USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Gündem

Gün Yüzüne Çıkacak

Gün Yüzüne Çıkacak

Gün Yüzüne Çıkacak
24-12-2013 17:19
Google News


Sivas Vakıflar Bölge Müdürlüğü uzmanları, kazı çalışması yapılan alanda türbeden çok bir külliye ortaya çıkmasını beklediklerini ve türbenin külliyenin bir parçası olabileceğini belirtti.

ERSAN ARSLAN

Sivas’ta, Üçlerbey Mahallesi’ndeki bir alanda yapılan kazı çalışmasında türbe kalıntısına ulaşıldı. ‘Sultan Selçuk’a ait olduğu tahmin edilen türbenin gün yüzüne çıkarılması için başlatılan çalışmaların çevrede yapılacak kamulaştırma çalışmaları ile birlikte genişletilmesi planlanıyor.

Sivas Belediye Başkanı Doğan Ürgüp ve Sivas Vakıflar Bölge Müdürü Ali Veral, kazı çalışması yapılan alanda yaptıkları incelemelerin ardından bölgede yapılan ve yapılacak çalışmalar hakkında açıklama yaptı. Ürgüp ve Veral’a Sivas Belediye Başkan Yardımcısı Hayri Köse ve Vakıflar Bölge Müdürlüğü uzmanları da eşlik etti.

Çalışmaları değerlendiren Sivas Belediye Başkanı Doğan Ürgüp, ‘Bölge Müdürümüzle evin içinden geçtik baktık. Kurula müracaat ettiler, zaten tapu kayıtları var. Bu alanı imar revizyonunda yeşil alan olarak aldık. Yeşil alanın biraz daha genişletilmesi gerekiyor. İçinden geçtiğimiz evin sahibinin müracaatlarını aldık. Elimizdeki evlerden takas metoduyla ki, kamulaştırmada bir metottur bu. Burayı da en kısa zamanda yıkıp bu çalışmaları kış boyu devam ettirelim istiyoruz’ ifadelerini kullandı.

Sivas Vakıflar Bölge Müdürü Ali Veral ise, ‘Türbenin üst taşları el birliği ile yıkılıp türbe yok edilmek istenmiş. Taş buradaki bir evin temellerinde, çeşitli yerlerinde kullanılmış. Biz buradaki türbenin açığa çıkarılması ve mülkiyeti bizde olan 30 metrekarelik alandaki bu türbenin gün ışığına çıkarılarak gelecek nesillere sağlıklı bir şekilde aktarılmasını amaçlıyoruz’ dedi.

‘YEŞİL ALAN OLARAK BELİRLEDİK’

Alandaki çalışma ve yaşanan süreç hakkında bilgi veren Sivas Belediye Başkanı Doğan Ürgüp, buradaki türbe ve tarihi yapının açığa çıkarılması için Sivas Belediyesi olarak gereken katkıyı sağladıklarını söyledi.

Bölgeyi imar revizyonunda yeşil alan olarak belirlediklerini belirten Ürgüp, ‘bütün kurum müdürlerimizle Sivas ile ilgili her konuda mutlaka iyi bir çalışma ve gayret içerisinde oluyoruz’ dedi.

Ürgüp, şu ifadeleri kullandı:

