Ne gereksiz, ne saçma bir cümle. Siz hiç gelişmiş Ülkelerde böyle bir kavram duydunuz mu? Mesela Almanya’nın kamu harcamalarında tasarruf kararı aldığını. Ya da İngiltere’nin veya Fransa’nın… Duyamazsınız. Kamuda tasarruf diye bir terkip olmaz. Kamuda, kamu hizmetlerinde kısıtlama olmaz. Zira, Kamu için ne kadar gerekliyse o alınır. O kadar harcanır. O kadar tahsis edilir… Neymiş efendim 3 yıllığına araç alınmayacakmış. Memur alımı olmayacakmış. Su elektrik ve doğalgaz tüketimleri daha verimli olacakmış. Birbirinden saçma daha onlarca madde. Her bir madde, kamu kaynaklarının nasıl israf ve imha edildiğini ikrarı aslında… Yani, şimdiye kadar; “Araç saltanatına katkı için, gereksiz yere binlerce araç aldık.” “Bir kişinin işini 20 kişiye dağıtmak için on binlerce ihtiyaç dışı memur aldık” “Yüz milyonlarca ton suyu, yüz milyonlarca Kw elektriği ve yüz milyonlarca m3 doğalgazı… Boşa harcadık.” Havaya savurduk. Hiç ettik demek. Şimdi israf etmeyeceğiz diye bir karar almışlar öyle mi? Ne korkunç bir itiraf ve ne yaman bir trajedi. Evet kamuda tasarruf gibi bir saçmalık gelişmiş Ülkelerde olmaz. Onlar zengin, zaten tasarrufa ihtiyaç duymazlar değil. İsrafı bilmedikleri için olmaz. Zira israfı bilselerdi, onların da adı gelişmiş Ülke olmazdı, olamazdı. Bu cinnet ancak iki yakası bir araya gelmeyen bizde olur. Onlar Kamu kaynağını heba edenlere, topuğundan nefes aldırırlar. Ya Biz! Hazreti Ömer’in mumu ile memuriyete başlanır, yağma Hasan’ın böreği ile emekli olunur… Yazık bu ülkeye. Yazık bu ülkenin zenginliğine Ve yazık bu Ülkenin israf edilen istikbaline…