ERSAN ARSLAN
Nokta Dershaneleri ve Şifaiye Anadolu Sağlık Meslek Lisesi Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Genç, dershanelerin dönüştürülmesi ile ilgili çalışmalara sıcak baktıklarını ancak, devletin eğitim yatırımlarında teşvik uygulayarak kurumların yeni yatırımlar yapıp daha uygun fiziki koşullarda eğitim imkânı sunabilmelerinin de önünü açması gerektiğini söyledi. Genç, bunun bazı kurumların güç birliği yapıp ortak yatırım yapmalarına da vesile olabileceğini belirtti. Genç, dönüşümde zamanlamanın da çok önemli olduğunu söyledi.
Milli Eğitim Bakanlığı’nın Dershanelerin özel eğitim kurumlarına dönüştürülmesi yönündeki çalışmaları devam ederken, dönüşüme tabi tutulacak kurumlarda meraklı bekleyiş sürüyor. Sivas’ta faaliyet gösteren Nokta Dershaneleri ve Şifaiye Anadolu Sağlık Meslek Lisesi Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Genç, bakanlığın bu yöndeki çalışmalarını olumlu bulduklarını ancak, bu doğrultuda bir karar verilecekse zamanlamasının iyi ayarlanması gerektiğini söyledi. Hemen hemen bütün dershanelerin gelecek yıla dair kitap ve kira ücretleri gibi birçok alanda harcama yaptığını belirten Genç, ani bir dönüşüm uygulanırsa burada hem öğrenci, hem veli, hem de kurumların büyük zarar görebileceğini söyledi.
‘KAPATILIYOR’ İFADESİ
ÇOK DOĞRU OLMAYABİLİR
Bu çalışmanın ‘Dershaneler kapatılıyor’ şeklinde adlandırılmasının doğru olmayacağını belirten Genç,
‘Dershaneler kapatılıyor demek çok doğru bir cümle olmaya bilir. Ama dershaneler kendini yeniliyor, revize ediliyor, sistemin daha içine, daha disiplinli kurumlar olarak katılıyor diye bakarsak bu olaya çok daha faydalı olacağına inanıyorum’ dedi.
Dershanelerin kapatılacağına inanmadıklarını belirten Genç; ‘Öyle zannediyorum ki şuanda Milli Eğitim Bakanlığı’nın da hassasiyeti bu kurumları daha disiplinli kurumlar haline getirmek ve milli eğitimin tam parçası olarak insanlarımızın, öğrencilerimizin hizmetine sunmak. Yoksa kapatmak diye bir kavramın olduğuna kesinlikle inanmıyoruz’ dedi.
‘DEVLET EĞİTİM GİDERİNİN
BELİRLİ BİR KISMINI KARŞILAMALI’
Dershanelerin özel eğitim kurumlarına dönüşmesi halinde eğitim alacak öğrencilerin eğitim giderlerinin belirli bir kısmının devlet tarafından karşılanması, bir kısmının da veli tarafından karşılanmasının doğru olacağını savunan Genç, ‘Çünkü veli devletten 2-3 bin lira berilli bir destek alacaktır, ondan sonra üstünü okulun kalitesine göre verecektir’ dedi.
Genç, şu şekilde konuştu:
‘Birincisi dershanelerin tam disiplinli kurumlar haline getirilmesi, yani okul modeline dönüştürülmesi gerekir. Devlet, üzerindeki eğitim yükünü kısmen de olsa özel okullara yöneltebilir. Bir öğrencinin devlete maliyeti 3-4 bin TL gibi bir rakamsa bunun 2,5-3 bin lira gibi tam karşılığını özel kurumlara vererek hizmet alımına gidebilir. Bu anlamda dershanede istihdam edilen öğretmenler, dershanede çalışan çeşitli personelin açıkta kalmaması ve istihdam edilmesi hem de devletin yatırım yükünün azaltılması anlamında katkısı olacağını düşünüyoruz. Bu anlamda da zaten birçok dershane şuanda okul projelerine başlamış durumdadır. Bunun bir kısmı, özel Anadolu, Fen Liseleri, bir kısmı Sağlık Meslek liseleri olarak zaten dershaneler kendi tedbirlerini şuan için almaktadır.
