?>

İnsanca Yaşamak Önceliğimiz Olmalıdır

İnsanca Yaşamak Önceliğimiz Olmalıdır

Orhan Arslan

3 yıl önce

<p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,sans-serif">Yery&uuml;z&uuml;nde insanoğlunun varlığından itibaren; t&uuml;m fikri gelişmeler, hayata dair d&uuml;ş&uuml;nceler, insanoğlunu mutlu ve huzur i&ccedil;erisinde yaşatmanın teorilerini ve pratiklerini ortaya koymuştur. İlahi mesajların temel ama&ccedil;larından bir tanesi; insanı, insanca yaşatacak olan temelleri ortaya koymasıdır. Hayat felsefesini sunmaktır. D&uuml;nya &uuml;zerinde insanlık, yery&uuml;z&uuml;nden kalkınca; &nbsp;huzur ve barış ortamı olmayınca; yerini ne dolduracaktır? Doğal olarak insanlık dışı şeyler dolduracaktır. Ter&ouml;r, işkence, can alma, hırsızlık, arsızlık velhasıl, d&uuml;zensizlik. İşte, Dini inan&ccedil; sistemlerindeki t&uuml;m yaptırımlar, emirler ve yasaklar; bu insanlık dışı olayların, insanlığa hakim olmasını engellemektir.</span></span></p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,sans-serif">Allah bu nizamın sağlanması i&ccedil;in, peygamberler g&ouml;ndermiştir. İnsanlar bu ilahi &ouml;ğretileri kabullenmede, hayata ge&ccedil;irmede yavaş davranmışlardır. Aslında D&uuml;nyada kurulmak istenen nizam, kendi hayat kalitelerinin y&uuml;kselmesi ama&ccedil;lıdır. Rahatın sağlanması, huzurun bulunması, adaletin temin edilmesi, kısacası insanca yaşamanın temellerini anlatmaktadır.</span></span></p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,sans-serif">Ancak, insan oğlunun her şeyi elde etme hevesi, g&uuml;c&uuml; kendi iradesinin altına alma &ccedil;abası, b&ouml;ylece insanlara h&uuml;kmetme istek ve arzusu var olan dengeleri bozmaya yetmiştir. İşte bu istek ve arzuların hayata ge&ccedil;irilme gayreti, insanlar arasındaki &ccedil;atışmanın oluşmasına neden olmuştur.</span></span></p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,sans-serif">Yani, D&uuml;nyadaki nizamın bozulmasında temel ana &ouml;ge, &ouml;zne insandır. İnsanın bitmeyen doymayan, heva ve hevesleri &ccedil;atışmaların ana sebebidir.</span></span></p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,sans-serif">G&uuml;n&uuml;m&uuml;zde bu t&uuml;r aksaklıkların yaşandığını acımasız bir hale d&ouml;n&uuml;şt&uuml;ğ&uuml;n&uuml; &nbsp;g&ouml;rmek i&ccedil;in, &ccedil;evremize bakmamız yeterlidir. Her t&uuml;rl&uuml; su&ccedil;un ana hedefi insandır. Can almadan, mal &ccedil;almaya kadar uzanan bir ser&uuml;ven... Kendisinden başkasına her anlamda, her sahada yaşama imkanı&nbsp; sağlamamak, onu k&ouml;le edinmek, karşısında bir g&uuml;&ccedil; olarak&nbsp; g&ouml;rmemek gayreti&nbsp; vardır.</span></span></p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,sans-serif">Hal b&ouml;yle olunca; &nbsp;Dini inan&ccedil; sistemleri, &nbsp;insanlık dışı davranışlara giden b&uuml;t&uuml;n yolları tıkamak, gerektiğine inanır. Bunun tam tersini iddia eden fikir sistemleri de olmuştur. İncelendiğinde g&ouml;r&uuml;lmektedir ki; O fikir sistemlerinin sınıfta kaldığı nokta,&nbsp; insan davranışlarını iyi analiz edememekten ge&ccedil;er. İnsanın davranış bi&ccedil;imlerini iyi analiz edemedikleri i&ccedil;in; yanlış ile doğruyu ayırt edememişlerdir. Bu &ccedil;ok basit gibi g&ouml;z&uuml;ken; ayrışım noktasının, tespit edememe yanlışlığı; kendi fikir sistemlerinin &ccedil;&ouml;kmesine neden olmuştur. İnsan madde ve ruhu ile bir b&uuml;t&uuml;nd&uuml;r. Getirdiğiniz &ccedil;&ouml;z&uuml;mler; bu iki par&ccedil;ayı da i&ccedil;ine alan &ccedil;&ouml;z&uuml;mler olmak mecburiyetindedir. Kimilerinin akılları ve mantıklarının bu doğruyu kabullenmesine rağmen, değişik sebeplerden dolayı; &nbsp;insanın madde ve ruh ilişkisini kabullenmek istememişlerdir. B&ouml;yle olunca da getirdikleri &ouml;neriler &ccedil;&ouml;z&uuml;ms&uuml;zl&uuml;k, ihtiva etmektedir.