Bu bağlamda, erkek egemen kültürün boyunduruğundaki kadınlar vasıfsız ve ikinci sınıf kuluçka makineleri olmaktan ibarettir’ dedi.
MUSTAFA IŞIK
CHP Kadın Kolları Başkanı Muhterem Kaya, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla basın açıklaması yaptı. CHP İl Teşkilatı’nda gerçekleştirilen açıklamaya partili kadınlar da destek verdi.
Açıklamasında 8 Mart’ın önemine değinen Kaya, ‘1857 yılında ABD’nin New York kentindeki tekstil fabrikalarında, 40 bin dokuma işçisi daha iyi çalışma koşulları istemiyle greve başladı. 8 Mart günü, kapısı dışarıdan kapatılan fabrikada çıkarılan yangın sonucu 129 kadın işçi diri diri yanarak can verdi. İşte 8 Mart’a ilham veren de emekçi kadınların bu direnişi ve katledilişi olmuştur’ dedi.
‘KADINLAR
SÖMÜRÜLÜYOR’
Kadınların hem iş yerinde hem de evinde sömürüldüğünü savunan Kaya, kadınların hemen her alanda erkek egemenliğinin ezici gücünü hissettiğini söyledi.
Kaya, ‘Kadın toplumsal hayattan koparılıp mevcut sisteme ucuz iş gücü, doğurup büyütmesi için evlere kapatılmaktadır. Bu bağlamda, erkek egemen kültürün boyunduruğundaki kadınlar vasıfsız ve ikinci sınıf kuluçka makineleri olmaktan ibarettir.
Emek sömürüsü iş yerinde kalmamakta, kadınlar evde de ev işlerinin ve çocuk bakımının tüm yükünü omuzlayarak bir kere daha sömürülmektedir. Çalışan kadının durumu ise hem evde hem işte iki kez sömürülmekten öteye gitmemektedir.
Kadınlar bugün sadece iş yerlerinde ve evlerinde ucuz iş güçleriyle sömürülmekte ve bunun yanı sıra erkek egemenliğinin ezici gücünü hayatlarının her alanında hissetmektedir.
Kadın cinayetleri bunun en çarpıcı örneğidir. Öyle ki, ‘Eşinden ayrılan bir kadının yaşamaya hakkı yoktur. Kadın ancak erkek ile var olabilir. Kadının namusu erkekten sorulur’ algısı hükümet ve onun medyası tarafından körüklenmektedir. Adli Tıp’ın tecavüze uğrayan kız çocuklarına ‘Psikolojisi bozulmamış’ raporu verdiği bir ülkede kadınların geleceği erk sahiplerinin vicdanına terk edilmiş demektir.
Kadın cinayetlerinin %100 arttığı bir ülkede kadın haklarından bahsetmek mümkün değildir. Bu oran günde 5 kadının kadın cinayetine kurban edildiğini gösterir. Hükümetin muhafazakâr ve cinsiyetçi söylemleri kadın cinayetlerinin önünü açmaktadır. Hükümetin adaleti de zaten bu cinayetlerin çoğunda katillerin ‘ağır tahrik’ indiriminden yararlanmasında sakınca görmemektedir.
Kadın cinayetlerini yörelere ve aşiretlere mal etmek sorunu hafife almaktır. Kadın cinayetleri hükümet politikasının nesnel bir sonucudur. Hukuki Yardım Bürosu’nun raporuna göre son 6 yılda 363 kadın gözaltında cinsel taciz ve tecavüze uğradı. Üstelik bu rakam sadece açıklama yapmaktan çekinmeyen kadınlardan ibaret.
Rakamlardan da anlaşıldığı üzere kadına şiddet toplumun her alanında hissettiğimiz bir hükümet politikasıdır’ ifadelerini kullandı.
Kadınların hayatlarını zindana çeviren erkek egemen kültürü ancak mücadeleyi büyüterek yenebileceklerini söyleyen Kaya, ‘Kadınların eşitlik ve özgürlük mücadelesinde erkeklere düşen görev ise bu mücadeleye kadınlarla el ele katılmaktır’ dedi.
Editor : Haberpanelim