Sivas Belediyesi, Cumhuriyet Üniversitesi ve Atatürk Kültür Merkezi işbirliğiyle yapılacak olan Sempozyuma Sivas, Tokat, İstanbul, Kayseri, Ankara, Kilis, Eskişehir, Denizli, Bursa, Konya, Ağrı’dan toplam 36 Öğretim görevlisi ilimize gelecek. Alanında uzman isimler bu Sempozyumda Şemsi Sivâsî’nin bilinmeyen yönlerini anlatacak. Sempozyumun açılışı bugün Fidan Yazıcıoğlu Kültür Merkezi’nde saat 15.00’da gerçekleştirilecek. HAYRULLAH AĞKAŞ Sivas Belediyesi, Cumhuriyet Üniversitesi ve Atatürk Kültür Merkezi işbirliğiyle Şemseddin Sivasî Sempozyumu düzenlenecek. Türkiye’deki 3 Şems’ten birisi olan Şemsi Sivâsi’nin önemi 3 gün boyunca sürecek etkinliklerle Sivas halkına anlatılacak. Türkiye’nin önemli âlimlerinden olan Şemsi Sivasi’nin kabri kent merkezindeki Meydan Camii’nin bahçesinde bulunuyor. Ancak Sivas halkının büyük çoğunluğu Şemsi Sivasi’den habersiz… Güneş, bütün ihtişamı ve güzelliği ile her gün dünyamızı aydınlatmaya devam ediyor… Bütün sistemin merkezinde olan bu devasa gök cismi hayatın devamı için olmazsa olmaz bir konumdadır… Onun bu eşsiz konumu düşünülerek insanlık için son derece öneme haiz olan insanlara da onun ismi verilmiştir… Hz. Mevlana’yı mana âlemlerine daldıran Şemsi Tebrizî, Fatih’in hocası ve insanlığın kavşak noktalarından birisi olan İstanbul’un fethinin manevî mimarı Akşemseddin, Eğri Kalesinin manevî fatihi ve ilim dünyasının güneşi olan Şemsi Sivâsî onlardan en meşhur olanlarıdır… Şemsi Sivâsî… Birçoğumuzun türbesinin önünden gelip geçtiğimiz ama böyle büyük bir insan olduğunu bilmediğimiz, ‘Şemsi Sivâsî, Sivas’ta mı yatıyor?, Şemsi Sivâsî de kim? Önemi nereden kaynaklanıyor?’ diye sormaktan kendimizi alamadığımız Sivas’ın manevî güneşi Şemsi Sivasî’den bahsediyoruz…. ŞEMSİ SİVÂSÎ ANLATILACAK Türkiye’nin bazı illerinde geleneksel olarak düzenlenen Şemsi Sivasi Sempozyumları bu yıl da ilk kez ilimizde gerçekleştirilecek. Sivas Belediyesi, Cumhuriyet Üniversitesi ve Atatürk Kültür Merkezi’nin ortaklaşa düzenlediği sempozyum 17-19 Nisan tarihlerinde Fidan Yazıcıoğlu Kültür Merkezi’nde gerçekleşecek. Sempozyumun onursal Başkanlıklarını Belediye Başkanı Sami Aydın, Cumhuriyet Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Faruk Kocacık ve Atatürk Kültür Merkezi Başkanı Prof. Dr. Turan Karataş yapacak. Düzenleme Kurulu Başkanlığında Prof. Dr. Alim Yıldız yer alırken, kurulda ise Prof. Dr. Hüseyin Akkaya, Prof. Dr. Mehmet Arslan, Prof. Dr. Recep Toparlı, Ahmet Dağüstü ve İbrahim Yasak bulunuyor. ŞEMSİ SİVÂSÎ’NİN MEVLİDİ OKUTULACAK Bugün Cuma namazından önce Şemsi Sivasi’nin kabrinin bulunduğu Meydan Camii’nde Şemsi Sivasi tarafından yazılan Mevlidi şerif okunacak. Sivasi’nin kaleme aldığı mevlidi il dışından gelen Mevlidhanlar Aziz Hardal, Hadi Duran ve Yunus Balcıoğlu seslendirecek. Yine program kapsamında bugün Fidan Yazıcıoğlu Kültür Merkezi’nde Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği (TDED) Sivas Şubesi tarafından organize edilen ‘Hat ve Tezhib’ sergisi açılacak. Saat 14.45’te açılışı yapılacak sergide Hattat ve Müzehhibe Fatmagül Saklavcı ve öğrencilerinin hat ve tezhip eserleri sergilenecek. SEMPOZYUM… İlimizde ilk kez gerçekleştirilecek olan Şemsi Sivasi Sempozyumu’nun açılışı bugün saat 15.00’da Fidan Yazıcıoğlu Kültür Merkezi’nde yapılacak. İl protokolünün de katılacağı program