Ev hanımı 39 yaşındaki Öztürk, depremlere ailesiyle yaşadığı merkez Antakya ilçesi Tahtaköprü Mahallesi'ndeki evinde yakalandı. Evi ağır hasar aldığı için bir süre çadırda yaşayan ve daha sonra enkazı kaldırılan evinin yerine konan konteynerde ailesiyle yaşamını sürdüren Öztürk, eşiyle alanın bir bölümüne de ahşaptan kulübe inşa etti. Deprem sürecinde sağlık taraması için mahallesine gelen 112 Acil Sağlık ekibinden Havva Aydanur Ertuğrul ile tanışan Öztürk, aynı zamanda Ülkem Okuyor Derneği kurucusu olan Ertuğrul sayesinde çocuklarıyla birlikte kitap okumaya başladı. Çocuklarına örnek olmak için başladığı kitap okuma alışkanlığı büyük bir sevgiye dönüşen Öztürk, inşa ettiği kulübeyi kütüphaneye çevirerek hem kendisinin hem de mahalle çocuklarını okumaya alıştırdı. "Nihal'in kütüphanesi" ismini verdiği 9 metrekarelik kulübeye okul çıkışı gelen çocuklar, burada kitap okuyup okuduklarını da Öztürk'e anlatıyor. Çocuklar burada hem yaşıtlarıyla sosyalleşiyor hem de kitap okuma alışkanlığı kazanıyor. İlkokul mezunu olan Öztürk, ulaşım sıkıntısını nedeniyle eğitimine devam edemediğini ancak çocuklarının okuması için elinden geleni yaptığını söyledi. Depremin 13'üncü günü dernek kurucusu Ertuğrul ile tanıştığını ve hayatında başka bir sayfanın açıldığını anlatan Öztürk, şöyle devam etti: "Havva hanım o süreçte bize kitap getirdi, o kitap getirince çocuklarla beraber ben de okumaya başladım. Depremden sonra evimiz yıkıldı böyle bir kulübe kurduk, buraya minderler attık, önce çocuklarıma örnek olmak için ben okudum sonra çocuklarım okudu, daha sonra da mahallemizin kızları, çocukları buraya gelmeye ve kitap okumaya başladı. Ülkem Okuyor Derneği de sağ olsun bize kitap desteği veriyor. Çocuklar öğleden sonra okul çıkışı geliyor onlarla önce kitap okuma etkinliği yapıyoruz sonra sırayla çocuklara okudukları kitapları anlattırıyorum, ben de çocuklar da çok memnun oluyoruz." Ülkem Okuyor Derneği kurucu başkanı Havva Aydanur Ertuğrul ise depremin ardından sağlıkçı olarak saha taramasına geldiğini ve orada Öztürk ve çocuklarıyla tanıştığını anlattı. Onlara kitap ve eğitim desteği sağladıklarını dile getiren Ertuğrul, "Mottomuz şu idi; Türkiye'de kitaba ulaşamayan kimse kalmasın. Nihal bize çok olumlu cevap verdi, hem okudu hem de çevresini okutmaya başladı. Bir noktadan sonra da 'Bana kitap verin ben köyün çocuklarını okutmak istiyorum' dedi ve bunu da başardı. Kendi yaşadığı alanı kütüphaneye çevirdi, biz kitap desteği sağlayarak mahalle çocuklarının kitap okumasına katkı sunduk." dedi. Kütüphaneye gelen çocuklardan 13 yaşındaki Dila Nur Şenal, okuldan çıkar çıkmaz geldiği kulübede çok güzel vakit geçirdiğini söyledi. Kitap okumayı çok sevdiğini belirten Şenal, "Nihal abla bizim güzel vakit geçirmemizi sağlıyor. Kitaplığımızda çok güzel kitaplarımız var onları okuyoruz, okurken de arkadaşlarımızla eğlenceli zaman geçiriyoruz." ifadelerini kullandı. 11 yaşındaki Ulu Öztürk, 5. sınıf öğrencisi olduğunu ve arkadaşlarıyla burada kitap okumaktan çok zevk aldığını söyledi.

HABERİ SİTEDEN OKU...