?>

UZAY

8 yıl önce

Dilimizdeki en güzel kelimelerden birisidir: Uzay İçinde olduğumuz yeri tanımlamakla birlikte, birçok bilinmeze sahiptir. Ve bu bilinmez insanı çeker, hayallerini süsler en başta.   Şimdilerde çocuklar kullandıkları dijital gereçlerle hemen öğrenseler de Bizim nesil Uzay´ı, Uzay 1999 adlı diziden öğrendi.   Ay Üssü Alfa, uzay araçlarının adı da Kartal´dı. Kartal 1, Kartal 2.. Ekipte Maya adlı bir hanım vardı. Yanlış hatırlamıyorsam, kılık değiştirirdi. Işın tabancaları da hepimizin hayalini süslerdi.   Sonra Uzay Yolu geldi. Kaptan Kirk ve Mister Spock ailedendi neredeyse. O ne uzaydı öyle Ya Rabbim! O boyut senin bu boyut benim Git git bitmez. Başka evrenler, başka canlılar, ışınlanmak Zaman yolculuğu! Ne kadar çok ilginç kavram serptiler küçük zihinlerimize. Emin olun, etkisi, onlarca yıllık eğitimden daha değerli idi.   Mustafa Topaloğlu ben uzaylıyım dediğinde ya da NASA, Mars´ta su bulduğunda Buna bir bizim nesil şaşırmadı. Nedeni basitti. NASA´dan evvel oralardaydık, zaten bu hikayelerle büyümüştük.   Aynı mutluluk ve heyecanı hissediyorum. Türkiye Uzay Ajansı kuruldu. Eminim her iş bitti, bir uzay kaldı diyenler olacaktır. Yıllar önceydi, Üniversite öğrencisiyken Bir duvar yazısı görmüştüm. Dünya bir gün Türklerin olacak, Çünkü Diğerleri Uzaya Yerleşecek! Diye. Hiç çıkmaz aklımdan. Üzüntü, küçümseme, umutsuzluk karışımı bir tadı vardı..   Uzayla ilgilenmek, diğer ülkeler gibi hak iddia etmektir. Gelişmiş ülkeler, uzayı gelecekteki varlıklarının En önemli kaynağı olarak görmektedirler. Yarışa katılmak gerçekten de çok önemliydi. Mutluluğumun yarısı bu sebepten.     Diğer yarısı da bilimsel seviyemizin geldiği nokta adına. Kuşkusuz bu sadece akılla ilgili değil, vizyon sorunudur da. Şimdi, olumsuzluktan beslenenler biraz üzülecekler. Bir yerlerde birilerinin uykusu kaçarken, Ülkemizin ufku açılıyor!   Burada kastedilen ufuk, uzayın ta kendisi. Güzelim bayrağımızı süsleyen Hilâl ve Yıldız´ın yatağı. Sınırsız, sonsuz.. Zor iş. İnsanlı ya da insansız gitmek, teknoloji geliştirmek demek. Bu teknolojinin kullanım alanı da sadece uzay değil üstelik. Gündelik hayatta, askeri ya da tıbbi konularda birçok soruna da çözüm bulunuyor. Yan sanayinin gelişmesi ve çeşitlenmesi de cabası.   Kuşkusuz birçok gelişmeyi bizim nesil göremeyecek. Ne fark eder! Temeli bugün atılan düşünceler, hayâller geleceği besleyecek. Çocuklarımız, torunlarımız bu büyük evrenin parçası olacaklar. Bunu düşünmek bile büyük bir mutluluk ve gurur kaynağı. İlelebet Payidar Olmak diye buna diyoruz!
YAZARIN DİĞER YAZILARI