ADEM NALBANT 15 yıldır birbirinden ilginç tasarımlara sahip ahşap ev eşyaları satan Kadir Yüksekkolaşin, ahşap boyama sanatının en güzel örneklerini burada sergiliyor. El emeği, göz nuru bu ürünler, çok fazla ön plana çıkmasa da, Sivas’ta birçok evin en güzel yerini süslüyor.  Konuyla ilgili Gazetemize açıklama yapan Kadir Usta, 1999 yılında gümüş işiyle ticaret hayatına adım attıklarını bildirerek, ‘O dönem gümüş işini bıraktıktan sonra ahşap boyama işine başladım. Hobi olarak yaptığım bu sanatı geliştirerek atölyemizi kurduk. Hem üretime hem de boyama sanatına devam ettik’ dedi. Teknolojinin nimetlerinden de faydalandıklarını aktaran Yüksekkolaşin, ‘Makinelerimiz var. Lazer kesim yapıyoruz. Mobilya üzerine kabartmalar tarzındaki ürünleri yapıyoruz. Yani özellikle bayanların ilgisini çekecek birçok hediyelik eşya üretimini yapıyoruz. Ayrıca sipariş üzere de ürünlerimiz çıkıyor. Bunların yine ahşap boyamasını, işlemesini yapıyoruz’ diye konuştu. Hanımların mutfakta kullanacağı ve özellikle bulaşık makinesine atabileceği ürünler için ona göre bir boyama yöntemi uyguladıklarını dile getiren Kadir Usta, ‘Ama sonuç olarak hammaddesi ahşap olduğu için zamanla zarar görebiliyor. Tavsiye etmemekle birlikte bulaşık makinesinde kullanmak istenen bu ürünler için yılda bir vernik atılmasında fayda var’ ifadelerini kullandı. Ahşabın ve kullanılan boyanın sağlıklı olduğunu da aktaran Kadir Yüksekkolaşin şunları söyledi: ‘Ahşap hediyeliklerde kullanılan malzemeler su bazlıdır. Kesinlikle sağlığa zararlı değil. Hem ürünlerde hem de boyamalarda kimyasal kullanılmıyor. Hep doğal madde. Zaten bizim kullandığımız boyanın hammaddesi topraktır. Burada kapı isimliği, resim çerçevesi, resim tablosu, rahleler, sehpalar, makyaj malzemesi kutuları, sünnet tahtı, çeyiz sandığı, hediyelik sandıklar ve daha akla gelebilecek birçok ürünümüz mevcut. Bunları vatandaş gönül rahatlığıyla alıp uzun seneler kullanabilir.’ Kadir Usta, çırak bulmakta ve yetiştirme konusunda durumun pek iç açıcı olmadığını kaydetti. Yüksekkolaşin, emeğe verilen değerin de yeterli olmadığını belirterek, ‘Bir ürün ortalama 4 günde hazır hale geliyor. Birçok aşamadan geçiyor. Ancak buraya müşterilerimiz geliyor ve fiyatından dolayı ürüne burun kıvırıyor. Bu konuda biraz muzdaripiz. Ama yaptığımız işin kıymetini bilip ona göre yaklaşım sergileyenler de oluyor tabi. Bu da bizi memnun ediyor’ dedi. Çırak yetiştirme konusunda ise Yüksekkolaşin sıkıntı yaşadıklarını vurguladı. Yüksekkolaşin, ‘Günümüzde birçok meslek kaybolmaya yüz tutuyor. Artık teknoloji hayatın her alanına girmiş durumda. Tabi teknoloji ne kadar ilerlese de her meslek kıymetini yitirmiyor. Bu da onlardan biri. Bu sadece meslek değil, sanat yeteneği gerektiren de bir iş kolu. İnşallah biz de bizden sonrakilere bunu aktarabiliriz’ şeklinde konuştu.    Yüksekkolaşin, Mevlana Mahallesi’nde hizmet verdiklerini de sözlerine ekledi.

HABERİ SİTEDEN OKU...