?>

YEREL SEÇİME GİDERKEN SİYASİ DEĞERLENDİRMELER

Orhan Arslan

9 ay önce

Yerel  seçimlerin  süreci  devam  ediyor. Partilerin aday adayları yapılan değerlendirmeler neticesinde; başkan adayı olarak,  atanıp, atanmadıklarını görmüş oldular. Uzun bir süre, gündemi oluşturan hangi partiden kim aday olacak? Sorusu cevabını buldu. Şimdi sıra;  Bu adaylardan kim başkan seçilecek?  Sorusunun cevabını almaya geldi. Bundan sonraki tüm çalışmalar o, yönde olacaktır. Yapılan tüm gayretler,  anketler, kamuoyu araştırmaları hep bu yöne dönüktür, Ancak bazı  partilerde  sıkıntı  devam etmektedir. Belirli  bölgelerin adaylarını  açıklamakta  zorlanıyorlar. Bazı  partiler  ise, ittifak  pazarlıklarından memnun olmadıkları için, aday belirleme  sürecini geç  açıklama gerçeği ile  karşı  karşıyalar. Bazı  partiler arasında  ittifak olacak mı? Olacak ise, nasıl bir  süreç  ortaya çıkacak? Karşılıklı olarak  hangi pazarlıklar  yapıldı? Bütün bunların  cevaplarını  kesin listeler  açıklandığı zaman  göreceğiz... Bazı  partilerin kendi  başlarına her alanda aday çıkarmaları, ittifaka  yakın oldukları  partiler  açısından  nasıl bir olumsuzluk  ortaya çıkaracak? BUNU DA SEÇİM  SONRASINDA  GÖRECEĞİZ. İŞTE O, ZAMAN BAZI  PİŞMANLIKLAR  FAYDA ETMEYECEK! Geçmişte  olduğu  gibi; Asıl listeler belli olduktan sonra küslükler, darılmalar hatta kızmalar, aday adayı olduğu partiye sırt çevirmeler bile olacaktır. Geçmişte bu tür davranışların çok yaşandığını bildiğimiz için; aynı tanıdık manzaraların olacağı kanaatindeyim. Hatta kızarak karşı partilerden, aday olanları bile; göreceğiz. Partilerine küsüp parti değiştirenler mi dersiniz. Kendi desteklediği adayın olmadığını görünce seçmen sandığına gitmeyenler mi dersiniz. Hatta aday yapılmadığı için;     hiçbir siyasi çalışmaya katılmayanlar mı? Dersiniz. Bunlar hep yaşandı. Bundan sonra da yaşanacaktır. Hatta bir  siyasi  partinin teşkilatlarında  önemli  noktada olan insanlar, o siyasi  partinin  dışında  kalan diğer  partilerden seçim  yarışına  girme  gayreti ve  çabası içerisindedirler. BEKLENTİLER  VARDIR... O, zaman şöyle bir şey geliyor aklımıza, ben yoksam gerisi tufan. Bu mantık, doğru bir mantık değildir. Böyle düşünenler tamamen kendi egosunu tatmin etmek için, bu süreci yaşamışlardır. Olumsuzluk olunca da hemen gemiyi terk ederler. Siyasi etiğe hiç de uygun olmayan, tavırlar içerisine girerler. Hele bir de başarısızlık olursa; o kadroların tamamı ile alay ederler. ''Ben aday olsaydım, böyle olmazdı.'' Diyenler, bile olacaktır. Bu beklenti siyasi partilerin asıl listelerini Yüksek Seçim Kuruluna verecekleri tarihe kadar devam eder. Zaman geçtikçe de bazı şeyler ortaya çıkmaya başlar. İşte bu durum tam da insanımızın bazı konulara siyaset açısından; nasıl baktığını ortaya koymaktadır. Kısacası seçmen tercihine dayalı, Genel merkez denetimli, bu aday belirleme yöntemine, daha alışamadığımızın bir sonucudur. Bazen aday, mensubu olduğu siyasi partinin ilkelerine bağlı olmayı değil de; kendisinin aday olup, olmadığını ön plana çıkarmaktadır. Kimileri de benim