?>

SÖZLER TUTULDU MU?

Ahmet Hasdemir

9 ay önce

Yerel seçimlerin yapılmasına bir aydan az bir zaman kaldı. Siyasi partiler adaylarını açıkladılar. Adaylar seçilebilmek için seçmenin gözüne girmeye, vatandaşı verdiği sözlerle, kullanabileceği bütün malzemeleri kullanarak etkilemeye çalışıyorlar. Tek hedefleri var en çok oyu alarak başkanlık koltuğuna oturmak. Siyasetin doğasında vaatte bulunmak, söz vermek, seçmenin doğasında ise verilen vaat ve sözleri dinleyip sonrada unutmak var. Bulunduğunuz yerde bir önceki seçimlerde kimler hangi vaatlerde bulundu, ne kadarı yapıldı, ne kadarı yapılmadı? Hangimiz net olarak biliyoruz? Hesap verebilirlik ya da hesap verme zorunluluğu, bir kişinin veya bir kuruluşun, sahip olduğu yetki ve sorumlulukları hakkında açık ve dürüst bir şekilde hesap vermesini ifade eder. Bu kavram, şeffaflık, sorumluluk, dürüstlük ve başarı gibi unsurları içerir. Kamu güvenini sağlamak ve etik standartları korumak için demokratik toplumlarda ve kurumsal yönetimde önemli bir ilkedir. Şeffaf bir anlayışla, sorumluluk bilinciyle, dürüştçe hareket eden birisi,  bu birde seçilmiş bir kişiyse başarılı olmasının yolu; plan ve projeyle belirlenmiş hedeflere sahip olmaktan geçer. Aşırı abartılmamış, güveni sarsmayacak, yapılabilir plan ve projeleri olmalı. Siyasetçilerin verdiği sözlerin ve vaatlerin yerine getirilmemesi, siyasi ahlak açısından ciddi bir sorun olarak görülebilir. Seçmenler, adayların vaatlerine güvenerek oy verirler ve bu vaatlerin yerine getirilmemesi, seçmen güvenini sarsabilir ve siyasetin güvenilirliğini zedeler. Vaatlerin yerine getirilmesi, seçmen güvenini artırırken, aksi durum güven kaybına neden olabilir. Aslında siyasi bilinçlenme ve öğrenme, özde demokratik toplumların sağlıklı işleyişi için önemlidir ve aktif vatandaşlık pratiği için temel bir gerekliliktir. Bu süreç, bireylerin siyasi güçleri ve etkileyicileri anlamalarını, haklarını savunmalarını ve demokratik süreçlere katılımlarını artırır. Bu, siyasi konularda bilgi sahibi olmayı, eleştirel düşünme yeteneği kazanmayı, demokratik değerleri anlamayı ve etkili karar alma becerilerini geliştirmeyi içerir. Ben siyasi bilinçlenme ve öğrenme konusunda iyiyim diyemem ama gazeteci kimliğimle siyasilerin verdikleri vaatler hakkında eleştirel yaklaşımda bulunabilirim. Kendi şehrimden başlayacağım, başka şehirlerle devam edeceğim. Taradığım kaynaklara baktığımda Sivas Belediye Başkanı Hilmi Bilgin en çok vaatte bulunanlardan. Yarıya yakınını yapmış, yaptıklarını, yapamadıklarını tek tek saymayacağım ama belli başlı önemli gördüklerimi, bitmeyenleri yazmam lazım. Kızılırmak Projesi, Mesire Alanları Projesi, Kale Projesi (2022 yılında hizmete girecekti), Yeni Belediye Hizmet Binası, Kapalı ve Açık Otoparklar Projesi, Seyfebeli Sanayi Sitesi, Aksu 5. Etap Projesi ve diğerleri. Bunların bir kısmı yapım aşamasında, bir kısmı daha henüz başlanmamış. Tamamına belediyenin internet sitesi projeler bölümünden bakabilirsiniz. Yakınımızda ki Tokat Belediyesi daha az vaatte bulunmuş ama gerçekleşme oranı bizim şehirden düşük. Örnek aldığımız illerden olan Konya vaatlerin çoğunu yapmış, yapamadıkları da var. Kocaeli, Bursa Belediyeleri verdikleri sözde durmuşlar gibi. Bunlar iktidarın belediyeleri, verilen sözlerin yarıdan fazlası tutulmuş. Muhalefetin elinde olan belediyelerden İstanbul’da durum hiçte iç açıcı değil. Vaatlerden yerine getirilenlerin birçoğu önemsiz olanlar, çok elzem olanlar yapılamamış. Ulaşımı çözeceğiz demişler, daha kötü olmuş. Metro hattını iki misline çıkaracakları vaadi var, mevcut olanı bile sağlıklı çalıştıramadılar. Çok konuşuldu bir ara Bolu Belediye Başkanının özellikle Suriyelilerle ilgili yaptıkları, partisinden ihraç edilmesi, tekrar geri alınması ve yeniden aday gösterilmesi. Onda da fazla bir icraat yok verdiği sözlerin çoğunu yere getirememiş. Ankara ve İzmir’de de durum çok farklı değil. Eskişehir fazla vaatte bulunmamış, söz verdiklerinin çoğunu yapmış, neticede yaşlılığından dolayı aday da yapılmadı. Önemli olan; verilen sözlerin yapılabilir olması, seçildiği yerin daha yaşanabilir hale getirilmesi, kendisine güvenip oy verenlerin hüsrana uğratılmamasıdır. Ancak, bazı durumlarda siyasetçiler, değişen şartlar veya engeller nedeniyle verdiği sözleri tam olarak yerine getiremeyebilirler. Bu durumda, şeffaflık ve iletişim önemlidir. O zaman, neden vaatlerini yerine getiremediklerini açıklamaları ve seçmenlerle iletişim halinde olmaları kendilerine duyulan güveni korumalarına yardımcı olabilir.
YAZARIN DİĞER YAZILARI