ERSAN ARSLAN AK Parti İl Başkanı Av. Ziya Şahin, AK Parti Sivas Milletvekili İsmet Yılmaz’ın yeniden Milli Savunma Bakanlığı görevine gelmesi, 1 Kasım seçimleri sonrasında oluşan istikrar ortamı ve Türk Hava Kuvvetleri tarafından düşürülen Rus Uçağı sonrasında yaşanan gelişmelere ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu. ‘GURUR DUYUYORUZ’ İlk olarak TBMM Başkanlığı görevinin ardından yeniden Milli Savunma Bakanlığı görevine getirilen AK Parti Sivas Milletvekili İsmet Yılmaz ile ilgili görüşlerini paylayan Şahin, tüm Sivaslıların ağabeyi, büyüğü olan Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz ile gurur duyduklarını söyledi. Şahin, şu ifadeleri kullandı: ‘Geçtiğimiz Salı günü kabine açıklandı ve kabine de önceki Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanımız, daha önce de Milli Savunma Bakanlığı görevinde bulunmuş olan milletvekilimiz Sayın İsmet Yılmaz, tekrar Milli Savunma Bakanlığı görevine getirildi. Sivas’ın kabinede, hükümette temsil edilmesi hem ilimizin gelişmesi ve kalkınması bakımından hem de bütün dünyadaki Sivaslıların moral değerlerinin yüksek olması bakımından çok önemli. Milli Savunma Bakanımız İsmet Yılmaz, dünyadaki bütün Sivaslıların ağabeyi, büyüğüdür. Hem birikimi, hem devlet tecrübesi, daha önce yaptığı görevler sebebiyle biz zaten bakan olmasını bekliyorduk. Ama Türkiye’de 81 il var ve bunlardan 24’üne ancak bakanlık verilebiliyor. Dolayısıyla Sivas’ın tekrar bakanlık alması da çok önemli... Partimizde görev verilememiş çok tecrübeli, çok birikimli insanlar da var. Dolayısıyla onların içerisinden sıyrılıp, çıkıp bakanlık görevi almak çok önemliydi. Bu geçtiğimiz süreç, gayretler, çalışmalar, eski Milli Savunma Bakanımıza tekrar Milli Savunma Bakanlığı görevini getirdi. Milli Savunma Bakanlığı ciddi anlamda, içerisinde bulunduğumuz hassas dönem de gösteriyor ki çok önemli bir bakanlık. Ülkemiz, milletimiz ve dünya için üzerinde durulması gereken bir bakanlık. Milli Savunmada, savunma sanayinde eğer kendi kendinize yetemiyorsanız bağımsız değilsiniz. Öbür alanlarda yaptığınız çalışmaların bir fonksiyonu, bir ehemmiyeti kalmıyor. O sebeple Milli Savunma Bakanlığı’nın uçak düşürme olayından sonra ehemmiyeti bir kez daha ortaya çıktı. Sivaslı bir büyüğümüze emanet edilmesi nedeniyle Sivaslılar olarak tekrar kendisiyle gurur duyuyoruz.’ ‘TÜRKİYE’NİN DE SİVAS’IN DA ÖNÜ AÇIK’ 1 Kasım seçimleri ile birlikte Türkiye’de yeniden huzur ve istikrar ortamının sağlandığını belirten AK Parti İl Başkanı Av. Ziya Şahin, bundan sonraki süreçte proje ve çalışmaların daha hızlı ilerleyeceğini söyledi. Türkiye’nin ve Sivas’ın bu bakımdan önünün açık olduğunu belirten Şahin, bu dönemin 2023 hedeflerine ulaşmak için önemli bir süreç olacağını belirtti. Şahin; ‘Hükümetimiz, çok tecrübeli. Ülkemizin birikimi oldukça yükseldi. Altyapı, hem Türkiye’de hem de Sivas’ta belirli bir aşamaya kadar tamamlandı. Bundan sonra yapılacak işler geçmişe göre biraz daha çabuk, biraz daha kolay olacak ve Türkiye’nin de Sivas’ın da önü açık. Nitekim 1 Kasım seçimleri ile seçilen 64. Hükümet 4 yıl görev yapacak ve büyük bir deneyime sahip. Birçok bakan eski pozisyonunu korudu. Yeni bakan olanlar da tecrübeli insanlar. Bu süreçte hem Sivas’ta hem de Türkiye’de büyük bir hizmet yapılacak. Bu dönemi kalkınma dönemi olarak tabir etmek mümkün. Şimdiye kadar ülkemiz kalkınıyordu ama bu daha bir reel kalkınma, daha bir hızlı kalkınma olacaktır. 