?Sivas, Kan Kaybediyor?

HAYRULLAH AĞKAŞ / OĞUZHAN SARZEP

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ilimizde düzenlenen ‘Türkiye’de küçükbaş hayvancılığın soruları ve CHP’nin çözüm önerileri’ konulu çalıştaya katılmak üzere Sivas’a geldi.

Karayolu ile kente gelen CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nu Bölge Trafik Müdürlüğü önünde, CHP Sivas Milletvekili Ali Akyıldız, CHP Edirne Milletvekili Okay Gaytancıoğlu, CHP Sivas İl Başkanı Ulaş Karasu ile partililer karşıladı.

Partililer ile tokalaşan Kılıçdaroğlu, daha sonra Sivil Toplum Kuruluşu temsilcileri ile toplantı yapmak üzere Ticaret ve Sanayi Odası’na geçti. Partililerce girişte karşılanan Kılıçdaroğlu’nun ilimizdeki sivil toplum kuruluşu temsilcileri ile yaptığı toplantı basına kapalı olarak gerçekleştirildi.

Sonrasında Konferans salonuna geçen CHP Lideri Kılıçdaroğlu, partililere seslendi. Kılıçdaroğlu programa daha katılmadan saatler öncesinden salon partililer tarafından hınca hınç dolduruldu.

Kılıçdaroğlu konuşmasına Adana’daki yangında hayatını kaybeden öğrencilere anarak başladı. Kılıçdaroğlu, ‘Adana’daki yangında çocuklarımızın hayatını kaybetmesi bizim son günlerde yaşadığımız en acı olaylardan bir tanesi. Anneler ve babalar, çocukları daha iyi okusun diye okula gönderirler. Daha iyi bir Dünya yaşasın diye okula gönderirler. Bilgisi olsun, birikimi olsun diye okula gönderirler. Daha rahat iş bulsun, büyüsün kocasına mahkûm olmasın diye okula gönderirler. O da çalışsın, o da mücadele etsin, hayatın bir parçası olsun diye okula gönderirler. Eğer yurt yoksa herhangi bir yurda gönderirler. Anneler ve babalar bugün yüreklerine ateş düşen konuma geldiler. Oda yurda kim izin verdi? Hangi koşullarda izin verildi? Yangın merdivenine açılan kapılar niye açılmadı? O çocukların günahı ne? Acısını kimler çekecek? Bunların şuan hiçbirisini bilmiyoruz. Hepsi masum bu çocukların. Anneler ve babalar çocuklarını getirdiler yurda teslim ettiler. Soracakları ilk soru şu; ‘Bu çocukları yurda getirmek için neden Türkiye Cumhuriyeti hükümeti bir yurt kurmadı?’ Orada bir yurt vardı yıkıldı, neden yeni bir yurt yapılmadı?’ dedi.

Hükümeti eleştiren CHP Lideri Kılıçdaroğlu, ‘Eğer bir ülkede hükümet varsa, 14 yıldır yurt sorunu neden çözülmez bu ülkede? Ben Cumhuriyet Halk Partisinin Genel Başkanı olarak söz veriyorum. 1 yılda, fazla değil 1 yılda Türkiye’de yurt sorununu çözeceğiz. Her anne ve baba güven içinde oğlunu, kızını teslim edeceği bir yurt yapacağız. Bütün imkânları olacak. Anne ve baba çocuğunu yurda teslim ederken gözleri arkada kalmayacak. Bunu yaptığımız zaman bu ülkenin insanlarına hizmet etmiş oluruz’ ifadelerini kullandı.

‘SİVAS TARİHİN BAŞKENTİDİR’

Konuşmasında Sivas’ın sürekli kan kaybettiğini belirten Kılıçdaroğlu, ‘Kadim bir kenttir Sivas. Selçuklulardan beri ipek yolu üzerindedir. Aynı zamanda tarihin başkentidir. Bir dönem sanayinin de başkentiydi. Son 20-25 yıldır sürekli kan kaybediyor. Hiç kimse annesinin, babasının, atalarının mezarlarının olduğu yerden ayrı bir başka yere gitmek istemez. Herkes doğduğu yerde, büyüdüğü yerde kazanmak ister. Çoluk çocuk sahibi olmak ister. Şu soruyu sormamız gerekiyor, ‘Neden göç ediliyor?’ İş bulamadıkları için. Peki, sosyal devlette iş alanı yaratacak kim? Hükümetlerin izleyeceği ekonomi ve sosyal politikalar. Eğer bu politikalar insana dokunmuyorsa, bu politikalar işsizliğe yol açıyorsa, bu politikalar kırsaldan göç akımına yol açıyorsa, hepimizin oturup düşünmesi lazım. Nüfusunuz azalıyor, fabrikalar azalıyor, gençler büyük kentlere gidiyor, Sivaslı da bu politikaları izleyenlere oy vermeye devam ediyor. Sonrada Sivaslı gelip bana ağlıyor. ‘Bizim fabrikamız yok’, ‘Bizim turistik alanlarımız var, turistimiz yok’, ‘Bizim coğrafyamız çok büyük, ama tarımımız batmak üzere, biz geçinemiyoruz’ dedi.

