İRFAN ÖZŞEKER
Türk Eğitim-Sen Sivas Şube Başkanı Nuri Eryıldız, Kamu-Sen İl Temsilcisi Nurullah Albayrak ile birlikte Cumhuriyet Üniversitesi (CÜ) Rektörlük binası önünde basın açıklaması yaptı. Akademisyenlerin maaşları üzerinden AK Parti Hükümetine yüklenen Eryıldız ‘Sayın Başbakan, her fırsatta IMF’ye olan borcumuzun bittiğini, hazinenin tıka basa dolu olduğunu göğsünü gere gere söylüyor; o halde Hükümet, bilim adamlarımıza da pastadan düşen payını vermek zorundadır’ dedi.
Akademisyenlerin, Üniversitelerin en önemli aktörleri ve eğitimin uygulayıcısı olduklarını belirten Eryıldız akademisyenlere gereken değerin verilmediğini söyledi.
AKADEMİSYENLERİN GEÇİM KAYGISI VAR
Akademisyenlerin geçim kaygısı içerisinde bir dersten diğerine koşmaktan proje hazırlayamadıklarını, bilimsel araştırma yapamadıklarını ve patent geliştirmeye zaman bulamadıklarını söyleyen Eryıldız ‘Eşit işe eşit ücret sağladığı iddia edilen 666 sayılı KHK düzenlemesinde unutulan eğitim öğretim camiası, ülkenin en düşük maaş alan kesimlerinden biri haline getirilmiştir. Artırılmayan ek ödeme oranları nedeniyle ayrımcılığa tabi tutulan akademisyenlerimiz, ek gösterge, ek ders ve özel hizmet tazminatı yönüyle de pervasız bir ihmalin kurbanı olmuştur. Ağır ekonomik şartlar altında ezilen akademisyenlerimiz, toplu sözleşme masasında da yok sayılmış, ekonomik kayıplarının telafisine yönelik en küçük bir iyileştirme yapılmamıştır. Ücretlerin düşüklüğü nedeniyle genç beyinlerimiz ya daha yüksek getirili mesleklere yönelmekte ya da yurt dışı üniversitelere beyin göçü yaşanmaktadır. AKP iktidarı, 2023 ve 2071 hedeflerini belirlerken bol keseden atmakta ama ülkeyi bu hedefe taşıyacak olanların akademisyenler olduğunu unutmakta, akademisyenlerimizi adeta ekonomik bir soy kırıma tabi tutmaktadır’
HÜKÜMETE YÜKLENDİ
Akademisyen maaşlarının Hindistan, Güney Afrika, Suudi Arabistan, Nijerya, Arjantin, Brezilya, Kolombiya gibi ülkelerin dahi gerisinde kaldığını belirten Eryıldız ‘Bu koşullarda ülkemizde en kıdemli profesör 4 bin 729 TL, doçent 3 bin 376 TL, yardımcı doçent 2 bin 706 TL, araştırma görevlisi ve okutman da 2 bin 395 TL maaş almaktadır. Hal böyleyken imzalanan toplu sözleşme sonucunda, üniversite çalışanlarımızın 2014 ve 2015 yılları da çalınmış, umutları yerle bir edilmiştir. Ülkenin siyasi, ekonomik, kültürel, entelektüel bütün sorunlarına çözüm üretmeye çalışan akademisyenlerimiz, toplu sözleşme sonunda bir de 2014 yılı boyunca alacakları 123 TL zamla nasıl geçinecekleri sorununa çözüm bulmak zorunda bırakılmıştır. Üstelik enflasyon farkı hakları da gasp edilmiştir. Bununla da yetinilmemiş, 2015 yılı için yalnızca %3 + %3 zam öngörülerek, akademisyenlerimiz sefalete terk edilmiştir’
AKADEMİSYENLERİN SESİNE KULAK VERİN
Ülkenin kalkınması, dünyada hatırı sayılır bir yere gelmesi için akademisyenlerin önlerine inşa edilen engellerin kaldırılması gerektiğini vurgulayan Eryıldız taleplerini şöyle sıraladı ‘Akademisyenlerimizin Ek göstergeleri 800’er puan artırılmalı, Ek ders ücretleri iki katına çıkarılmalı ve araştırma görevlilerine haftada en az 10 saat ek ders ücreti ödenmeli, Ek ödeme oranları, en az daire başkanı seviyesine çıkarılmalı,Üniversite ödeneğine 360’ar TL eklenmeli, Ve akademik personelin bilimsel çalışmalarda yaptığı harcamaları karşılamak üzere tüm akademik personele, en düşüğü aylık 500 TL’den başlamak üzere, araştırma-geliştirme ödeneği adı altında ödenek tahsis edilmelidir. Akademik personele yapılan bütün ödemelerin emekli maaşına esas sayılmasıyla, öğretim görevlilerimizin emekli maaşlarının da hak ettikleri seviyeye çıkarılması sağlanmalıdır. Akademisyenlerimizin yıllardır eriyen maaşlarının telafisi, ekonomik büyümeye her yönüyle katkıda bulunan insanlarımızın hak ettiği ücrete kavuşmasıyla mümkün olacaktır. Sayın Başbakan, her fırsatta IMF’ye olan borcumuzun bittiğini, dünyanın en büyük 16. ekonomisi olduğumuzu, kişi başına düşen milli gelirin 10 bin 500 dolara çıktığını, hazinenin tıka basa dolu olduğunu göğsünü gere gere söylüyor; o halde Hükümet, bilim adamlarımıza da pastadan düşen payını vermek zorundadır. Bu ülkeyi yönetenler, bilimsel gelişimin taşıyıcısı olan akademisyenlerimizin sesine kulak vermeli, dünyadaki meslektaşları gibi insanca yaşayacak ücretlere kavuşmaları için imkânlarını seferber etmelidir. İfa ettikleri görev itibarı ile ülkemizi daha ileriye taşıyacak; bilim, kültür, sanat ve edebiyat dünyamızı geliştirecek ve geleceğimizi inşa edecek akademisyenlerimizin bütün sorunlarının çözümü için ihtiyaç duyulan kaynak, ayakkabı kutularında fazlasıyla mevcuttur’ dedi.
Cumhuriyet Üniversitesi Rektörlük binası önünde yapılan açıklamaya Üniversitede görevli hiçbir akademisyenin katılmaması ise dikkatlerden kaçmadı.
Editor : Haberpanelim