‘İşin başlangıcı şöyle gelişti. Bundan 1,5 yıl önce Alparslan Ayral isminde Balıkesir Kültür Müdürlüğü yapan çok kıymetli bir hemşerimiz var. Beni ziyarete geldi, ‘burada Sultan Selçuk Hazretleri, halkın Selçuk Dede diye bildiği bir türbe var’ dediler. Evin içinden geçtik, buraya geldik. O arkadaşımızın ablası, mahalledeki 70-80 yaşındaki büyükler geldiler. Yine burada bir mülk sahibi ile görüştüm bundan birkaç gün kadar önce. Onun annesinin de mülakatlarını alıp kayda geçireceğiz. Burada türbe olduğu gibi var. Capcanlı duruyor. Bir kümbet şekliyle. Kesme taşları evin altında kullanılmış. Bu evin sahibi de evin altında kalarak ölüyor. Bu aslında ibretlik bir hadisedir ve iyi bilinmesi lazım. En son aşamada sayın bölge müdürümüzle biz her aşamada birlikte çalışmak durumundayız. Sivas kamuoyu şunu iyi biliyor ki, ben bütün kurum müdürlerimizle Sivas ile ilgili her konuda mutlaka iyi bir çalışma ve gayret içerisinde oluyoruz. Bu şehrin en önemli hazinesi kültürel, tarihi ve manevi değerlerdir. Sayın Bölge Müdürümüzle evin içinden geçtik baktık. Kurula müracaat ettiler, zaten tapu kayıtları var. Bu alanı imar revizyonunda yeşil alan olarak aldık. Yeşil alanın biraz daha genişletilmesi gerekiyor. İçinden geçtiğimiz evin sahibinin müracaatlarını aldık. Elimizdeki evlerden takas metoduyla ki, kamulaştırmada bir metottur bu. Burayı da en kısa zamanda yıkıp bu çalışmaları kış boyu devam ettirelim istiyoruz. Sultan Selçuk hazretleri, adından da anlaşıldığı gibi Selçuklular’dan kalma bir türbe olması gerekiyor. Sivas bir Selçuklu şehridir zaten. Osmanlı’nın yaptığı şeyler var ama asıl gücünü, birikimini Selçuklular’dan alan bir şehirdir. Müthiş bir Selçuklu şehri olan Sivas’ımızı tekrar eski günlerindeki ihtişamına manevi, kültürel ve sanat eserleri sadedinde geçirmek durumundayız.’

‘KİMSEYE ZARAR ETTİRMEYİZ’

Bölgedeki çalışmalarda kamulaştırma yapılan alanlarla ilgili kimsenin mağdur edilmeyeceğinin altını çizen Ürgüp, Sivas Belediyesi olarak gerçekleştirdikleri benzer çalışmalardan da örnekler verdi. Kale Projesi ve Çorapçı Hanı ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Ürgüp, şu ifadeleri kullandı: 

‘Aynı çalışmalara Kale’de devam ediyoruz. Kalede şuanda yıkımlar devam ediyor. Yüzde 80’lere varan kamulaştırmalar yaptık. Kale’nin röntgenini çeken bir çalışma yaptık. Onu harita haline dönüştürüp kurula sunacağız. Kale ile ilgili Sayın Bakanımızın talimatları, Hasan Canpolat beyin katkıları ile İstanbul’da ÇEKÜL Vakfı’nda bir toplantı yaptık. Bir Kale Master Planı hazırlamak üzereyiz. Basri Hamulu ve Necdet Sakaoğlu isimli hemşerilerimizin de katkıları olduğunu belirtmek isterim. Sivas’ın ortaya çıkması gereken değerleri bunlardır.

Sivas’ta her şey çıkabilir. Yerin altı hazine Sivas’ta… Bunun bilinmesi lazım. Müteahhit kardeşlerimizin de burada bize yardımcı olması lazım. Burada bir müteahhit var kısmen zarar ettiğini düşünüyor ama kimseye zarar ettirmeyiz. Yani buraları kamulaştıracağız, ya takas, ya bedel ne ise ödeyeceğiz. Bunları bizatihi belediyeden biz ödüyoruz. Yani, Vakıflar teşkilatımızın böyle bir kamulaştırma bütçesi yok. Ama Vakıflar, Belediye diye bir ayrım yapmıyorum zaten. Çorapçı Hanı’nın önünün de mülkiyeti belediyemize geçti. Tapuyu aldık, sağ olsun müdürümüz o konuda gereken bütün kolaylıkları gösterdi. Tabi bir bedel karşılığında alıyoruz. Verdiğimiz bedel de nihayetinde Vakıf Teşkilatı’na gidiyor. Azı çoğu önemli değil, bedel yine Sivas’ta kalıyor. Şuanda yazılarını yazdık, Çorapçı Hanı’nın önündeki firmalar da çıkacaklar. Kışın o binayı da yıkıp yaza daha rahat çalışma ortamını sağlayabileceğimiz bir Sivas, tarihi alanlar ortaya çıkarmaya çalışıyoruz.‘

 ‘ÇOK İLGİNÇ ŞEYLERE RASTLADIK’

Kazı çalışması yapılan alanda basın mensuplarına bilgi veren Sivas Vakıflar Bölge Müdürü Ali Veral ise mevsim şartlarının şuan çalışmalar için elverişli olmadığını belirterek, ‘Sezonun başlaması ile birlikte inşallah burada ne var ise gün ışığına çıkaracağız’ dedi.