Geçtiğimiz dönemlerde kapatılan Demir çelik fabrikasını hatırlatan CHP Lideri, ‘Koca bir fabrika duruyor orada, işçiler vardı çalışıyordu. O işçilere kim sahip çıktı, biz sahip çıktık. Fabrika kapandı ne oldu işçiler? Her birisi Türkiye’nin bir yerine dağıldı, ekmek peşinde koşmak için. Fabrika çalışabilir mi? Elbette çalışır. Üretim yapabilir mi? Elbette yapar. İşçi bulunur mu? Elbette bulunur. Eksik ne? Eksik CHP iktidarı. CHP iktidarı olursa bunların hepsi olur. Neden çünkü insana değer veriyoruz’ şeklinde konuştu.

‘1 LİTRE SÜT, SUDAN DAHA UCUZ’

Toplantı öncesinde ilimizdeki Sivil Toplum Kuruluşlarının katılımıyla düzenlenen tarım ve hayvancılık toplantısına katıldıklarını hatırlatan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ‘1 litre süt, 1 çaydan ucuz. 1 litre sütü elde etmek için hayvanı bulacaksınız, besleyeceksiniz, bakacaksınız, sütü alacaksınız, onu içilebilecek hale getireceksiniz, kaynatacaksınız bir maliyeti var. Su, Allah’ın verdiği suyu kaynaktan alacaksınız şişeleyip müşteriye vereceksiniz. Nasıl oluyor da su daha pahalı, süt daha ucuz? Nasıl oluyor da 1 bardak çay, 1 litre sudan daha pahalı oluyor’ dedi.

Kılıçdaroğlu şöyle devam etti:

‘Hep beraber düşünmemiz lazım. Hiç kimsenin bundan 20 yıl önce Türkiye et ithal edecek diye aklına gelmezdi. Mercimek, nohut, kuru fasulye ithal edecek diye gelmezdi. Şimdi tamamını ithal ediyoruz. Köylerimiz boşalıyor. Nereye gitti bu kardeşlerimiz? Büyük kentlerde iş ekmek peşinde koşturuyorlar. Köylerde çoban bulamıyoruz diyorlar. Koyun var, sürü var, çoban yok. 1300 lira asgari ücret sigortalıysa o başka işi tercih ediyor. Hiç değilse sigortam var diyor. Bu sorunlar çözülür mü? Hepsi çözülür, çözülmez sorun yoktur.’

‘HER GÜN ŞEHİT

HABERLERİ GELİYOR’

Türkiye’nin Suriye’ye girmesini de eleştiren Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:

