?>

GAZZE SAVAŞINDA KİMLER NELER KAZANDI, KİMLER NELER KAYBETTİ?    1. BÖLÜM

Sinan Tuncay

11 ay önce

Dünya’nın gözleri önünde son 75 gündür mukayesesi bile mümkün olmayan güçler arasında ahlaksız ve adaletsiz bir savaş devam ediyor. Son teknoloji uçaklarıyla, gemileriyle, tanklarıyla, tonluk bombalarıyla bütün teknolojik imkanlara sahip olan İsrail, bu ezici üstünlüğü yetmiyormuş gibi bunlara ilave olarak Amerika, İngiltere, Fransa gibi süper güçlerin tam desteğine sahip bulunmaktadır. En elit özel savaşçı asker destekleriyle, etkisi en güçlü bombalarıyla, istihbarat uçaklarıyla bu ülkeler İsrail’e fiili destek veriyor, yetmediği yerlerde de askeri danışmanlık hizmeti veriyorlar. Diğer tarafta, yaklaşık 10 km ye 40 km lik dar bir alanda duvarlarla çevrilmiş, denizden ve karadan abluka altına alınarak Dünya’nın en büyük açık hava hapishanesine çevrilmiş olan Gazze’de yokluğun ve imkansızlığın zirvesini yaşayan, dışarıdan gelecek bütün malzeme ve gıda ürünleri İsrail denetimine tabi olan, hiçbir yerden yardım alma imkanları olmayan Filistinliler. Zaten, işbirlikçi yönetimleri yüzünden başta Mısır ve Ürdün olmak üzere hiçbir komşu ülke Filistinlilere ablukayı delmek için yardımcı olmuyor, İsrail ile birlikte davranıyorlar. Zaman zaman halklarını yatıştırmak için yaraya merhem olmayacak şekilde sembolik yardımlar yapıyorlar. Ne tankları, ne topları, ne uçakları, ne ağır silahları var, ne de hava savunma sistemleri. Ne içecek suları var, ne yiyecek ekmekleri. Sadece kısıtlı imkanlarla yapabildikleri derme çatma roketleri, birde Molotof kokteylinden biraz hallice yapılmış patlayıcı tanksavar roketleri ve hafif makinalı tüfekleri ile tam teçhizatlı bir orduya karşı aç bi ilaç kurtuluş savaşı yürütmeye çalışıyorlar. Savaş gücü mukayesesinde, bire binden bile daha zayıf görülen Hamas güçlerinin 7 Ekimde İsrail’e yaptığı saldırı tüm Dünya’da, neticesi belli, çaresizce yapılmış bir intihar saldırısı olarak görülüyordu. İsrail’in kadın, çocuk demeden katliam yaparak tüm Gazze’yi yerle bir etmesi, Filistinlileri öldürmesi ve kalanları Sina Çölüne sürerek bütün Gazze’yi Filistinlilerden temizlemesi, en büyük ihtimal olarak görülüyordu. Hatta aynı anda Batı Şeria’ya da saldırarak orayı da komple temizleyerek Filistin sorunundan tamamen kurtulması bile gerçekleşebilirdi. İsrail’i kuran İngiltere, Amerika ve diğer batılı güçlerin yanı sıra, onların İkinci Dünya savaşından sonra oluşturmuş oldukları BM, NATO, Dünya Bankası, İMF gibi diğer küresel kurumlar da aynı batılı güçlerin hakimiyeti altında bulunmaktadır. Hatta muhalif olması düşünülen İslam İşbirliği Teşkilatı ve Arap Birliği gibi Filistin’e destek olması gereken kurumlar bile onların etkisi altında bulunmaktadır. Bundan dolayı bu kurumların tüm davranışları ve kararları İsrail zulmünün sürmesine yaramaktadır. Mesela son Gazze saldırısı üzerine Arap Birliği toplandı ve İsrail ve Hamas için “her iki tarafın kınanması” gibi rezil bir karar alarak tek başına İsrail’i yaptığı katliam dolayısıyla kınayamadı bile. Bu kadar aciz, bu kadar korkak, bu kadar onursuzlar. Bu güçlerle birlikte dünyada en büyük sermayeye sahip olan en zengin birkaç Yahudi aileden oluşan “küreselci güçler” de İsrail’in en büyük