‘Burada Selçuklu’ya ait, bir kültür hazinesi var ise onu da gün ışığına çıkarmak, Vakıflar olarak bizim boynumuzun borcudur’diyen Veral, Sivas Belediye Başkanı Doğan Ürgüp’e de gösterdiği hassasiyet ve destekten dolayı teşekkür etti.

Veral; ‘Bizim kayıtlarımızda Sultan Selçuk Türbesi olarak geçen bir türbenin araştırma kazısı neticesinde burada bulunuyoruz. Sivas ilimiz bir hazineler şehri gerçekten. Her gün kültür varlığı olan değerine paha biçilemeyecek derecede kıymetli bir türbeye, bir mescit kalıntısına veyahut da herhangi bir tarihi değere haiz Selçuklu eserine rastlıyoruz. Çeşitli duyumlardan yola çıkarak sağ olsun belediye başkanımızın da önderliğinde birkaç defa buraya geldik. O zaman geldiğimizde burada hiçbir şey yoktu. Daha sonra bu duyumlardan hareketle bizim teknik şube, sanat eserleri şube müdürlüğümüzden ilgili arkadaşlarımız araştırmalar yaptılar, bizdeki kayıtları yeniden kontrol ettiler. Çok ilginç noktalara geldik ve daha sonra biz bu duyumları yazıya döktük. Sivas Kültür Varlıkları’nı Koruma Bölge Kurulu ile yazıştık. Müzenin nezaretinde kuruldan karar çıkarttık. Buradaki çalışmayı müze denetiminde gerçekleştirdik. Duyumlardan yola çıkarak yapmış olduğumuz bir çalışmada gerçeğe ulaştık. Biz çalışmaları derinleştirdikçe çok ilginç şeylere rastladık.

Türbenin üst taşları el birliği ile yıkılıp türbe yok edilmek istenmiş. Taş buradaki bir evin temellerinde, çeşitli yerlerinde kullanılmış. Biz buradaki türbenin açığa çıkarılması ve mülkiyeti bizde olan 30 metrekarelik alandaki bu türbenin gün ışığına çıkarılarak gelecek nesillere sağlıklı bir şekilde aktarılmasını amaçlıyoruz. Bunun için de elle tutulur, gözle görülür olarak bu kazı çalışmasını yaptık ve istediğimiz bulgulara ulaştık. Bu çalışmalarımız devam edecek. Biz, bölge müdürlüğü olarak bu işin takipçisi olacağız. Bu hem Bölge Müdürlüğü olarak görevimiz, ayrıca da duyarlıyız bu noktada. Tabi bu tip tarihi eserlere duyarlı bir belediye başkanımız var. Sağ olsun emeğini desteğini esirgemiyor. Bugün de bu iş için buraya geldi. Biz Bölge Müdürlüğü olarak emeği için teşekkür ediyoruz başkanımıza.

Bizim elimizdeki verilere göre 30 metrekare civarındaki bir türbe alanı ile ilgili, belki de yani bu 1200’lü yıllardan günümüze kadar gelen bir şey. Sivas, Sultan Şehir Unvanını kazanmış ve Selçuklunun en önemli medeniyet yansımalarını görüyoruz. Ama böyle bir medresenin söküle söküle, taşlarını çeşitli insanların çeşitli gayeler maksadıyla kullanmasının ardından 30 metrekare kalmış. Şimdi arkadaşlarımız aplikasyonunu yaptılar. Ama gördük ki, kazıyı yaptıkça, devam ettikçe, yürüdükçe, bunun 30 metrekare ile sınırlı kalmadığını gördük. Evin iç kısmına kadar yürüdü. Belediye Başkanımız çok duyarlı. Kendisine çok teşekkür ediyoruz. Tarihe karşı duyarlılık, şehre karşı sorumluluk bu olsa gerek. Şimdi buradaki evin de kamulaştırması yapıldıktan sonra kazı işini yine kuruldan izin alarak genişletip, bu temellerin nereye kadar gittiğini ortaya çıkaracağız. Bunun için de tabi burada Selçuklu’ya ait, bir kültür hazinesi var ise onu da gün ışığına çıkarmak, Vakıflar olarak bizim boynumuzun borcudur. Sezonun başlaması ile birlikte inşallah burada ne var ise gün ışığına çıkaracağız’ ifadelerini kullandı.

