Son günlerde, ABD ve Çin arasındaki ilişkiler, gittikçe gerginleşmektedir. Bu işin ucundan da, ne de olsa; bize ait bir tarafı vardır. Çünkü biz, ipek yolu ticaret alanını genişletme tarafında, olanlardanız. Bu yolun oluşmasını isteyen taraflardan birisi de; Çin...                 Son beş yılda, ekonomik açıdan ilerleyen Çin; Dünyanın dikkatini üzerinde topladı. Siyasi açıdan güçlü bir lider imajı veren yeni başkanları; alttan, alttan tüm Avrupa´ya ve ABD ye, karşı; politikalar üretmektedir. Örnek olarak; tüm sosyal medya türü, Batı kaynaklı girişimleri yasaklamıştır, Engellemektedir.                 Ülkelerinin geleceği için; 2025 hedefli plan ve projeler ortaya koymaktadır. Ekonomik alandaki başarısının yanında; siyasi açıdan bu tür girişimlerin olması; Batıyı rahatsız etmiştir. Hatta, Çin; ülkelerine gelmiş olan yabancı sermayeyi, sıkı denetim altında tutmaktadır. Geçenlerde, Çin´deki  Mercedes yöneticisinin attığı bir  mesajdan  dolayı; O, yöneticiye ceza vererek; topraklarında; dengesiz girişimlere izin vermeyeceğini  göstermiştir. Hem ekonomiye katkı vermek için gelen iş adamları, hem de; sosyal aktivitelerin tamamı , mercek altına alınmaktadır.                 Çin, geçmiş yıllarda, ABD nin Güney Asya ülkelerine yaptığı ekonomik baskıyı ve onların batması yönündeki çabalarını; en iyi bilen, yakın bir tanıktır. O nedenle; işi sıkı tutmak tarafındadır. ABD nin yapacağı ekonomik hamlelere, karşı direnç oluşturma çabası, içerisindedir.                   Aslında Çin politikalarına, ağırlık veren ABD, özgürlük ve demokratik haklar, söylemlerini güçlendirmek amacıyla, Çin halkına yardımcı olmak amacı; taşıdığını ifade etmektedir. Bundan dolayı; Çinin efsane liderinden sonra, en güçlü durumda olan Bugünkü lideri; Şİ CİNPİNG,  Yıpratmak adına, çalışmalar yapmaktadırlar. Batı kamu oyunda diktatör olarak, tanımlama yarışına girmektedirler. Bu amaçlı yayınlar ve köşe yazıları, yayınlanmaktadır. Hatta, Çine ambargo uygulamak gibi, bir çabanın içerisine girmektedirler.                 Çin, Askeri alanda güçlü olmasa bile, bu alanda da; kendini güçlendirecek hamlelerde bulunmaktadır. Bu amaçla, elde ettiği bir adayı; üs olarak kullandığı iddia edilmektedir.                 ABD, Bundan dolayıdır ki; Çinin etrafındaki ABD´ye  dost devletlerindeki, üslerini; güçlendirmektedir. Hatta, Kuzey Kore devlet başkanına karşı yürütmek istediği, yumuşak politika  anlayışı bile; bu amaç için, diye; yorumlanabilir.                 Açılacak olan İpek Yolu, ticaret açısından önemlidir. Yaklaşık altı ay önce, bu tren yolunun İran, Türkiye bağlantısı sembolik olarak açılmıştır. Bu açılış birilerini, özellikle ABD yi, rahatsız etmiştir.                 Bu yolun açılması; bölge ülkelerinin; ekonomik olarak, güçlenmesi anlamı taşır. Bu da; ABD nin işine gelmemektedir.                                   Afrin, harekatında ortaya çıkan tüneller, beton bariyerler, kuleler, alt yapı dehlizler, elde edilen silahlar, cephaneler, mühimmatlar, geçitler; şunu göstermektedir ki; ABD bizim bazı devletler ile; yakınlaşma ihtimalimizi düşünerek; bizim başımıza bela olmasını istediği, gurupları; çevremizde yerleştirme çabasını, yıllar öncesinden planlamıştır. Bu uğurda her şeyi yapmıştır. Zaten yaklaşık kırk yıldır, Çekiç Güç aracılığı ile; terör örgütüne yaptığı dolaylı yardımı; bugün aleni olarak, yapmaya başlamıştır.                 İşte, bu çepeçevre kuşatma çabasının altında yatan nedenlerden birisi de; bizim ipek yolu ticaret kervanının oluşmasına verdiğimiz, destek ve katkıdır. Bu durum  ABD tarafından onaylanmayan, bir konudur...                 Son dönemlerdeki  Rusya yakınlaşması da; ABD´ yi rahatsız etmiştir. Bu gün ABD takip ettiği yanlış politikalar nedeni ile; Ülkemiz, Nato üyesi olmasına rağmen; Ülkemizi karşısına almış ve yalnız bırakmıştır. Aslında Nato ülkesine yapılan bir saldırıya; tüm Nato ülkelerinin cevap vermesi gerekmektedir. Her nedense; bu kural, Ülkemiz için, uygulanmamıştır.                 Çinin bu çıkışı ABD tarafından dikkatle takip edilirken, Çin ile, ekonomik işbirliği içerisinde olan, devletlere de; dolaylı olarak, tehdit söz konusudur. Ülkemiz de, bu tehditten, nasibini almaktadır?                  Sınır ötesi yapmış olduğumuz bu harekatın, ne kadar önemli olduğunu söylemeye, gerek yoktur. Bunu anlamak için; bizim düşmanımız olan ve bizi yok etmek isteyen güçlerin; harekat için neler düşündüklerine, bakmak; yeterlidir.                  Bizim anlamadığımız, Ülkemizdeki muhalefetin, bu konuyu anlamamakta, neden ısrarcı olduğudur... Bir vatandaş olarak, üzülmekteyim.  Gelecek günlerimizin, birlik ve beraberlik getirmesini dilerim. Söz konusu VATANDIR, Başka söze gerek yoktur...