USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

TEKNOLOJİ Mİ, ESARET Mİ?

10-02-2017

Günümüzde teknoloji olmazsa olmaz bir yere sahiptir. Hayatımızın her alanında bize sunduğu kolaylıkların yanı sıra dikkatsiz ve ölçüsüz kullandığımızda da vereceği ciddi zararlar kaçınılmazdır. Sosyalleşmemizi, kültürel niteliklerimizi, sağlığımızı doğru kullanmadığımız teknolojik cihazlar tehdit ediyor. Teknolojik cihazlar bir araç olmaktan ziyade insanların vazgeçemedikleri bir parçaları olmuş durumda. Teknolojinin öldürdüğü güzelliklerden bir diğeri de keyifli akşam sohbetleri. O güzel sohbetlerin yerini ya televizyon dizileri ya da akıllı telefonlar aldı. Sanal alemde gayet rahat yazışan gençlerimiz bir araya gelince sus pus oturuyorlar. Artık gençlerimiz tabletsiz telefonsuz bir hayat düşünemez hale geldiler. Maalesef bu durum çocuklarımızda da böyledir. Henüz 2 yaşında elektronik aletlerle tanışan çocuk, konuşmayı öğrenmeden tablet kullanmayı öğreniyor. Çevresindeki insanlarda bunu bir zeka göstergesi olarak algılıyorlar. Tabi bu da işin trajikomik yanı. Bu aletleri iyi kullanabilmesi çocuğun zeki olduğu anlamına gelmez, aksine kullandığı alete çok fazla maruz kaldığını gösterir. Tablet ya da akıllı telefonlar çocuklarımızın bakıcısı olmamalı. Sırf mutlu oluyor, usluca oturup oyununu oynuyor diye küçük yaştaki çocuklar bilgisayar oyunlarıyla tanıştırılmamalı. Unutmayalım ki hiçbir bilgisayar oyunu anne baba ile kardeş ile arkadaş ile oynamanın kazandıracağı deneyimin yerini tutamaz. Gençlerimiz artık Evden çıkarken değil telefon şarj aletlerini bile alır olmuşlar. Girdikleri mekanda ilk sordukları soru da Wifi şifresi. Geçenlerde gittiğin bir mekanda gördüğüm tabela çok dikkatimi çekti. Tabelada Aynen şu yazıyordu" mekanımızda wifi bulunmamaktadır. Lütfen karşınızdaki ile sohbet ediniz." Ne de güzel düşünmüş mekan sahibi ellerine sağlık. Eğer bu teknoloji bağımlılığının önüne geçemezsek asosyal bir toplum olmaya mahkumuz. Teknoloji bağımlılığı çağımızın en büyük hastalıklarından biridir. Bu hastalıktan sıyrılabilmek için bilinçli anne babalara ihtiyacımız vardır. Nasıl ki parmak emme problemi olan bir çocuğun parmağını kesmiyorsak, teknoloji bağımlılığı karşısında da onu tamamen hayatımızdan çıkartmak yerine alternatif çözümler bulmalıyız. Tiyatro, sinema, piknik gibi faaliyetler düzenleyip aile ve arkadaş ziyaretlerine sıklaştırmalıyız. Ancak bu kısıtlamalarla önüne geçilebilir. Bize düşen bilinçli anne babalar olup teknolojiyi Nasıl kullanmaları gerektiğini evlatlarımıza doğru bir şekilde öğretebilmektir. Teknolojinin esiri olmadan ondan faydalanabilme dileğiyle.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?