?>

SÖZDE KUZEY IRAK YEREL YÖNETİMİ VE KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ

8 yıl önce

Geçtiğimiz günlerde Barzani´nin Türkiye´yi ziyaret etmesiyle birlikte bir bayrak krizi yaşanmıştı. Siyasi görüşü fark etmeksizin halkın büyük kesimi Barzani´nin devlet protokolü tarafından karşılanması esnasında "SÖZDE" Kuzey Irak yerel yönetim bayrağının asılmasına tepki gösterdi. Tabi bu durumu olağan şekilde karşılayanlarda olmadı değil. Biz o "SÖZDE" bayrak asılmalı mı yoksa asılmamalı diye tartışadururken gözden kaçan kocaman bir ayrıntıyı da belirtelim.  Kuzey Irak yerel yönetiminin bayrağı devlet protokolünce kabul edildiğine göre o bölgedeki yerel kürt devletini tanımışız demektir.2017 yılının hemen başında Cenevre´de Kıbrıs meselesi uluslararası arenada bir kez daha gündeme gelmiş, şiddetli tartışmalar yaşanmıştı. Hatta KKTTC Cumhurbaşkanı toplantıları terk ederek tavrını net bir şekilde göstermişti. Yapılan toplantılarda Türkiye Cumhuriyeti´ni temsilen katılan kimsenin olmaması ise dikkat çekiciydi. Biz Türkiye olarak YAVRU VATANI yine yalnız bıraktık. Ne basın tarafından ne de siyasiler tarafından gündeme getirilmedi. Bir iki basit açıklama ile konu geçiştirildi. Dünya üzerinde ülkemizden başka hiçbir devlet KKTC´yi tanımazken, biz Kuzey Irak yerel yönetimini bayraklarını asarak karşıladık. Sanırım burada her birey başta kendisi olmak üzere oturup bu konuyu biraz düşünmeli.Peki, YAVRU VATAN KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ´ni kimler tanımış bir bakalım:Yunanistan´da gerçekleşen darbe ve Türkiye´nin askeri müdahalesinin ardından 1974 yılından bu yana bölünmüş durumda bulunan Kıbrıs´ın kuzeyinde ilan edilen Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti sadece Türkiye tarafından tanınırken, güneydeki Rum kesimi Kıbrıs Cumhuriyeti adıyla 2004 yılında AB üyeliğine kabul edilmişti. 2004 yılında Ada´da çözüm için dönemin BM Genel Sekreteri Kofi Annan´ın adını taşıyan Annan planı referanduma sunulmuş, Türk kesimi planı onaylarken Rum kesiminden ´hayır´ oyu çıkmıştı. AB´nin buna rağmen Rum kesimini üyeliğe kabul etmesi tartışmalara yol açmıştı.Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti´nin, 15 Kasım 1983´te bağımsızlığını ilan etmesinin ardından BM Güvenlik Konseyi, 18 Kasım´da aldığı bir kararla bağımsızlık kararını kınadı. Türkiye, bağımsızlık kararı sonrasında KKTC´yi tanıdı. Pakistan ve Bangladeş, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti´ni tanıdıktan sonra, ABD ve İngiltere´nin baskıları ile bu kararlarından vazgeçtiler. 18 Kasım 1983´te de BM Güvenlik Konseyi 541 sayılı kararı ile üye ülkelere Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti´nin ilanını tanımama çağrısı yapıldı. Bazı devletler ve uluslararası kurumlar, KKTC yetkililerini Kıbrıs Türk Toplumu yetkilisi, cumhurbaşkanını Kıbrıs Türk Toplumu Lideri olarak anmaktadır. Türkiye, KKTC yetkililerini daima sıfatlarıyla kabul etmektedir. Bunun dışında 2007 baharında KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat Pakistan Cumhurbaşkanı Pervez Müşerref tarafından cumhurbaşkanı sıfatıyla davet edildi. Ayrıca KKTC dışişleri bakanları, uluslararası bazı ortamlarda dışişleri bakanı olarak ağırlanmıştır.Kıbrıs Cumhuriyeti, KKTC´ye uluslararası alanda hiçbir resmî konum vermemek için KKTC´yi yok saymakta ve diğer ülkelerin girişimlerini de caydırmaya çalışmaktadır. Rumlar, KKTC "sahte devlet" olarak görülmekte, KKTC yetkilileri ve devlet kurumlarını "sözde" ifadesiyle belirtmektedir.KKTC Cumhurbaşkanı; Kıbrıs Cumhuriyeti, Avrupa Birliği (AB) ve Birleşmiş Milletler (BM) tarafından "Kıbrıs Türk toplumu lideri" olarak kabul edilmektedir. KKTC ve Türkiye, Kıbrıs Cumhuriyeti´nin hiçbir resmî tanımlamasını kabul etmez ve "de jure" yönetimi "Güney Kıbrıs Rum Yönetimi" adlandırarak, bu yönetimin cumhurbaşkanını "Kıbrıslı Rum Önder" olarak kabul eder.Örneklerini çoğaltabileceğimiz pek çok uluslararası örgüt, konsey, teşkilat, meclis ve birlik KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ´ni yok hükmünde saymakta. Durum ayan beyan ortadayken biz hala Barzani´nin gelişiyle asılan bayrağı tartışalım?
YAZARIN DİĞER YAZILARI