On Bir Ayın Sultanı

Ramazan ayı Arap aylarından Recep, Şaban’dan sonra takip eden ayın ismidir. Fakat Resulullah’ın İslam’ı tebliğinden sonra İslam ve Müslümanların ortak kabul ettiği çok önemli bir aydır. Ramazan ayı, İslam alemi için kutsaldır ve büyük bir önem taşır. Kuran-ı kerim bu ay içerisinde indirilmeye başlanmıştır. Kur’an-ı Kerim’in Bakara suresinin 185. Ayet-i kerimede “Ramazan ayı, insanlara yol gösterici, doğrunun ve doğruyu eğriden ayırmanın açık delilleri olarak Kur’an’ın indirildiği aydır. Öyle ise, sizden ramazan ayına ulaşanlar onda oruç tutsun…” buyrulmuştur. Kur’an, O mübarek ayda indirildiği bildirilerek, Ramazan’a değer kazandırılmıştır. İslam’ın beş şartı vardır. Bunlar namaz kılmak, zekât vermek, hacca gitmek, kelime-i şehadet getirmek ve oruç tutmaktır. Oruç tutmak en önemli ibadetlerin başında gelir. Ramazan ayında önemli bir dini vecibenin yerine getirilmesi gerekir. Bu vecibe oruçtur. Oruç tutmak nefsi terbiye eder. Muhtaç durumdaki kişilerin durumunu anlamamızı sağlar. Bu durum yardımlaşmayı da beraberinde getirir. Müminler olarak ihtiyacı olanlara elimizden geldiğince yardım etmemiz gerekir. Ramazan ayı hepimiz için bir sabır ayıdır. Allah, Al-i İmran Suresinin 146. ayetinde şöyle buyurmuştur: ''Ey iman edenler! Sabredin. Sabır yarışında düşmanlarınızı geride bırakın''. Bu sabır bizi olgunlaştırır. Oruç, Allah’ın bize verdiği nimetlerin değerini anlamamızı sağlar. Ramazan ayı, verilen bu nimetlere şükretmemiz için vesile olmuştur. Bir yudum suyun veya bir parça ekmeğin ne kadar önemli olduğunu fark etmemizi sağlamıştır. Müslüman oruçluyken sadece yeme-içmeyi bırakmaz. Günümüze kadar gelmiş hadislerde peygamberimizin buyurduğu gibi, oruçlu kişi çirkin sözlerden ve başkalarını incitecek davranışlardan uzak durmalıdır. Oruç hem fiziksel hem de ruhsal olarak arınmamıza yardımcı olur. Ramazan ayı yardımseverlik ve kardeşlik duygularını pekiştirir. İnsanların iç dünyalarında daha huzurlu olmasını sağlar. Aynı zamanda hoşgörü ayıdır. İnsanlardan daha merhametli ve anlayışlı olması beklenilir. Ramazan ayının en önemli özelliklerinden biri ise Kuran-ı Kerim’in bu ayda inmeye başlamış olmasıdır. Kadir gecesinde inmeye başlamıştır. Kadir gecesi için bin aydan daha hayırlı olduğu bildirilmiştir. Allah, bu gece temiz bir kalple edilen duaların hepsini kabul eder. Rahmet ve bereket dolu bu gecede tövbe kapısı güneş doğana kadar açık kalır. Müminler sabah kadar ibadet ederek günahları için bağışlanma diler. Tutulan orucun sonunda bir de mükâfat vardır. Bu mükâfat iftardır. Akşam ezanının okunması ile oruç sona erer ve kendimizi doyurmak için izin verilir. Her ne kadar aç olsak da saatlerce tutulmuş orucun arkasından sadece dakikalar sonra doyuma ulaşıyoruz. Bir yerden sonra ne kadar açgözlü olduğumuzun farkına varıyoruz. Oruçluyken her şeyi yeme isteği doğuyor insanın içinde. Doyumsuzluk gözlerimizi bürüyor. Ama asıl amacımız bunun tam tersi olmalıdır. Açgözlülük, bu ayın bize kattığı bütün değerler ile ters düşmektedir. Bu ay nefsimizin terbiye ayıdır. Her türlü kötülükten uzak durma ayıdır. Merhamet, şefkat ve yardımlaşma ayıdır. Muhtaç insanların halinden anlamamız gerekir. Çünkü unutulmamalıdır ki bu nimetleri önümüze seren elimizden almasını da bilir. Kibir insanın yapacağı en büyük hatalardan biridir. Ne kadar küçük olduğunu unutup büyüklenmek, insanın elinde bulunan imkanları bir ayrıcalık bir üstünlük olarak görmesi yapılmaması gereken bir hatadır. Bu hataları yapmayı bir kenara bırakıp çevremizde bulunan insanlara karşı daha merhametli ve şefkatli olmalıyız. Kimseyi küçük görmemeli ve hor davranmamalıyız. Bütün bunları yapmak bize birçok katkı sağlar. İnsan olarak değerli bir bireye dönüşmemizde yardımcı olur. Sevdiklerimiz ile bir Ramazan ayını daha görmek nasip oldu. Bu güzel ay hepimize hayırlı ve uğurlu olsun. Bereket, sağlık ve mutluluk dolu bir Ramazan ayı dilerim sizlere.