destekçileri arasında bulunmaktadır. Bunların sahip oldukları,  siyahı beyaz, beyazı siyah göstermekte mahir olan, kitle iletişim araçları, medya ve sosyal medya gücü ile film endüstrisi sayesinde, İsrail tarafından işlenen bütün cürümler ve cinayetler ört bas ediliyor, tam tersine Filistinliler ve onlarla beraber tüm Araplar ve Müslümanlar eli kanlı teröristler olarak tanıtılıyordu. Bu sayede 2. Dünya savaşı esnasında Nazi zulmüne ve “Holokosta” uğramış mazlum Yahudiler hikayesini ısıtıp ısıtıp servis yapıyorlardı. Bu arada bir parantez olarak şu bilgiyi de verelim; dünya çapında bilinen ne kadar aşırı dinci ve aşırı sol silahlı terör örgütü varsa, TAMAMI Amerika, İngiltere ve İsrail devletlerinin menfaatlerine hizmet etmeleri için kurulmuşlardır. Bu örgütlerin en bilinenleri, İşid- Deaş, El Kaide, Boko Haram, Eş Şebap gibi Müslüman (olduğu sanılan) eli kanlı terör örgütleridir. Aynı şekilde aşırı solcu zannettiğimiz Amerika’ya hizmet eden sol terör örgütlerinin en meşhurları ise PKK, PYD, DHKPC gibi özellikle Türkiye’yi hedef alan tüm sol terör örgütleridir. Bu örgütlerin birinci görevi Amerika’nın sömürmek istediği ülkelerde veya devirmek istediği iktidarların olduğu coğrafyalarda Amerika’nın askeri operasyon yapmasına gerekçe oluşturmaktır. Bunun için terör eylemleri yaparak istikrarsızlık ve dehşet ortamı oluştururlar ve Amerika da bu terör örgütleriyle mücadele etmek gibi “son derece masum ve makul gerekçelerle” o coğrafyaya büyük askeri güçler göndererek oraya çöreklenirler. Sonra da kirli emellerini gerçekleştirerek istemedikleri iktidarları devirirler, binlerce insanı katlederler, ülkelerin zenginliklerini sömürdükten sonra o ülkeleri istikrarsızlaştırarak orayı terk ederler. Aynen Afganistan, Irak, Suriye, Lübnan ve birçok Afrika ülkelerinde yaptıkları gibi. Bu terör örgütlerinin en az birinci görevleri kadar önemli ikinci görevleri de özellikle Müslümanları bütün Dünya’ya eli kanlı azılı teröristler gibi tanıtarak onlardan nefret edilmesini sağlamaktır. Bunun için en aşağılık terör eylemlerini yaparlar, en vahşi katliamları yaparlar, insanlıktan en küçük nasiplerinin olmadığını ispat edecek her hunharlığı yaparak korku atmosferi oluştururlar. Ne tesadüftür ki bu terör örgütleri hep Amerika’nın operasyon yapmak istediği Müslüman coğrafyalarda ortaya çıkarlar ve kurbanları da sadece Müslümanlar olur. Yine ilginç bir tesadüf olarak bu örgütlerin en büyük hedefleri ve düşmanları Türkiye ve Amerika’nın hoşlanmadığı iktidarların olduğu diğer Müslüman ülkelerdir. Bu “islami” terör örgütlerinin düşmanları arasında özellikle belirtiyorum, İsrail yoktur. Amerika’ya düşmanlıkları ise, millet öyle zannetsin diye tamamen göstermeliktir. Amerika’ya, İngiltere’ye ve İsrail’e yönelik bugüne kadar herhangi bir terör eylemleri olmamıştır. Amerika, ihtiyaç olduğunda bu örgütleri kullanarak ders vermek, cezalandırmak ve siyasi kararlar aldırmak istediği ülkelerde bu örgütlere terör eylemleri yaptırmaktadır. Türkiye, Pakistan ve bazı Avrupa ülkelerinde yapılan terör eylemleri gibi.                                                                                                                                              Devam edecek
YAZARIN DİĞER YAZILARI