FATİH TABUR Eğitimciler Birliği Sendikası (Eğitim-Bir-Sen) Sivas 1 No´lu Şube Başkanı Halil İbrahim Temiz, 2018-2019 eğitim-öğretim yılına ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu. Sendika binasında basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Başkan Temiz, 2018 LGS´de 81 il arasında 38´inci sırada yer alan Sivas´ın 2019 LGS´de 59´uncu sıraya düşmesinin masaya yatırılması gerektiğini kaydetti. Sivas´ta okullarda proje üretme faaliyetlerine yönelik abartılı çalışmaların ve içi boş projelerin kenara bırakılmasının şart olduğunu dile getiren Başkan Temiz, ?Eğitim çalışanlarımız asli işlerine yoğunlaşmalıdır. Proje üretme faaliyetleri esaslı bir çerçeveye oturtulmalı, farklı illerden alınıp Sivas´a uygulamaya çalışılan projeler değil az ve öz özgün projeler uygulanmalı, her aklına esenin aklına estiği meseleyi proje olarak pazarlamasının önü alınmalıdır? dedi. LGS SONUÇLARINA ATIFTA BULUNDU Asli işlerin bir kenara bırakılarak devam edilmesi halinde eğitimde bir ilerlemenin kaydedilemeyeceğine dikkat çeken Başkan Temiz, ?Bunun net örneğini ilimizde yaşadık. Bildiğimiz üzere Milli Eğitim Bakanlığı, 1 Haziran´da yapılan liselere geçiş sistemi sınav sonuçları ve ?Merkezi Sınav Değerlendirme Raporu´nu açıkladı. 2019 ortaöğretime geçiş sınavına giren öğrencilerin performansları masaya yatırılmalıdır. 2018 LGS´de 81 il arasında 38´inci sırada yer alan Sivas, 2019 LGS´de niçin 21 sıra birden gerileyerek 59´uncu sırada yer aldı? Son yıllarda eğitim alanında en fazla kamu yatırımı alan  1´inci il Sivas olurken eğitim alanında ilimizdeki bu kötü gidişatın  sorgulanması gerektiğine inanıyoruz? diye konuştu. ?SIKINTILAR GÖRÜLMELİ? ?Sivas İl Milli Eğitim Müdürlüğümüzdeki koordinasyonsuzluk bir an evvel giderilmelidir? ifadesini kullanan Başkan Temiz, ?Bir yazının birkaç birimden birden okullara gönderilmesi ve yazıların içerisindeki anlaşmazlık ve muğlaklıkların yaratacağı sıkıntılar görülmelidir. Yöneticiler arasındaki ahenk ve uyum üst seviyeye taşınmalı, İl Müdürlüğünde görev yapan ekibin İl Müdürüne yük olması değil yükünü alması yönünde bir performans ortaya koyulmalıdır ki eğitimde akademik başarı yükselsin. İlimizde güzel çalışmaların olduğunu da görüyor ve takdir ediyoruz. Özellikle Sayın Valimizin öncülüğünde yürütülen Spor Sivas Projesini yakından takip ediyor, bu tür projelerin çoğalmasını bekliyoruz. Spor Sivas´ta olduğu gibi önümüzdeki yıl ?Akademi Sivas´ gibi çocuklarımızın akademik başarılarına katkı sunacak projelerin hayata geçirilmesini bekliyoruz? ifadelerini kullandı. ?BELİRSİZLİK KUŞKULARINI ARTIRMIŞTIR? 2018-2019 eğitim-öğretim yılına damgasını vuran eğitim kurumları yönetici görevlendirme yönetmeliğinin yeniden değiştirileceği ve görevlendirme usulünün sil baştan ele alınacağı söyleminin yöneticiler arasında huzursuzluğa ve tedirginliğe yol açtığını kaydeden Başkan Temiz, ?Özellikle yönetici görevlendirme takviminde yapılan ertelemeler, belirsizlik kuşkularını artırmıştır. Bakanlık, eğitim kurumları yöneticiliği sisteminde, yönetici görevlendirme sürecinin aksayan yönlerinin düzeltilmesi ile kazanılmış hakların korunması, tecrübeden, bilgi birikiminden istifade edilmesi arasında adil bir denge kurulmasına özen göstermelidir.  Proje okullarında 4 ya da 8 yıllık görev süreleri sona eren yöneticilerin kazanılmış hakları gözetilmeli, diğer eğitim kurumlarına yönetici olarak görevlendirilmek üzere başvuru yapma hakkı kendilerine tanınmalıdır? şeklinde konuştu. ?İSTİŞARE İLE KARAR VERİLMELİDİR? Başkan Temiz konuşmasını şu ifadelerle devam ettirdi: ?