‘BİR KÜLLİYE ORTAYA ÇIKABİLİR’

Sivas Vakıflar Bölge Müdürlüğü Sanat Tarihçisi Sedat Şahin, ise bölgede yaptıkları çalışmaların alanda daha kapsamlı bir yapının ortaya çıkabileceğine işaret ettiğini belirterek, ‘Burada türbeden çok bir külliye ortaya çıkmasını bekliyoruz. Türbe, külliyenin bir parçası olabilir’ dedi.

Sivas’ta 17 medresenin varlığından bahsedildiğini ancak bunlardan 4 tanesinin varlığından haberdar olunduğunu belirten Şahin, ‘Bizde de kayıtları mevcut olan bu türbe alanı 30.07 metrekare olarak geçmekte ancak, bunun aplikasyon olarak tam olarak nereye oturduğu konusunda bir bilgimiz yoktu. Haritacı arkadaşımızla burada bir aplikasyon yapıldı. Aplikasyonun türbenin sınırlarından geçtiğini tespit ettik. Bu da bizde 1970 yılında yapılan kadastro çalışmalarında türbenin belirli kısımlarının dışarıda olduğunu gösteriyor. Sınırından geçirilen bir kadastro çizgisi türbenin varlığını gösteriyor bizi.

Burada bizim yaptığımız tespite sadece iki tane yüzü siyahlanmış iki taşın varlığını tespit ettik ve bu iki taş üzerinden yola çıktık. Bu iki taşın herhangi bir tarihi yapıya yada kalıntıya ait olabileceği ile ilgili koruma kuruluna iki sayfalık bir rapor yazdık. O raporda bu alanın belirtilen, halkında da ısrarla ‘burada türbe var’ şeklindeki görüşlerini de dikkate almak suretiyle türbe alanının bu taşlarla başlayabileceğini öngörüp raporumuzu yazdık. Koruma Kurulu’da 12.12.2013 tarihinde burada araştırma kazısı ve sondaj yapılması ile ilgili bir karar aldı. Onların 5 günlük, çalışmaları sonucunda yapı kalıntısı ortaya çıktı. Burada türbeden çok bir külliye ortaya çıkmasını bekliyoruz. Türbe, külliyenin bir parçası olabilir. Çünkü şekil ve şema biraz farklı şeyleri gösteriyor. Daha ileriye uzantıları var. Muhtemelen Selçuklu Şehri olan Sivas’ta, Prof. Dr. Can Hersek’in doktora tezinde de belirttiği gibi 13 tane büyük medrese var. Şuanda bizim varlığından haberdar olduğumuz 4 tanesi var. 9 Tanesi sadece Selçuklular döneminde, 4 tanesi de Osmanlılar döneminde var olan 17 tane medreseden bahsediliyor. Muhtemelen bunları da onların bir parçası olarak düşünüyoruz. Hemen yanı başında Gökmedrese var. Tescilli yapılarımızdan Serçeli Camii biraz ilerisinde ve aşağıda Ali Çavuş Camii var. Bunlar Vakıf camileri ve 1700’lü yıllara dayanan vakfiyeleri var’ ifadelerini kullandı.

Sivas Belediye Başkanı Doğan Ürgüp ve Sivas Vakıflar Bölge Müdürü Ali Veral açıklamaların ardından çevre sakinleri ile bir süre sohbet etti. Başkan Ürgüp, kamulaştırılacak alan içerisinde kalan konut sahiplerine, bu konuda endişe duymamalarını, kimseyi mağdur etmeyeceklerini söyledi.


Editor : Haberpanelim
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
ANKET
Sosyal medyaya mı internet medyasına mı güveniyorsunuz?
ARŞİV ARAMA
E-GAZETE
25.11.2024
PUAN DURUMU
GÜNÜN KARİKATÜRÜ
CİLALI TAŞ!