?>

Endamsız Salgın

Alper Duran

5 yıl önce

Devletlerin toplumlar üzerindeki etkisi tartışılmazdır. Bu nedenle devlet, politikalarını belirlerken üst düzeyde hassasiyet göstermesi gerekir. Çünkü şimdilerde insanlar, siyasi görüşlerini doğrular ve yanlışlar üzerine değil; tarafgirlik üzerine inşa etmektedir. Bu nedenle iktidar veya muhalefetin her sözü ve icraatı ona karşı sempati duyanları doğrudan etkilemektedir. Haliyle iktidar veya muhalefette bulunan bir siyasi partinin politikaları da doğal olarak taraftarlarının anlayışı haline gelmektedir. Bu nedenle iktidarlar icraatlarını, muhalefette tenkitlerini hakkaniyet ölçüsünde yürütmeye gayret etmelidir.   Ülkemizin son yıllarını heba eden ve maalesef daha da gündemde kalmaya devam edecek olan pkk ve fetö konusu da, iktidar ve muhalefetin dikkat etmesi gereken toplumsal bir hakkaniyet mevzusudur. Fetö meselesi, neredeyse yarım asra dayanan bir sürecin sonucudur. Hiç kimse suçun tamamını mevcut hükümete yüklememelidir. Evet, bu iktidar zamanında da palazlanmış olabilirler, lakin zaten mevcut altyapılarının yıllar önce kurulduğu aşikârdır. Pkk konusu da aynı şekilde uzun yıllara dayanan acı bir gerçektir. İkisinin de kuruluş dönemleri birbirine yakındır. Gerek gayr-i meşru örgütler ve gerekse diğer hususlar üzerinden ülkemiz için oynanan oyunlar bitmeyecektir. Onun için daha uyanık olmamız ve milletçe birbirimize sımsıkı sarılmamız icap etmektedir. Devletimiz üzerine düşen vazifeyi eksiğiyle noksanıyla yerine getirirken,  toplum olarak bizlerde yekvücut olmamız gerekir. Ancak gel gör ki, tam tersine birbirimizi zehirlemeye çok meraklıyız. Sevmediğimiz bir kişi, işimize gelmeyen bir memur, kıskandığımız bir amiri yıpratmanın en kolay yolu hemen Fetö ithamıyla kirletmek olarak seçilmektedir. Bu durum hem devletin mücadelesini karmaşıklaştırmakta, hem de asıl Fetö mensuplarının işine gelmektedir. Hepimiz kendimizi Müslüman olarak tanımlarken, elimizde bir vesika veya bir ispat işareti olmadığı halde varsayımlarla, zanla ve kıskançlık duygularıyla hareket edersek, kendimizi Allah´ın huzurunda mahcup düşürürüz. Aynı zamanda toplumunda güven ve huzurunu baltalamış oluruz. Vicdani bir duruş sergilemek bu aşamada en adil olandır ve devletimize en fazla katkı sağlayacak hizmette budur. Hırsları yüzünden sapla samanı karıştıranlar büyük vebale girerler. O zaman gerçek Fetö mensupları bu sulandırmadan sıyrılırken alakasız kişilere suç isnat edilir ki, adaletin kanatları kanatılmış olur. Pkk meselesi de bundan farklı değil. Özellikle son günlerde evlatlarını Pkk´ya kaptıran annelerin feryatlarını iyi okumadan çığırtkanlık yapanlar, Pkk´ya güç verdiklerinin farkına varmalıdır. Çözüm yeri orası değil, devletin kapısıdır gibi tam Fetö vari konuşmalar, Pkk´ya can simidi olmaktadır. Hükümete olan düşmanlık nasıl olur hakikati görmeye mani olabilir? Diyarbakır´daki evlatlarını halisane bir şekilde arayan annelere her düzeyde destek verilmedir. Ancak bununda çerçevesini iyi çizmek gerekir. Halisane olmak şartıyla annelerin bu mücadelesini, milletimizin ve sivil toplum kuruluşlarının desteklemesi doğru olandır. Ancak üst düzey devlet görevlilerinin, bir siyasi parti önünde çaresizce beklemesini de doğru bulmadığımı özellikle belirmek isterim. Bu iki hususu birbirinden ayırıp ona göre tavır almak gerekir. Bugün Pkk terör örgütü köşeye sıkışmışken vatan ve milliyetperverlerin konumunu doğru belirlemesi icap eder. Rakibimizi alt etme pahasına bindiğimiz dalı kesmeyelim. Ne iktidar ne de muhalefet için doğruları yetim bırakmayalım. Lütfen kişisel hırslarımız yüzünden önümüze gelene çamur atma hastalığını bırakalım. İşimize bakmak yerine, başkalarının kendimize göre eksikliklerini yaymayalım. Salgını kurutalım dostlar. Mesela her duyduğumuzu illa biriyle paylaşmak zorunda değiliz. Zira insanlar hep başkalarını tenkit yolunu seçerse kendi doğrularını bulamazlar. Doğrular ancak arınmış kalplerde hüküm sürer. İntikamcı ruhlar, toplumun ruhsal dengesini bozar. Bugüne kadar birilerinin açıkları üzerinden yaygara yapan, şeytani salgınları yayanların akıbetlerinin hayırla sonuçlandığına şahit olmadım. Doğruluğundan emin olmadığımız duyumlarla hem dünyamızı hem ahiretimizi heba edip toplumunda can damarını kesmenin lüzumu yoktur. Devletimizin ve milletimizin menfaatlerini, egolarımıza kurban etmemek, başta fetö ve pkk gibi oluşumlar olmak üzere; bütün alanlarda sağduyulu, itidalli ve prensipli olmak zorundayız. Büyümemiz, güçlenmemiz ve haksızlığı azaltmamızın en önemli yolu budur?
YAZARIN DİĞER YAZILARI