‘Türkiye zaten savaşın içerisinde. Suriye’ye girmişiz, askerlerimiz Suriye’de. Her gün şehir haberleri geliyor ve kimsenin haberinin olmadığı onlarca kişi her hafta hayatını kaybediyor. Ne oluyor bu Türkiye’ye? Ne oluyor? Evimizde de huzur içinde oturamayacağız. Herkesin sorması lazım, özellikle Sivaslı kardeşlerimin sorması lazım. Ekonomide geriye gidiyorsun. Sivas nüfusunun en az 10 katı dışarıda Sivaslı var. Yaz aylarında geliyor, kışın tekrar oraya gidiyorlar. Fabrikalar büyük ölçüde kapalı, üretim büyük ölçüde düşmüş vaziyette. Türkiye’nin ayağa kalkması lazım, Türkiye’nin yeniden üretmesi lazım ve üreten Türkiye saygın Türkiye’dir. Üreten Türkiye, güçlü Türkiye’dir. Üretmeden eğer başkalarının ürettiğini tüketirseniz bir gün gelir onların egemenliği altına girersiniz. Hepimizin bu konuda dikkatli olması lazım. Algılarımızdan kurtulmamız gerekiyor. Aklımıza ve vicdanımıza sormamız gerekiyor. Kendinize sorun, komşunuza da sorun, lokantada yemek yediğiniz arkadaşınıza da sorun, kahvede oturup oyun oynadığınız arkadaşınıza da sorun. Türkiye’nin Suriye ile Irak ile Mısır ile Libya ile Filistin ile Avrupa Birliği ile Rusya ile ilişkilerini kim düzeltir. Hayatında CHP’ye hiç oy vermemiş bir insan bile derki bunları ancak Cumhuriyet Halk Partisi düzeltir. Çünkü biz, kendi ülkemizde de huzuru, barışı savunuyoruz, dünyada da barışı ve huzuru savunuyoruz. Biz seçimler sırasında bir proje açıkladık. Merkez Türkiye Projesi… Türkiye dünyanın merkezi olacaktı. Karadeniz ile Akdeniz’i niye buluşturmuyoruz? Ne eksiğimiz var? Anadolu’ya sanayi neden gelmiyor? Anadolu’nun kültürü zengin, sanatı ve kültürü neden buralarda daha yüceltmiyoruz. Katma değeri yüksek olan bir ürünü neden Anadolu’da üretmiyoruz. İnsan eksiğimiz mi var? Hayır. Toprak eksiğimiz mi var? Hayır. Temiz su, temiz hava eksiğimiz mi var? Hayır. Ne eksiğimiz var? Namuslu siyasetçi eksikliğimiz var. Her mesleğin bir ahlakı vardır. Türkiye’de ahlaki kuralları olmayan tek alan var, o da siyaset. O yüzden dedik ki; CHP iktidara gelirse ilk 4 ay içerisinde çıkaracağı bir numaralı kanun, siyasi ahlak kanunu olacaktır. Artık üçkâğıtçıların siyasette yerinin olamaması lazım, temiz insanların siyaset yapması lazım.’

‘KİM TÜRKİYE’Yİ DÜŞÜNÜYORSA

ONA DESTEK VERECEKSİNİZ’

Sivaslılara seslenen Kılıçdaroğlu, önümüzdeki seçimlerde partisine destek istedi. Kılıçdaroğlu, ‘Kim size gelip, din üzerinden siyaset yapıyorsa, kim size gelip ırk üzerinden siyaset yapıyorsa, kim size gelip yaşam tarzları üzerinden siyaset yapıyorsa bu ülkeye en büyük kötülüğü de onlar yapıyordur. Biz CHP olarak insanları Allah’ın yarattığı en önemli varlık olarak kabul ediyor, onlar bizim başımızın üzerindedir diyoruz. Kimliği ne olursa olsun, inancı ne olursa olsun, yaşam tarzı ne olursa olsun… Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak insanlara böyle bakıyoruz. Bir kişinin çocuğu işsizse onun kimliğine mi bakacaksın. Onun yaşam tarzına mı bakacaksın. Onun inancına mı bakacaksın. Sen onun çocuğuna iş bulacaksın kardeşim, siyasetçinin konunu budur. Fabrika açacaksın, yeni istihdam alanları yaratacaksın, üreticiyi destekleyeceksin, et ithal etmeyeceksin, ihraç edeceksin. Türkiye’de son 10 yıldır iki Trakya büyüklüğündeki alan ekilmiyor. Niye ekilmiyor? Her şeyi dışarıdan alıyoruz. Mısır ekecek toprağımız mı yok? Ayçiçeği ekecek toprağımız mı yok? Hayvancılık yapacak meramız mı yok? Hepsi var. Bu örneği hep söylerim. Hollanda diye bir devlet var, bizim Konya ilimizden küçük. Bu devlet Türkiye’nin ihraç ettiği üründen daha fazla ürün ihraç ediyor. Biz neden ihraç edemiyoruz? Neden köylerimiz de genç kalmadı? Neden gençlerimiz işsiz. Eğer bir evde işsiz varsa o evde huzur yoktur. İşsiz sayımız 8 Milyona yaklaşıyor. Her 4 Üniversite öğrencisinden bir tanesi işsiz. Bu Ankara’daki beylere bir sorun? Onların çocukları işsiz mi? Onların çocukları askere gidiyor mu? Onların çocukları şehit oluyor mu? Artık bu hikâyeye son diyeceksiniz. Noktayı koyacaksınız. Kim Türkiye’yi düşünüyorsa, kim verdiği sözün arkasında duruyorsa ona destek vereceksiniz. Bu işin kuralı budur. Bakın biz seçimlerde söz verdik. Dedik ki; asgari ücret net bin 500 TL olacak. Yapamazsınız dediler. Bugün bizim bütün belediyelerimizde asgari ücret net bin 500 TL’dir. Demek ki oluyor. Sizlerden isteğim sizi düşünen, halkı düşünen, yaşlı genç ayrımı yapmayan, bu ülkeye huzuru getirecek olan, huzuru vadeden bir partiye gelin destek verin’ şeklinde konuştu.