Özel okul kavramı belki büyük şehirlerde çok güçlü ama orta ve küçük şehirlerde o kadar güçlü değil. Eğer devlet velinin maddi yükünü biraz daha azaltacak şekilde öğrenci başına böyle bir kısmi destekte bulunursa öyle zannediyorum ki bu kurumlar zaten kendiliğinden kapanıp sistemin içine dâhil olarak okul modeline dönüşecektir. Bu durumda da velilerimiz ikinci kez dershane yükünü taşımadan direkt eğitim hizmetinden özel olarak da yararlanacaktır.
Özel okul modeline geçildiğinde, nasıl dershaneler bugünkü sistemde kendi aralarında yarışıyor ise özel okullarda kendi arasında bir rekabete girecektir. Bu rekabet tabii ki eğitimin kalitesi ile alakalıdır. İnsanlar, birçok noktada para harcamaya bilir ama işin içinde eğitim var ise varını yoğunu dökmektedir. Eğer dershaneler özel okullara dönüşür ve devlet belirli bir noktada maddi katkı sağlarsa şunu rahatlıkla söyleyebiliriz; özel okullar kendi arasında çok ciddi bir şekilde yarışa girecektir ve eğitim kalitesi de kesinlikle daha artacaktır. Çünkü veli devletten 2-3 bin lira berilli bir destek alacaktır, ondan sonra üstünü okulun kalitesine göre verecektir. Dolayısıyla bu rekabeti, rekabette kaliteyi getirecektir. Yani tamamen devlet tarafından karşılanan bir model olursa bu rehavete neden olabilir. Yani nasıl olsa herkes sabit para alıyor, ekstra performansa ne gerek var düşüncesi ortaya çıkabilir. Bu bağlamda başarının sınıflandırılması da çok önemli ve bunun üzerinde de ayrıca bir çalışma yapmak gerekir. Devletin eğitimin belirli bir kısmını karşılaması ondan sonra okulları kendi kalitelerine göre, kendi sunduğu hizmete göre belirli bir ücrette veliden tahsil ederek hem özel okulların sistemin bir parçası olması, hem istihdamın biraz daha güçlenmesi, eğitim kalitesi açısından rekabeti getireceği için çok daha faydalı görüyorum. Sağlık alanında da benzer model uygulandı, özel hastaneler teşvik edildi. Özel hastanelerin kalitesinin artmasından dolayı devlet hastaneleri de şuanda özellerle bana göre yarışıyor. Hastanelerde bu model uygulandı. Benzer bir model dershanelerde ya da okullarda da uygulanabilir. Devlet okullarıyla özel okullar bir noktada rekabete girerek çok daha hizmet kalitesini artırarak iyi bir sonuç yakalayacaktır. Sonuçta dershane de olsa, devlet okulları da olsa, özel okul da olsa şu bir gerçek, bütün eğitimcilerin verdiği mücadele çocuklar içindir. Çocuklarımızı kazanmak içindir. Bunun yolu tartışılır… Benim 3, başkasının 5 doğrusu vardır, bunlar değerlendirilir ama eğitimin kalitesinin artması açısından ben özel okulları rekabet getireceği için önemsiyorum.’
‘CİDDİ TEŞVİKLER UYGULANMALI’
Dönüşüm modelinde dershanelerin yeni yatırımlar yaparak daha uygun fiziki imkânlara sahip okullar inşa edebileceğini belirten Nokta Dershaneleri ve Şifaiye Anadolu Sağlık Meslek Lisesi Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Genç, bunun için eğitimde ciddi yatırım teşvikleri uygulanması gerektiğini söyledi.