2023 hedefini yakalamayı en fazla garanti edecek dönem bu dönem olarak gözüküyor. Zira 4 yıl boyunca seçim olmadan bir çalışma söz konusu olacak ve bu çalışma neticesinde de büyük projeler tamamlanacak, yeni projeler hayata geçirilecek. Türkiye’nin ufku daha da büyütülecek ve 2023’te, Cumhuriyetin 100. Yıldönümü için koymuş olduğumuz Kalkınmış 10 Ülke arasına girme hedefini daha kolay gerçekleştireceğiz.’ ‘TÜRKİYE CİDDİ BİR ÜLKE CİDDİ BİR GÜÇTÜR’ Türkiye sınırında düşürülen, hangi ülkeye ait olduğu daha sonra öğrenilen Rus uçağı ve sonrasında yaşanan gelişmelere de değinen AK Parti İl Başkanı Av. Ziya Şahin, Türkiye’nin tüm uyarılara rağmen hava sahasını ihlal eden uçağa karşı angajman kuralları çerçevesinde müdahale de bulunduğunu söyledi. Türkiye’nin dünyada kabul gören, güçlü ve ciddi bir ülke olduğunu belirten Şahin, bu müdahale ile sınırlarımızı işgal eden her türlü hava ve kara aracına müdahale edileceği mesajının bir kez daha verilmiş olduğunu da söyledi. Suriye’de yaşananlar ve Bayırbucak Türkmenlerine karşı düzenlenen operasyonlara da değinen Şahin, sözlerini şu ifadelerle noktaladı: ‘Salı günü, Hatay’da hava sahamızı ihlal eden ve defalarca uyarılmasına rağmen ihlalini sürdüren, o aşamada kimliği bilinmeyen uçak, bizim uçaklarımızın müdahalesiyle vurularak düşürüldü. Sonra Rusya Federasyonu’na ait olduğu belli oldu bu uçağın. Tabi daha önce Suriye bizim Silahsız bir keşif uçağımızı düşürmüştü ve ondan sonra angajman kuralları değişmişti. Biz, o taraftan topraklarımıza yaklaşacak ve sınırımızı ihlal edecek hava araçlarının vurulacağını daha önce ifade etmiştik. Arkasından 4-5 Ekim de yine Rus uçakları topraklarımızı rahatsız edince kendilerine bu noktada gerekli ikazlar yapılmıştır. Bu uçaklar da tekrar sınırımıza girince ikazlar yapılmış, ikinci uçak ikazdan vazgeçmiş ama diğer uçak ihlale devam edince de F-16’larımız tarafından düşürülmüştür. Burada Türkiye Uluslar arası hukuktan kaynaklanan egemenlik haklarını kullanmıştır. Türk topraklarına yabancı uçak ve araçların giremeyeceğini, bağımsızlığımızın teminat altında olduğunu Türkiye göstermiştir. Dolayısıyla bu Rusya’da, başka bir ülke de olabilir, Türkiye topraklarına Türkiye’nin izni olmadan hiçbir hava ve kara aracı giremez. Girerse de başına gelecek olan Rus uçağının başına gelen olacaktır. O sebeple biz hem hava kuvvetlerimizin gücü bakımından, hem de tam bağımsızlığımız bakımından bu olayı önemsiyoruz. Ayrıcı, Rusya şuanda Suriye’de bütün dünyanın zalim olarak gördüğü, halkını bombalayan, kan akıtan, adaletle işi olmayan bir lider olarak gördüğü Esad’a destek olmak, onu ayakta tutmak için Suriye’de bir kısım faaliyet yapıyor. Bu faaliyetini de İŞİD