Doğum sırasında kraliçenin kalbi durmuş. Hemen hekim başını çağırmışlar. Ellerinden gelen her şeyi yapmışlar. Kayseri´ye de sevk etmişler ama Şarkışla´yı geçtikten sonra kraliçe Hakk´a yürümüş. Soğuk bir Sivas gecesi Temmuz´un 17´sinde vefat etmiş ve ebedi istirahatgâhı olan Aydoğan mezarlığındaki aile mezarlığına defnedilmiş. Ülkede 40 gün 40 gece yas ilan edilmiş. Kral 40 bin tane etli ekmek döktürmüş. Taziyeye gelen halk karınlarını doyurmuş. Bazıları da paket ettirip eve götürmüş. Kraliçenin daha kırkı bile çıkmadan kral, internetten tanıştığı kötü kalpli kraliçeyle evlenmiş. Kötü kalpli kraliçenin sihirli bir telefonu varmış. Telefonuna her gün şu soruyu sorarmış:

?Siri siri söyle bana var mı benden daha güzeli bu dünyada??

Siri cevap verirmiş:

?Sizden daha güzeli bulunamadı. Daha sonra tekrar deneyiniz.?

Bunu duyan kötü kalpli kraliçe gururlanarak gezmeye devam edermiş.

Yıllar yılları kovalamış. Pamuk prenses büyümüş, genç bir kız olmuş. Takipçi sayısı 1 milyonu geçmiş. Kral kızını el üstünde tutarmış. En son çıkan telefonu hemen alırmış.

Biraz daha yıllar yılları kovalamış. Kötü kalpli kraliçe sarayın tek hakimi olmak için kralı zehirlemeye karar vermiş. Hemen internetten zehir sipariş etmiş ve gelen zehri yüzüğünün içine saklamış. Bir gün yine kralla kötü kalpli kraliçe otururken kral demiş ki:

 ?Aşkilotom, bir turşu suyu getir de içiyim?

Kraliçe bunu fırsat bilmiş. Bütün zehri turşu suyuna boşaltmış ve kral zehirlenmiş. 40 gün 40 gece yoğun bakımda yattıktan sonra kral ölmüş. Cenazesi öğle namazını müteakiben Ulu camiinden kaldırılmış. Dost ve yakınlarına Allah sabır vermiş.

Kötü kalpli kraliçe kralın ölümünden sonra gerçek yüzünü iyiden iyiye göstermeye başlamış. Pamuk prensesin odasına bile el koymuş.

?Artık burada yatmayacaksın, oturma odasındaki kanepede yatacaksın? deyip bir de battaniye vermiş. Pamuk prenses üvey annesinin sözünden çıkmaz, elindekiyle yetinmeye çalışırmış.

Bir gün yine kraliçe sihirli telefonuna sormuş:

 ?Siri siri söyle bana benden daha güzeli var mı bu dünyada?

Siri cevap vermiş:

?Kraliçem siz de elbette fena değilsiniz ama pamuk prenses sizden daha güzel? Bunu duyan kraliçe hemen instagramın arama bölümüne pamuk prenses yazmış. Gözlerine hemen inanmış. Bu üvey kızı olan pamuk prensesmiş. İşkurdan 9 ay geçici olarak işe giren celladı çağırmış. Nöbetçi asker gelmiş:

?Kraliçem cellat bugün aile hekiminden rapor almış yarın işe başlayacak?

?Ne raporu be, neymiş hastalığı??

?Akut üst solunum yolu enfeksiyonu yazıyor kraliçem.?

Ertesi gün cellat kraliçenin huzuruna gelmiş. Kraliçe pamuk prensesin fotoğrafını whatsapptan cellada atmış. Bunu öldürmeni istiyorum demiş. Cellat aldığı emri yerine getirmek üzere saraydan çıkmış ve bahçede çiçek toplayan pamuk prensesin yanına gelmiş. Pamuk prenses:

?Cellat amca nasılsın çok güzel bir gün değil mi??

?Evet pamuk kızım. Hava çok güzel. Ne dersin mangalımızı alıp şöyle bir dağ başına gidelim mi? İki kilo da kanat yaptırırız karnımızı doyururuz?

?Olur cellat amca sen mangalı al,  ben de bir sofra bezi alıyım, altımıza sereriz?

Ata binmişler ve ilerlemişler. Piknik yapacakları yere varmışlar. Pamuk prenses hemen atlayıp cebindeki madımak bıçağını çıkarmış ve yerde madımak aramaya başlamış. Tavra deresinde mutluluk içinde madımak toplarken,  cellat da onu öldürmenin planlarını yapıyormuş. Ama bir türlü kıyamamış. Bütün gerçekleri pamuk prensese anlatmış ve hemen kaçmasını söylemiş.

Pamuk prenses gittikten sonra, cellat orda gördüğü bir kangal köpeğinin kalbini söküp kraliçeye vermeye karar vermiş. Fakat kangal köpeği celladı 2 km kovalamış. Sonra cellat bir tavuk bularak kalbini çıkarmış ve kraliçeye götürmüş.

Pamuk prenses az gitmiş uz gitmiş dere tepe düz gitmiş. Paşabahçenin yakınlarına gelmiş. Gişeyi görünce hemen cebinden 3 altın çıkarıp görevliye vermiş. Gişe görevlisi şaşırmış. Altınları sahte mi değil mi diye dişleriyle kontrol etmiş. Bu altınları bana niye verdin ki, diyecek olmuş fakat söz gümüşse sükut altındır deyip susmuş.

Devam edecek?

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?