bir olmadığım  başkanlık kaldı mantığı ile siyasi partilere hücum ederler. Sanki onlar olmasa; siyaset mekanizması çöker. İsimlerinin önüne bir de  seçilmişlik sıfatını eklemek için senelerdir uğraşır dururlar. Bu Ülkede sanki kendilerinden başka adam yoktur! Kendisinin mesleği, her ne ise; onun uzmanı veya bileceni olmak ona yetmez. Sorsan her şeyi bilir. Demez ki; benim ondan haberim ve bilgim yoktur. İslam büyükleri ise; ne kadar çok öğrenmişlerse, o kadar cahil olduklarını anlamışlar ve onu itiraf etmişlerdir. İşte büyüklük budur. Bilmediği bir konu olduğu zaman, bilmiyorum  demişlerdir. Öyle demek bir erdemdir. Adamcağız senelerce siyaset nedir? Siyasetçi, nasıl olmalıdır? Teşkilatlar nedir? Hiçbir kavramı bilmeden hoooop! Damdan düşer gibi bu seçim bende adayım der.  Çünkü, Türkiye'mizdeki yapılanmada ona müsait bir zemindir. Cebinde paran var mı? Tamam sen her şeyi biliyorsun! Demektir. Yahut ağa mısın? Belirli bir makama mı eriştin! O halde hadi biraz da siyaset yapayım deyip ortaya çıkarsın. Üstelik, siyasi parti yapılanması nedir? Tabandan itibaren insanlar nasıl çalışırlar? Bu alanda ne kadar fedakarlık yaparlar, bunlardan haberi olmadan; Siyasi alanda boy göstermek ister. Bunlar demokrasimiz adına hoş olmayan görüntülerdir. Ben iktidar olayım, bana nerden oy gelirse gelsin, önemli değil demek; senelerce bu Ülkede siyaset yapmış bir kişinin sözünü aklıma getiriyor. Düşün peşime… O zaman öyle siyaset yapmanın daha doğru olduğu, fikri kafanıza yerleşiyor. ''Ben siyasi parti olarak iktidar olayımda gerisi önemli değil.'' Böyle bir mantıkla yapılan siyaset başarılı olamaz. Yerel anlamdaki plan ve projeler önemlidir. Halka doğru, dürüst, yalan, iftiraya kaçmadan yapacağınız işleri söyleyerek;  işe başlamak gerekir.  Zaman, zaman aday adayı arkadaşları dinledim. ADAY  OLDUKLARI   yerlerin sorunları olmadığına karar verdim. Çünkü, herkes o kadar kendinden emin ki; kişi olarak kendisi seçilince her şey hallolacak. Şehir bir anda sihirli bir değnek değmiş gibi; değişecektir. O zaman, kendi, kendime sordum. Bu iş bu kadar  kolaydı da şimdiye  kadar neden  yapılmadı?  Ülkemiz  adına aldığı emaneti yerine getirebilecek arkadaşların seçilmesini yürekten diliyorum. Ancak, şu görsel medyada görev yapan arkadaşlardan dileğim  şudur ki; bu  başkan  adayı arkadaşlardan birisi, ileride  başkan  seçildikleri zaman; şimdi yaptıkları konuşmaları o zaman onlara dinletsinler. Arşivlerinden çıkararak kendilerine dinletsinler. Onlar kendi, kendilerine not verirler. Yahut, neleri yapmak için; söz verdiklerini hatırlamış olurlar. Çünkü çok canımız  yandı, İstanbul gibi büyük şehirlerin bundan önceki yapılan seçimlerde verilen sözleri  hatırlıyorum da ne kadarı yerine getirilmiş diye düşünceye dalıyorum. Üzülerek ifade edelim verilen sözlerin  değişik bahaneler ile yapılmadığını görüyorum. Siyasetçi  kimliğine  bu kadar zarar vermeye hakkınız  olmadığını  düşünüyorum. Lütfen halkımızı  kandıracağız  diye, siyaset yapma mekanizmasını  yıpratmayalım. Ülkenin  buna  ihtiyacı  var.
YAZARIN DİĞER YAZILARI