açılış konuşmalarıyla başlayacak. İlk oturumun başkanlığını Prof. Dr. Recep Toparlı yapacak. Bu oturumda Prof. Dr. Ömer Demirel ‘XVI. Asırda Sivas ve Şemseddin Sivasi’, Prof. Dr. Âlim Yıldız ‘Şemseddin Sivasi ve Sivas’, Prof. Dr. Hüseyin Akkaya ‘Şemseddin Sivasi’nin Şiiri ve Prof. Dr. Ahmet Kartal da ‘Şemseddin Sivasi’nin Mesneviciliği’ konularında sunumlarını yapacak. Cumartesi günü sabah 09.00 – 10.15 arasında Prof. Dr. Mehmet Akkuş Başkanlığında yapılacak ikinci oturumda ise Prof. Dr. Abdullah Kahraman ‘Şemseddin Sivasi’nin Usul-i Fıkıhla ilgili bir eseri: Zebdetül Esrar’, Prof. Dr. Galip Yavuz ‘Şemseddin Sivasi’nin Arapça Nahiv Kaidelerine dair bir eseri: Hallü Ma’akıdi’l Kava’id’, Yrd. Doç. Dr. Yusuf Yıldırım ‘Şemseddin Sivasi’nin Farsça Grameriyle ilgili bir eseri: Umdetü’l-Edib’ ve Yusuf Yıldırım ‘Şemseddin Sivasi’nin tefsirciliği: Nakd-i Hatır Örneği’ konularıyla ilgili bilgi verecekler. Üçüncü oturumun başkanlığını ise Prof. Dr. Kemal Yavuz yapacak. Bu oturumda ise Doç. Dr. Ali Öztürk ‘Şemseddin Sivasi’nin Türkçe eserlerindeki ‘Sebeb-i Telif’ler üzerine bir değerlendirme, Prof. Dr. Kadir Özköse ‘Şemseddin Sivasi’nin Sufi Kimliği ve Tasavvuf Anlayışı’, Yrd. Doç. Dr. Yüksel Göztepe ‘Şemseddin Sivasi’nin Marifet anlayışı: Menazill Arifin’ ve Prof. Dr. Unal Kılıç ise ‘Menakıb-ı Çar-Yar’a görev dört Halifenin birbirleriyle münasebetleri’ konularında sunum yapacaklar. Şemseddin Sivasi Sempozyumu’nun 4. Oturumunun Başkanlığını ise Prof. Dr. Atabey Kılıç yapacak. Bu oturumda da Prof. Dr. Mehmet Arslan ‘Şemseddin Sivasi’nin Menakıb-ı İmamı-ı A’zam Mesnevisi, Doç. Dr. Hakan Yekbaş ‘Şemseddin Sivasi’nin Heşt Behişt Mesnevisi’, Dr. Abdülkadir Dağlar ‘Şemseddin Sivasi’nin Şehrhciliği’ ve Arş. Gör. Ramazan Süer ise ‘Hacnameler ve Şemsi’ninUmdetül Huccac’ı’ konularını anlatacak. Saat 15. – 16.15 arasında yapılacak 5. Oturumun başkanlığını ise Prof. Dr. Bilal Kemikli yapacak. Prof. Dr. Hakan Aksoy’un ‘Has bahçede çiçek bezmi: Gülşen-abad’, Doç. Dr. Mustafa Toker ‘Şemseddin Sivasi’nin Mir’atü’l-Ahlak Mesnevisi’, Yrd. Doç. Dr. Erol Çöm ‘Şemseddin Sivasi’nin İbret-nüma Mesnevisi’ ve Arş. Gör. Alper Ay tarafından da ‘Edebiyatımızda Süleymannameler ve Şemseddin Sivasi’nin Süleymaniyye’si konularında katılımcıları bilgilendirecek. Sempozyumun 6. ve son oturumu da Prof. Dr. Ali Yılmaz başkanlığında greçekleştirilecek. Bu oturumda Prof. Dr. M. Doğan Karacoşkun ‘Şemsi’nin Pendnamesi bağlamında ahlak eğitimi’, Doç. Dr. Zülfikar Güngör ‘Kaside-i Bürde Tercümeleri ve Şemseddin Sivasi’nin Kaside-i Bürde Tercümesi’, Öğr. Gör. Yılmaz Öksüz, ‘Şemseddin Sivasi’nin İrşadü’l Avam Mesnevisi’ ve Okt. Mahmut İnat ‘Şemseddin Sivasi’nin Emr-i İlahi isimli eseri’ ile programın kapanışı gerçekleştirilecek. 2 gün boyunca gerçekleştirilecek olan Sempozyuma Sivas ve il dışındaki çeşitli Üniversitelerden toplam 36 öğretim üyesi katılacak. ŞEMSİ SİVÂSÎ MEYDANI… Bu yıl ilk kez gerçekleştirilecek olan Sempozyumun haricinde Sivas Belediyesi de Şemsi Sivasi ile ilgili önemli çalışmaları yürütüyor. Şehir merkezindeki sebze halinin olduğu bölgede kapsamlı bir projeyi hayata geçirmeyi hedefleyen Belediye, burada yapacağı meydan projesine Şemsi Sivasi ismini verecek. Şuanda Meydan Camii avlusunda bulunan ve birçok kimsenin önünden geçmesine rağmen bilmediği Şemsi Sivasi, bu