Bugün 15 Temmuz. Türkiye'nin demokrasi mücadelesinde dönüm noktası olan bu günü anmak ve kahramanlarımızı yâd etmek için ülke genelinde pek çok farklı etkinlikler düzenleniyor. Benim ve arkadaşlarımın seçimi ise yine doğanın kucağında, dağların zirvesinde bu anlamlı günü hatırlamaktı. Bunun için Yıldız Dağı’nın zirvesine çıkarak hem fiziksel hem de anma maksatlı manevi bir yolculuğa çıktık. Biz bu faaliyeti bir gelenek haline getirdik ve her seferinde bu özel günü daha da derin bir anlamla yaşamaya çalışıyoruz. 15 Temmuz 2016 gecesi, ülkemiz için bir dönüm noktasıydı. O gece sokaklara çıkan, tankların önüne duran, demokrasiyi savunmak için hayatlarını riske atan kahramanlarımızı unutmamak ve onların anısını yaşatmak için bizler de doğanın kucağında, Yıldız Dağında bu anlamlı günü andık. Her yıl yaptığımız bu tırmanış milli birliğimize olan bağlılığımızı simgeler. Dağcılık, fiziksel dayanıklılık ve zihinsel kararlılık gerektiren bir spor dalıdır. Her bir adım, her bir nefes, hedefe ulaşma kararlılığının bir sembolüdür. Yolda karşılaşılan zorluklar, 15 Temmuz gecesi yaşananların yanında çok hafif kalır elbette. Yine de yaşadığımız zorluklar bize bir kez daha dayanışmanın, inancın ve birlikte hareket etmenin önemini hatırlatır. Her adımda, o gece milli birliği savunan kahramanlarımızı düşündük, minnetle andık, cesaretlerini takdir ettik. Yıldız Dağının zirvesine çok kez çıktık, her çıktığımızda, dağın doruğunda dalgalanan bayrağımızı gördüğümüzde hissettiğimiz gurur ve minnettarlık tarifsizdir. Dün hava rüzgârlı ve çok sisliydi. Rüzgârın etkisiyle özgürce dalgalanan bayrağımız, sadece şehitlerimizin anısını ve milli birliğe olan inancımızı temsil etmekle kalmıyor, aynı zamanda her birimizin yüreğindeki vatan sevgisini ve milli birlik ruhunu da yansıtıyordu. Yoğun sisin arasında, rüzgârın güçlü kollarında adeta coşan bayrağımız, o zor gecede milletimizin kararlılığını ve cesaretini de hatırlatıyordu. Bu zorlu hava koşullarında, zirvede hep birlikte İstiklal Marşı'nı coşkuyla okuduk ve şehitlerimizin ruhlarına Fatihalar armağan ettik. Bunları yaparken, bayrağımızın dalgalanışı bize hem büyük bir onur hem de derin bir minnettarlık duygusu yaşattı. Bizler böylesi özel günlerde anma faaliyeti olarak Yıldız Dağı'nı sıklıkla tercih ediyoruz çünkü yapılan tırmanış sadece bir dağcılık faaliyeti değil, aynı zamanda manevi bir huzuru ve toplumsal bir bilinçlenmeyi de beraberinde getiriyor. Faaliyet esnasında yürürken, fiziksel sınırlarımızı zorlarken, aslında içsel bir yolculuğa da çıkıyoruz. Her adımda, doğanın sessizliğinde, kendi iç sesimizi daha net duyuyor, yaşadığımız coğrafyanın güzelliklerinin farkına varmaya çalışıyoruz. Böylesi faaliyetler, bizlere dayanışmanın, birlikte hareket etmenin, zorluklara karşı direnmenin ve en önemlisi birlik beraberlik içerisinde olmanın kıymetini bir kez daha hatırlatıyor. Unutulmamalıdır ki, milli birlik yolunda atılan her adım, tıpkı zirveye tırmanırken olduğu gibi, kararlılık ve inanç gerektirir. Bizler de bu kararlılığı ve inancı, her zaman yüreğimizde taşıyarak yolumuza devam edeceğiz. Dün bu anlamlı faaliyeti, Sivas Valiliği, Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü ve Türkiye Dağcılık Federasyonu İl Temsilciliği işbirliğinde Sivaslı dağcılar olarak gerçekleştirdik, milli birliğimize olan bağlılığımızı güçlü bir şekilde ifade ettik. Katkı sunan herkese teşekkür ederim.