?>

Bayram Ziyaretlerinde Ne Konuştuk!

Taner Karabal

6 yıl önce

Bir bayramı daha milletçe kazasız belasız atlattık. Bir kez daha millet olmanın bilinciyle birbirimize yakınlaştık. Gelenlerimiz oldu, gidenlerimiz oldu. Akrabalarımızla, komşularımızla bir kez daha yakınlaştık. Bir kez daha gördük ki, bu milletin mayası sağlam. Çelik gibi iradesi var insanlarımızın. Krizmiş, dolarmış, molarmış dinlemeden hepimiz Kurban Bayramımızı idrak ettik. Allah bu büyük millete güç versin, kuvvet versin. Biz de yıkılırsak Allah muhafaza İslam coğrafyası diye bir coğrafya kalmaz. Bayram vesilesiyle bir araya gelince doğal olarak ülkemizin içerisinde bulunduğu zor durum konuşuluyor ve tartışılıyor. Gördüğüm ve edindiğim manzara şu, bir defa insanlarımız olan bitenin farkında. Devletimizin gücünün de farkında insanlarımız. Dolayısıyla hani o eskiden tv ve gazetelerde oluşturulan korku atmosferinin, yapılan algı operasyonlarının bugün millet üzerinde bir etkisinin olmayacağı da aşikâr. Yukarıda da söyledim ya çelik gibi irademiz var diye. Gerçekten öyle. Bizi biz yapan değerlerimizin bu bayramda da yeşerdiğini görmek, insanımızın devletine olan bağlılığı, yöneticilerimize olan itimat ve güvenleri bariz şekilde görülüyor. Bu arada kimse beni Ak Partililerle bu oturdu kalktı. Onun için bol keseden atıyor demesin. Her siyasi görüşten, sağcısı, solcusuyla bayramlaştık şükür. Herkes ama herkes Amerika´nın, Türkiye´ye olan hınç ve kinin farkında. Yalnız eleştirilen konular yok mu? Var elbette. Mesela Doların artmasını fırsat bilip başta gıda olmak üzere değişik alanlarda fırsatçılık yapanlar var. Bunlara neden müsaade ediliyor, diye insanlarımızın şikâyetleri var. Mesela bir müteahhit dostum Arefe günü tedarikçi firmaların anormal şekilde fırsatçılık yapıp piyasayı panik havasına sokmaya çalıştıklarını söyledi ki, bu bile bence ciddiye alınması gereken bir durum. Yani bir yanda millet Amerika´ya direnirken, bazılarımız ki bunlar hali vakti yerinde olan bir tayfa. Bunlar ise doları bahane edip yaşantımızı zora sokmaya çalışıyor. Fırsatçılık yapıyor. İşte bunları insanlarımız dillendiriyor ve bu güruha gerekenin yapılmasını istiyor. Aynı şey bizim de başımızda. Zor şartlarda gazetecilik yapmaya çalışıyoruz.  Gazete kâğıdı fiyatları aldı başını gitti. Neymiş efendim? Dolar 7,5 TL olmuş. Yav, el insan? bu kadar olur mu? İnsan Allah´tan korkar. Yani inanın korkuyoruz, endişeliyiz. Bu fırsatçılar yarın kâğıt vermese gazete çıkaramayacağız. Evet, sonuna kadar devletimizin, milletimizin, hükümetimizin yanındayız.  Biz, Cumhurbaşkanımız diyor ya,? milli ve yerli? olanlara teşekkür ediyorum diye. Evet, her şeyimizle milli ve yerliyiz biz. Ama devletimiz fırsatçılara ve bizi ezmek isteyenlere fırsat vermesin. Basın İlan Kurumu Genel Müdürlüğü yetkilileri de umarım ne demek istediğimi anlamışlardır. Yerel basını korumak ve kollamak bu arkadaşların yani BİK´in görevi olmalı.  Ve aynı şekilde BİK, kendisine verilen görevi ve yetkiyi de doğru kullanmalı. Neyse bu ayrı bir konu ama kesinlikle başta hükümetimiz olmak üzere yetkililer yerel basını koruyup kollamalı. Hülasa fırsatçılara gereken yapılmalı. Şu ortamda daha fazla birbirimizi koruyup kollamak ve kenetlenmemiz lazımken ortamı ve piyasaları geren, endişeye gark eden, fırsatçılık yapan, servetine servet katan insan müsvettelerine de artık ne yapılması gerekiyorsa lütfen yetkililer yapsın. Bizden söylemesi? Milletçe nice güzel günlere ve bayramlara.
YAZARIN DİĞER YAZILARI