</span></span></p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,sans-serif">&Ccedil;ağlar boyu; Madde ve mana arasındaki, &nbsp;fikir karşıtlığı, m&uuml;cadele i&ccedil;erisindedir. Maddeyi savunanlar; ona paralel olarak fikir ve ideolojiler &uuml;retmişlerdir. Maneviyatı savunanlar; temeli ilahi mesajlara dayanan fikir ve a&ccedil;ıklamalarda bulunmuşlardır. Her ikisinin de g&ouml;r&uuml;n&uuml;şte amacı; insanlara daha iyi ve daha huzurlu bir ortam sağlamaktır. İşte bu nedenle; insanların hayatını, d&uuml;zenleyen kurallar ortaya konmuştur. Daha iyisi ve daha g&uuml;zeli, aranmıştır. Ama&ccedil;, madde ve mananın b&uuml;t&uuml;nl&uuml;ğ&uuml; i&ccedil;erisinde; insanın hayatını, insani değerleri yitirmeden, devam ettirmesini sağlamaktır.</span></span></p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,sans-serif">B&uuml;t&uuml;n bu &ccedil;abalara rağmen; Hayatın akışı i&ccedil;erisinde insanlar, yaptıkları yanlışların topluma ne kadar zarar verip vermediğini d&uuml;ş&uuml;nmeden kendi bildiklerine g&ouml;re, hayatlarını yaşamaktadırlar. Bu yaşayış tarzı birilerine zarar veriyorsa, bile; inatla o yaşama tarzından vazge&ccedil;memektedirler. Ne zamana kadar? &nbsp;Kirlettikleri toplumun, kirleri bir g&uuml;n; kendilerine bulaşana kadar. Yanıldıkları nokta şudur; kirlettiğiniz şey bir eşya değildir ki, kaldırıp atasınız. Kirlettiğiniz şey; t&uuml;m canlılığı ve tazeliği ile hayatın i&ccedil;erisinde kendini bulmaktadır. Onu kirletmeden &ouml;nce d&uuml;ş&uuml;nmek lazımdır. Sosyal hayatta bunun &ouml;rnekleri olduk&ccedil;a fazladır. Dedikodu, gıybet, &ccedil;ekememezlik, iftira, hırsızlık v.s. T&uuml;m yanlışlar... &Ouml;nemli olan kişinin bu yanlışları ne kadar yaparak, toplumun kirlenmesine ne kadar katkı sağladığıdır. Yahut yaptığı şeyin toplumu kirletip, kirletmediğini fark etmesidir.</span></span></p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,sans-serif">Bu kirletilme eylemi tabiata karşı da devam etmektedir. Yarınların &ccedil;evresinin nasıl olacağı şimdiden tartışılmaktadır. &Ccedil;&uuml;nk&uuml;, kirletilen mekan, t&uuml;m insanlığa aittir. İnsan bencilliğini burada da g&ouml;stererek, &ccedil;evrenin sahibi olarak sadece kendisini g&ouml;rmektedir. O nedenle istediği gibi kirletmeyi, kullanmayı kendi adına &ouml;zg&uuml;rl&uuml;k olarak yorumlamaktadır. Bu anlamsız ve işi boş kavram, insanların sosyal hayatını katlettiği gibi, &ccedil;evrenin t&uuml;m g&uuml;zelliğini de yok etmektedir. &Ccedil;&uuml;nk&uuml;, benden sonrası Tufan mantığı hakimdir. &Ouml;zg&uuml;rl&uuml;k kavramını bir silah olarak kullanıp, hem insani değerleri yok etmektedirler. Hem de &ccedil;evrenin t&uuml;m g&uuml;zelliklerini yok etmektedirler.</span></span></p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,sans-serif">B&ouml;ylece, İnsanlığı, insanca yaşamayı, insana saygı g&ouml;stermeyi, unuttuk. İnsan merkezli bir medeniyet kurmayı d&uuml;ş&uuml;nemiyoruz. &Ouml;nceliğimiz kendi yararımız, kendi geleceğimiz, kendi hayat tarzımız, kendi beklentilerimiz...&nbsp; Kendinden başkası kimsenin umurunda değil...</span></span></p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,sans-serif">Unuttuğumuz nokta ise, t&uuml;m sosyal hayatımız, yaşadığımız d&uuml;nya, insanlarla dolu. Siz istemeseniz de onlar hep olacak. Bakkalınız, manavınız, iş arkadaşınız, amiriniz, şof&ouml;r&uuml;n&uuml;z, kısacası her yanınız insanlarla dolu...</span></span></p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,sans-serif">O halde bence ben merkezli bir d&uuml;nyayı hayal etmek yerine, biz merkezli bir d&uuml;nyada yaşamayı becermeliyiz.</span></span></p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,sans-serif">İnsan tek başına yaşayamaz... O halde &nbsp;&ouml;nceliğimiz &nbsp;insanlarla &nbsp;birlikte yaşamayı &nbsp;&ouml;ğrenmek olmalıdır...</span></span></p>
YAZARIN DİĞER YAZILARI