meydan projesiyle de adından sıkça söz ettirecek. Türkiye’deki 3 Şems’ten birisi olan Şemsi Sivasi’nin tanıtımına yönelik çalışmalarına devam ettiren Sivas Belediyesi, Şemsi Sivasi’nin şiirlerinin yer alacağı kitapların basımını gerçekleştirecek. ŞEMSEDDİN SİVÂSÎ KİMDİR? Tokat'ın Zile ilçesine bağlı Silis köyünde doğan Şemseddin Sivas'î, âlim ve mutasavvıf bir şairdir. Babası Seyyid Mehmet Ebulberekât'tır. Ahmet Yesevi'nin Horasan Erenleri Zinciri'nden olan Ebulberekât Horasan'dan Anadolu'ya kırk kadar sofisi ile gelmişti. (Bazı kaynaklarda 28 sofisi ile geldiği belirtilir.) Kendisi Hüseyini olduğu için seyyid lakabını almıştır. Halk arasında Şems'ül Aziz veya esmerliğinden dolayı Kara Şems denilen şairin asıl adı Ahmed, künyesi Ebu's-senâ lakabı ise Şemseddin'dir. Şiirlerinde Şemsi mahlasını kullandı. Ebulberekât'ın dört oğlundan biri olan Şemseddin Ahmed, yedi yaşında babası ile Amasya'ya giderek Şeyh Muslihiddin'in sevgisini kazandı. Ardından Tokat'a giderek Arakiyecizâde Şemseddin Efendi ile Şeyh Şirvani'den ilim tahsil etti. Daha sonra İstanbul'a giderek ilmini daha da derinleştirdi, müderrisliğe yükseldi. Bir gün kazaskeri ziyarete gittiği zaman mevki isteyenlerin küçülmelerini görerek üzüldü ve tasavvufa yöneldi. Devrinde büyük şöhrete kavuşan Şemseddin Ahmed, hac görevini ifa etti. Dönüşünde tekrar İstanbul'da Zile ve Tokat'tan sonra Sivas Valisi Hasan Paşa tarafından yaptırılan Meydan Camii'nde göreve başlamak üzere Sivas'a geldi. Sivas'ta çok sayıda öğrenci yetiştirdi. Hayveti Tarikatının Şemsiyye konulu kurdu. Seksen yıla yakın ömrünü ilme, öğrenci yetiştirmeye, eserlerini yazmaya ve irşadlarda bulunmaya vakfetti, ünü Sivas'ın dışına da yayıldı. Sultan III. Mehmet ile Eğri seferine katıldı. Din, devlet ve millet bütünlüğüne yürekten inanmış bir kimse idi. Devletin bekası için yaşının ilerlemiş olmasına bakmadan, padişahtan davet geldiğinde 'işittik, itaat ettik, zaten biz her an hazırlıklıyız. Bismillah, hemen gidelim' diyerek yollara düştü. 1597 (H.1006) yılında vefat etti ve Meydan Camii'nin kuzey tarafında bulunan türbesine defnedildi. Nuh felek şemsi toplandı nur ile ölümüne düşürülen tarihlerden biridir. Soyundan gelen Abdülmecit Sivasî, Abdullahad Nuri, Ahmed Sûzî ve Recep Kâmil de güçlü mutasavvıf şairlerdir. Dergâhın son şairi Şeyh Ahmed Güneren (Rindi) dir. Yazmış olduğu kırka yakın eserde, yüksek bir din kültürüne sahip olduğu görülen Şemseddin Sivasî, Arapça ve Farsça’ya da çok iyi vakıftır. Şiirlerini tasavvufi fikirlerini ifade etmek ve yaymak amacıyla yazmış olup, şiiri bir vasıta olarak görmüştür. Duygu ve düşüncelerini içten ve özlü bir şekilde ifade etmiş, aruz ve hece vezni ile söylediği şiirlerinde Allah ve Hz.Peygamber sevgisini dile getirmiştir. Bestelenmiş birçok ilahisi bulunan Şemseddin Sivasî, Mevlid de kaleme almıştır. Şemsi'nin mevlidi baştan başa tasavvufî bir eserdir, günümüzde de okunmaktadır. Şiirlerinden bazıları didaktik özellikleri dolayısıyla halk arasında ezbere bilinen Şemseddin Sivasî'ye, Sivas halkı sevgi ve hürmetleri dolayısıyla Şems'ül-Aziz adını da vermiş, onu Sivas'ın manevi koruyucularından addetmiştir. Türbesi evliya kabri olarak ziyaret edilen Şemseddin Sivasî ile ilgili olarak çeşitli menkıbeler de halk arasında bütün canlılığı ile yaşamaktadır.

HABERİ SİTEDEN OKU...