terör örgütüne karşı yapmıyor, bütün dünyanın kabul ettiği Suriye’nin ılımlı muhalefetine, demokrasi, meşru yönetim isteyen ılımlı kesime karşı yapıyor. Bu ılımlı kesime sürekli saldırı halinde... Bunların içerisinde de Bayırbucak Türkmenleri de var. Bayırbucak Türkmen bölgesine Rusya, hava operasyonları düzenliyor. Zaten bu uçaklar da o bölgede benzer amaçla hareket etmekteydi. Dolayısıyla Türkiye Hicaz yolunu sağlama almak bakımından Osmanlı Devleti tarafından Bayırbucak Bölgesi’ne yerleştirilmiş Türkmen kardeşlerimizin yanındadır. Onlara sahip çıkmaktadır. Onlara giden MİT Tırları bir kısım savcı ve emniyet, jandarma güçleri tarafından durdurulmuş ve onlara giden yardımlar engellenmişti. Şimdi, bütün Türkiye gördü ki bu yardımlar gerçekten çok kıymete haizmiş. O yardımların ulaşması gerekiyormuş. Şimdi bütün Türk milleti o tırları durduran, insanları tutuklayanları ciddi anlamda öfke ve tenkitle yâd etmekte. Türkiye’ye ve Bayırbucak Türkmenlerine bunların ne kadar kötülük yaptıklarını şimdi daha iyi görmekte. Dolayısıyla bizler ve hükümetimiz Bayırbucak Türkmenlerinin, Suriye’deki mazlum halkların yanındayız. Nitekim 2,5 milyon Suriyeliye Türkiye kapısını açmıştır. Bayırbucak Türkmenleri için de aynı şekilde kamp yerleri yapılmaktadır ve onlar da hiçbir şekilde mağdur edilmeyecek. Ama Suriye Rusya’nın yaptığı müdahale ile bir çözüme ulaşmaz. Suriye gerçekten uluslar arası kamuoyunun düşündüğü gibi Esad’ın olmadığı, bütün gurupların temsil edildiği bir hükümetle ancak barışa, çözüme, huzura ulaşır. Türkiye’nin istediği budur. Tabi Rusya ile bizim derin ve ekonomik ilişkilerimiz vardır. Rusya ile bir savaş halimiz yoktur. Ama geçmişte biz Rusya ile 13 tane büyük savaş yaptık ve Osmanlı Devleti’nin sınırları Moskova’nın yakınlarına kadar ilerlemişti. Dolayısıyla tarihte en fazla savaştığımız ülkedir Rusya. Tabi ki bu bir savaş durumu değildir. Türkiye uluslar arası metinlerden doğan haklarını kullanmış, topraklarını korumuştur. Gerekli ikazları da yapmıştır. Buradan çıkacak bir sıkıntı yoktur. Ama bu şunu göstermiştir ki 1 Kasım ile beraber, AK Parti hükümeti ile beraber Türkiye’nin kendine güveni artmıştır. Şuana kadar hiçbir ülke Amerika dâhil Rus uçağı düşürememiştir. Ama Türkiye topraklarını ihlal eden uçağı düşürme cesaretini ve güvenini göstermiştir. Kim olduğuna bakmaksızın toprağını ihlal eden her hava ve kara aracını imha edeceğini söylemiştir. Bundan sonra da edecektir. Bu büyük millet olmanın, büyük devlet olmanın gereğidir. Türkiye artık, dünyanın büyük devletlerinden birisidir. Bunu dünya kabul etmektedir. Zira bu olayın dünyada büyük bir yankısı, yansıması olmuştur. Hemen arkasından Ukrayna, Rusya’nın sivil uçaklarına kendi hava sahasını yasaklamıştır. Böyle de Rusya’nın zulmü altında olan ülkeler de başlarını kaldırır vaziyete gelmişlerdir. Bundan sonraki süreçte tabii ki ekonomik ilişkiler ve diğer ilişkiler devam edecektir ama bütün dünya Türkiye’nin çok ciddi bir ülke ve güç olduğunu, kendine güvenen bir ülke ve hükümet olduğunu görmüştür.’

HABERİ SİTEDEN OKU...