Ticaret odası seçimlerini uzatmalı bile olsa bitirdik; Eski yönetim gitti yeni yönetim ve yeni başkan geldi. Giderken ise herkes birbirini kırdı geçirdi.
Aslında bu olaya birazda şu pencereden bakmak lazım diye düşünüyorum;
Osman bey başkan olduğu dönemde Türkiye´de yeni fabrikaların temeli atılmaktaydı o günlerde Sivas´ta hatırlanırsa bir günde 49 fabrika temel atılmıştı aslında bunlar hepsi iyi niyetli girişimlerdi ama altı boş ve içreği yanlıştı öyle ki bu fabrikaların fizibilitesi yapılmamış idi ekonomik temelleri olmayan suni temeller atıldı sonuç kocaman bir hiç. Bu temelleri atanlar bilmiyor muydu hepimiz çok iyi biliyorduk.
Ticaret odası secimden önce hiç alakası olmayan simitçi, çaycı yani küçük esnafla ile sohbetlerimde soruyordum; Ticaret odası oda seçimlerinde Osman Yıldırım´ı istiyor musun?
-Hep bir ağızdan hayır!!!
+Tanırmısın ?
-Yok
+Neden istemiyorsun?
-Memleketi yedi
+Sence yeni başkan nasıl olmalı
-O gitsin her şey düzelecek
Adama desem ki Osman Yıldırım neyi çaldı, neyi yedi? adam diyecek ki, Osmancısın bu sefer ben savunmaya geçeceğim sonuç ise adam beni anlamayacak.
Osman yıldırım ilk döneminde ticaret odalarının hantallığını fark etmiş şahsına münhasır girişimciliği ile Sivaslı olan ama Sivas´ta yaşamayan insanlara ulaşmaya çalışmıştır. Bunu yaparken de çok paralar harcamıştır aslında başkan Sivas da sade bir iş yapsa bu işlerle uğraşmasına hiç gerek kalmayacaktı. Ama başkan bu yapılacak fabrikalara inşaat malzemeleri, akaryakıt ve yatırımcının istediği yerelde bir ortak lazım idi başkanda bu boşluğu fark etmiş insanlara güven vermiş hem tedarikçilik yapmış, hem ortak olmuş, hem yoldaş olmuş, yeri gelmiş gardaş olmuş. Kısacası başkan ticaret odasındaki koltuğunu kendisi işini çok etkin kullanmıştır yani ?´Bal tutan parmağını yalamıştır´´. Tamam yalamıştır da bundan hiç kimse zarar görmemiştir bence iyi bir reklam olmuştur derler ya reklamın iyisi kötüsü olmaz diye aynen öyle olmuştur Sivas´a faydalı olmuştur
Zararı ne olmuştur; insanların ticaret odası denince aklına gelen tek şey; menfaat düşünmekte, herkes Osman Yıldırımı gibi zengin olmak istemektedir. Öyle ki seçim zamanları insanlar işi gücü bıraktı. Meclis üyesi olabilmek için resmen insanlar birbirini kırdı geçirdiler. Siyasetçinin vermediği vaatleri verdiler.
Sivas da Osmancısın değilsin diye bir grup oluştu yani birleşmek gerekliyken ayrılık oldu. Başkan seçimi sahada yönetmedi kendisine verilecek oyları küçümsedi. Elazığ´da ve Malatya da olan seçimlerde seçmen seçeceği başkanı tanıdı dertlerini anlattı. Yeni yönetim ve başkan seçmenin desteğini aldı bugün ise bu vaatleri yerine getirebilmek için ellerinden gelen tüm imkanları kullanmakta. Kısacası bir daha seçime kadar seçimin yenilenmesi tartışılmamakta.
Seçimlerde benim istediğim sonuç Mustafa Eken başkan, Osman yıldırım ise meclis başkanı olmalıydı; çünkü Osman Yıldırım tecrübelerinden Mustafa Ekeninde gençliğinden girişimciliğinden faydalanılmalıydı.
Şimdi ne oldu Osman Yıldırım ve yönetimi küstü Mustafa eken gurubu da her şeyi baştan başlamak zorunda kısacası şehir yine kaybetti. Bir çok yatırımı olan eski başkan belki de gidecek. Bu kadar kırmaya geçirmeye kutuplaşmaya ne gerek vardı? Ticaret odası meclis üyeliği atlı spor kulüp üyeliği gibi olamamalı bu işin bir sorumluğu, bir vebalı olduğunu unutulmamalı. Yoksa Sivas için yapılan emekler boşa gider
Neler yapılmalı
1-Ticaret odasının içine fizibilite değerlendirme merkezi kurulmalı
2-Uzlaşma komisyonu kurulmalı
3-İki adet avukat danışmanlık yapmalıdır
4-Gruplar her dakika sektör analizi yapmalı
5-Organizedeki boş fabrikalara son verilmeli
6-Yatırımcı aranmalı
7-Organizede ki batan çalışmayan ve yeni devirlerle çıkan çıkacak problemler için komisyon kurulmalı
8-Esnafın ticaret odasına arpalık gözüyle bakma anlayışını silinmeli
Kısacası normalleşmeli
Mustafa eken arkadaşımız ve yönetimine tekrar hayırlı olsun derken Osman başkana senle ticaret odası değer kazandı Allah c.c. senden razı olsun sen bizlere lazımsın Sivas´a lazımsın ama
DEĞİŞİM DEĞİŞMEYEN TEK ŞEY?.