İlimizde eğitim öğretim faaliyeti yürüten proje okullarımızdaki öğretmen ve idareci görevlendirilmelerinde ahbap çavuş ilişkilerine, hamili kart yakınımdır yaklaşımına, bu eğitim kurumlarını okulunu evine yakınlaştırma çalışmasına dönüştürme anlayışından uzak durulmalıdır. Mesleki başarısı test edilmiş, mesai arkadaşları tarafından öğretmenliğine kefil olunan kişiler tercih edilmelidir. Aynı şekilde proje okullarında görev yapan idarecilerimiz kişisel hesaplar yüzünden sürüncemede bırakılmamalı, işindeki başarıları göz önünde bulundurularak ortak bir akıl ve istişare ile karar verilmelidir. Aksi takdirde Liselere Geçiş Sınavındaki başarısızlık YKS (Yükseköğretim Kurumlar Sınavı) sınavlarında da lise öğrencilerimizin başına gelecektir. Yöneticilere en küçük sıkıntıda soruşturma açılacağı yaklaşımları idarecilerimizi inisiyatif almaktan korkar hale gelmiştir. Eğitim öğretimin bir moral ve motivasyon faaliyeti olduğu unutulmamalı, fiziki imkanları yerinde olan ilimizde sinerji oluşacak tavır ve davranışlar geliştirilmelidir.? ?MEVCUDUN TEKRARI OLMAMALI? Öğretmenlerin haklarını garanti altına alacak ve öğretmene destek olacak bir meslek kanunu beklediklerinin altını çizen Başkan Temiz, ?Teklif ettiğimiz ve bir an evvel çıkmasını istediğimiz Öğretmenlik Meslek Kanunu, mevcudun tekrarı olmamalı, öğretmenlerin haklarını geliştirecek, mesleki itibarlarını daha da artıracak, mali konularda iyileşme sağlayacak şekilde ele alınmalıdır. Öğretmenlik Meslek Kanunu´nun şekillenme sürecinde öğretmenlerimizin mesleki tecrübelerine müracaat edilmeli, kanunun masadaki hazırlığı kadar sahadaki pratik sonuçlarının da önemi göz önünde bulundurularak eğitim paydaşlarının katkısına ve katılımına fırsat verilmelidir. Öğretmenlerin görev, yetki, hak ve sorumluluklarının belirlendiği, mesleki gelişim ve kariyer basamaklarının ve iş güvencelerinin tanımlandığı, öğretmene destek niteliğinde bir meslek kanunu daha fazla zaman geçirilmeden çıkarılmalıdır? şeklinde konuştu. ?ÖZLÜK HAKLARININ YETERSİZLİĞİ GÖZ ÖNÜNE ALINMALI? Eğitimde kalitesinin artırılmasının hizmetli ve memurların haklarının geliştirilmesine bağlı olduğuna dikkat çeken Başkan Temiz, ?Eğitim-öğretim faaliyetinin verimli ve nitelikli bir şekilde sürdürülmesinde emekleri ve hakları inkar edilemeyecek şef, memur, hizmetli ve diğer kadrolarda görev yapan eğitim çalışanlarının özlük haklarının yetersizliği göz önüne alınmalı, daha verimli bir kamu hizmeti için özlük haklarında mutlaka iyileştirme yapılmalıdır.  Yardımcı hizmet sınıfı çalışanlarının görev tanımlarında belirsizlik giderilmelidir. Hizmetli ve memur gibi personelin görev tanımları bulunmamaktadır. Hizmetli kadrosunda görev yapan eğitim çalışanlarının en önemli sorunu, çalışma saatlerinin belirsizliği ve yapmakla yükümlü oldukları işlerin net olarak tanımlanmamasıdır. Memur ve hizmetlilerin görev tanımları yapılmalı, ?yöneticilerin verdiği diğer görevleri yapar´ şeklindeki ifadelerin yer aldığı mevzuat hükümleri değiştirilmelidir.  İkili eğitim yapan kurumlar başta olmak üzere, eğitim kurumlarında hizmetli kadrolarında görev yapanlar, haftada 40 saatin üzerinde çalışmasına rağmen, kendilerine fazla çalışma ücreti ödenmemekte; eğitim kurumunda çoğu durumda tek hizmetli olduğundan, personel yetersizliği gerekçe gösterilerek fazla çalışma karşılığı izin hakkından da faydalanamamaktadır. Personele, haftalık 40 saati aşan çalışmalarının karşılığı fazla çalışma ücreti ödenmesi ya da personel yetersizliği gerekçesine sığınılmadan fazla çalışma karşılığı izin hakkından faydalanmalarının sağlanması yönünde düzenleme yapılmalıdır? açıklamasında bulundu. ?ESKİ SORUNLARDAN KURTULMA ZAMANI? Eğitim politikaları ortak akılla belirlenmesi gerektiğine dikkat çeken Başkan Temiz, ?Değişim süreçleri paydaşların katkılarına açık hale getirilmeli, ortak akıl ürünü politikalar üretilmelidir. Böylece meşruiyet düzeyi yüksek, sosyal kabulü geniş kararları hayata geçirmek daha kolay olacaktır. Bu vesileyle, büyük bir özveriyle geleceğimize katkıda bulunan, çocuklarımızı hayata hazırlayan eğitim çalışanlarımıza, kendilerini yeni ideallere ve yeni hedeflere hazırlayacak iyi bir dinlenme dönemi diliyor; öğrencilerimize, kendilerini geliştirecek, kültür, sanat ve spor faaliyetleriyle donanımlarını artıracak güzel bir tatil dönemi geçirmelerini temenni ediyor, mezun olanlara yeni hayatlarında başarılar diliyor, eğitim yöneticilerinden ise bu dönemi eski sorunlardan kurtulma zamanı olarak değerlendirmesini bekliyoruz? şeklinde konuştu.

HABERİ SİTEDEN OKU...