Genç; ‘Dışarıdan nasıl görünüyor bilemiyorum ama gerçekten dershaneler şuanda çok ucuz hizmet veren kurumlar. Şuanda bir ders saati 2 liraya dahi gelmeyen kurumlar ve birçok dershane ben burada abartısız konuşuyorum yüzde 70-80’i ekonomik gücü olmayan ancak kendi çarkını çevirebilen kurumlar. Dolayısıyla da çok ciddi teşvikler olmadan her dershanenin okul yapma gibi bir şansı olduğuna inanmıyorum. Ama 2-3 dershane bir araya gelerek, devletin belirli teşvikleri ile böyle bir modele rahatlıkla geçebilir diye düşünüyorum. Sivas’ta eğer yanılmıyor isem bu yıl 5 civarında özel okul açılıyor. Sadece Başbakanımızın ve Milli Eğitim Bakanımızın açıklamaları sonrasında dershanelerin kendi tedbirlerini alarak yeni yatırımlar yapmasının en bariz örneğidir. Sivas gibi bir ilde 5 tane özel okul açılıyor, bu çok ciddi bir rakam. Öyle zannediyorum ki, bunu bu sektörün içerisinde olan biri olarak söylüyorum; önümüzdeki yılda yaklaşık 3-4 özel okul projesi var. Yani devlet kısmi oranda teşvikini hazırlarsa özel okullar mutlaka yapılacaktır ve bu da eğitimin kalitesini mutlaka artıracaktır diye düşünüyorum. Eğitimde teşvik şart…
Mutlaka eğitim teşviki uygulanmalı, dershanelerde imkânları ölçüsünde tıpkı bir okul gibi yeni binalar yaparak fiziki açıdan eğitime uygun binalar inşa etmeliler. Bu olacaksa profesyonelce yapılmalı. Devlet kısmi oranda teşvik verdiği zaman dershaneler buna uygun fiziki yapılarını yenilemek zorundalar. Şuanda okul olmaya müsait dershane Sivas’ta hemen hemen hiç yok. Dolayısıyla bu teşvik gelirse dershaneler buna uygun binalar yapacak, buna uygun eğitim yapılarını yenileyecek, bu da hem şehrimiz, hem velilerimiz, hem de öğrencilerimiz açısından da çok ciddi kazanımlar sağlayacaktır.
Bu bir şeye daha vesile olur. Eğitimde güç birliğinin önünü açar. Teşvik modeli uygulanırsa eğitim kurumları güçlerini birleştirerek daha büyük fiziki imkâna sahip binalarda profesyonelce bu işi yürütebilirler. Dershanelerin kapatılması değil de gerçekten revize edilmesi, disipline edilmesi lazım.
Bunlara bizim kurumlarımız da bütün kurumlar da dâhil. Ama şunu özellikle belirteyim, iyi niyetli kurumlar, eğitimi amatörce çok uygun koşullarda sunmaya çalışan kurumlar dershaneler. Kendi güçleri, ekonomik güçleri, kadroları neye el veriyorsa zor koşullarda çok çalışarak iyi hizmet vermeye çalışan kurumlar. Ama her şeye rağmen revize edilerek disipline edilmesi gereken kurumlar.
Biz dershanelerin kapatılması-dönüşmesi sonucunda doğacak birçok sorunu nasıl hesap ediyorsak Milli Eğitim Bakanımız ve ekibinin bizden çok daha fazlasını hesap edeceğine inanıyorum. Burada mağdur olan, mağdur olabilecek olan personel, öğretmen, öğrenci ve veli kitlesi var. Bu mağduriyete hiç kimsenin onay vereceğine inanmıyorum. Şuanda yapılan çalışmaları hem velilerimizi, hem öğrencilerimizi hem de eğitimin kalitesinin artırılmasına yönelik çalışmalar olarak değerlendiriyoruz. Çok olumsuz bulmuyoruz, sadece teşvike ihtiyacımız olduğunu belirtmek istiyoruz’ ifadelerini kullandı.
ZAMANLAMA ÇOK ÖNEMLİ…
Dershanelerin dönüştürülmesi yönündeki uygulamanın zamanlamasının çok önemli olduğunu da belirten Genç, hemen hemen bütün dershanelerin gelecek yıla dair ciddi harcamalar yaptığının altını çizdi.
Genç, sözlerini şu şekilde noktaladı:
‘Biz Nokta Dershanesi olarak şuanda hafta sonunda yerimiz yok denecek kadar dolu konumdayız. Bu bizim dershaneye has değil. Şuanda birçok dershane hafta sonu guruplarını doldurmak üzere veya doldurmuş durumdalar. Bu durumda bakanlık eğer dershaneleri kapatacaksa ya da dershanelerde bir dönüşüm uygulayacaksa bunu bana göre biran önce açıklamak zorundalar. Geç bir dönemde açıklanırsa hem öğrenci, hem veli hem de kurumlar çok zor durumda kalacaktır. Belki özelimiz ama yine de belirtmek isterim. Sonuçta benim gibi birçok kurum bunları yaşadı. Bizler önümüzdeki yılın bütün kitap ücretlerini ödedik. Önümüzdeki yılın bina kiramızı ödedik. Önümüzdeki yıla dair çok ciddi harcamalar yaptık. Eğer bakanlık olumsuz bir açıklama yapar ise, kapatılması yönünde bir açıklama yaparsa bu durumda çok ciddi sıkıntılar yaşanabileceğine inanıyorum. Eğer böyle bir karar alınacaksa bunun biraz daha ivedilikle yapılması gerektiğine inanıyorum.’
Editor : Haberpanelim