?>
AYAKKABIM YOK
Çocuklar ben uzun zaman çok çileler çektim. Çok zorluklarla karşılaştım. Dünyanın gidişatına ve bu çektiğim zorluklara göğüs germesini bildim. Yoksul kalsam da hiç şikâyette bulunmadım. Biliyordum ki bu dünya bir imtihan dünyasıdır. Ben bu zorluklara göğüs gerersem, halimden şikayetçi olmazsam, beni benden daha iyi tanıyan Allahu Teala bana çok sevaplar yazacak ve öbür dünyada belki de bu sıkıntıların neticesinde bana cennet nasip edecektir.
Ancak bir gün baktım ki ayağıma giyecek ayakkabım yok. Ayakkabılar pahalıydı. Zaten benim de hiç param yoktu. Ayakkabı alamadım. Bu işe çok gönlüm daraldı. Çok canım sıkıldı. Çok üzüldüm. Ne yapayım, yapacak bir şeyim yok. Ben de çıplak ayakla namaz kılmak için Kûfe Camisine gittim. Kûfe Irakta tarihi bir şehirdir. Hatta o şehir bir zamanlar Hazreti Ali efendimizin halifeliği zamanında başşehir bile olmuştu. Moralim bozuk bir şekilde camiye girdim. Baktım ki caminin içinde ayakları olmayan bir adam namaz kılıyordu. Onu orada görünce halime şükrettim. Canımın sıkılmasına utandım. Ayakkabılarımın olmamasına aldırmadım. Düşünsenize benim ayakkabım yok, o adamın ayakları yok. Hiç değilse benim ayaklarım sağlam. Bu halimden dolayı Allaha şükrettim.
Çocuklar siz de her ne olursa halinize şükredin. Allaha isyan etmeyin. Hep kendinizden üstün olana bakmayın. Sizden daha aşağıda olan fakirlere bakın. Bakın da halinize şükredin. Eğer bu dünyada çektiğiniz zorluklara sabrederseniz bunun karşılığını Allah öbür dünyada kat kat verecektir.
YAZARIN DİĞER YAZILARI