Aybaba belli ki 4 haftalık kötü futbol sonrası Antalya´dan alınan galibiyetin olumlu rüzgârını sürdürmek istedi. "Golü yemeyeyim nasılsa atarım" mantığıyla çıkmadı sahaya.Antalya galibiyetiyle olumsuz grafiği yukarı çevirme fırsatı gelmiş bu takıma. Moral, özgüvenle şarj olmuş. Taraftarı tam arkana alma zamanı. Agresif, ayağa-hızlı top yapan, 2. bölgede pişirilen, gol yollarında pozisyona dönüşen, çok varyasyonlu bir futbol, izleyenleri mest etti. Defans bloğunu önde kuran, yine bloklar arasını kısa tutan; rakibi yıpratan bir futbol. Ancak unutulmaması gereken bir şey vardı. Her hafta rahat gol yiyen bir takımın arka tarafındaki boşluklar Kasımpaşa için iyi bir fırsat olabilirdi. Ama bu düşünce maç boyunca çok fazla tutmadı. İlk yarı neredeyse pozisyon vermeyen Sivasspor daki bir anlık gaflet, uzatmalar oynanırken Kasımpaşa´nın golü bulmasına neden oldu.
Aybaba klasik şablon haline gelen 4-2-3-1 şablonuyla orta alanı kalabalık tutarak en az 1 puan alma düşüncesiyle çıkmıştı aslında sahaya. Özellikle Antalya maçında yıldızlaşan oyuncu Hakan Aslan bu maçta vasatı geçemedi. İkinci yarı başladığında ilk yarı yenilen golün moral bozukluğunu hiç göremedim. Aybaba futbolcuları devre arasında iyi motive etmiş olacak ki, ilk yarı temposunu düşürmeyen Sivasspor´u ikinci yarı başlar başlamaz hırsla rakibin üstüne gitmeye başladığını gördüm. İnanmış onbir yiğido gol bulmak için her türlü varyasyonu yapmaya başladı. Bu atakların ve uygulanan preslerin sonucunda usta golcü kone sahne aldı ve Sivasspor´un aradığı golü Kasımpaşa ağlarına gönderdi. Kasımpaşa ise yediği gole tepki veremezken oyunun kontrolünü de rakibine bıraktı. Takım boyu uzayan, hücum hattında topu tutamayan kasımpaşa´da ataklar tamamen içgüdüsel ve doğaçlama bir hal aldı. Bu dakikadan sonra İki ön liberonun önüne 3 teknik ayak sayılabilecek oyuncuyla daha özgüvenle oynayan bir Sivasspor vardı sahada. Geride bıraktığımız 8 hafta boyunca ilk defa Sivasspor´u bu kadar hırslı gördüm. Beni en çok sevindiren görüntü ise, deplasmanda olmasına rağmen üç puanı kovalayan bir Sivasspor olmasıydı. Kasımpaşa teknik direktörü 5´li orta bloğun pas bağlantılarını kesmeye çalıştı ama maalesef bunu başaramadı. Oyuncuları alan ve adam savunmasını maç boyunca yapamadı. Aybaba defan bloğunu öne çıkardıkça baskıda beraberinde geldi. Maç boyuncu oldukça etkili bir oyun sergileyen Bifouma bu dakikada sahne alan isim oldu. Bu kez kone gol vuruşu yerine akıl dolu pasıyla takım arkadaşını ceza alanı içinde buluşturdu. Bifouma kaleye çaprazda olmasına rağmen oldukça sert ve düzgün bir vuruşla Sivasspor´u öne geçiren golü attı. Sivasspor Öne geçtikten sonra biraz daha özgüvenle oynamaya başladığı anlarda zaman zaman rehavete kapılmalarının cezasını Kasımpaşanın beraberlik golüyle çektiler. Özellikle oyunun son bölümlerinde gelen bu gol, hak ettiğin üç puana yazık olacak dedirten bir goldü. Çünkü Sivasspor bu bölümde yavaş ve baskısızdı. Ani yenilen ataklarda öndeki oyuncuların geri dönüş hızı, isabetli paslar, üçüncü bölgede son hamle üretkenliği v.s; kısacası futbol düzeneği çalışmıyordu. Kasımpaşa ekibinin gelişleri disiplinli, ani ve yıpratıcıydı. Yorgunlukla birlikte maçın bu şekilde biteceği tahmin edilirken Sivasspor´un rus stoperi Vitali sahneye çıktı, golünü attı ve hak ettikleri 3 puanı takıma getirdi.
Son derece önemli bir müsabakanın galibi Yiğidolar olurken, doksan dakika boyunca her hafta kalesinde gol gören defans bloğunun, bundan sonraki haftalarda daha çok çalışması ve daha güvenli bir savunma anlayışında olması gerektiğini Aybaba sanırım görmüştür. Bu maçın en güzel tarafı ise yüreğini ortaya koyarak mücadele eden, aklıyla modern futbolun gerekliklerini yapan bir takım izlemenin heyecanını yaşadım.
Galiba Sivasspor takım oldu gibi.
