![Kampus Hastane Modeli Uygulanmalı](https://www.sivasirade.com/resimler/arsiv/haber/kampus-hastane-modeli-uygulanmali.jpg)
Bölge Hastanesi olarak planlanan ancak Numune Hastanesi olarak hizmet vermesi kararlaştırılan yeni hastanenin bulunduğu bölgeye farklı branşlarda faaliyet gösterecek hastaneler yapılmasını isteyen Coşkun, buradaki toplam yatak kapasitesinin ise ortalama bin 600 olması gerektiğini söyledi
ERSAN ARSLAN
MÜSİAD Sivas Şube Başkanı Av. Mustafa Coşkun, Sivas’taki sağlık yapılanmasına ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu. Yeşilyurt Mahallesi’nde bulunan yeni Numune Hastanesi’nin çevresindeki yapılaşmayı eleştiren Coşkun, hastanenin arka kısmındaki arazinin biran önce Kızılırmak’a kadar kamulaştırılarak ilerde yapılabilecek diğer sağlık tesisleri için muhafaza edilmesi ve ÇEDAŞ arazisinin hastane için tahsis edilmesi gerektiğini söyledi. Bölgede ortalama bin 600 yatak kapasiteli bir sağlık kompleksi oluşturulması gerektiğini belirten Coşkun, bu yapılanma tamamlandıktan sonra Sivas Devlet Hastanesi’nin (SDH) taşınmasının doğru olacağını söyledi. Coşkun, SDH arazisinin ise Sivas Belediyesi tarafından Kale Projesine dâhil edilmesi gerektiğini kaydetti.
HASTANE ARKASINDAKİ
ARAZİLER, BİRAN ÖNCE
KAMULAŞTIRILMALI
Hastane planlaması yapıldığı dönemde bu görüşleri ilgili makamlarla paylaştıklarını ve çeşitli ortamlarda dile getirdiklerini belirten Coşkun, geçmişte dile getirdikleri bu hususlar dikkate alınsa bugün yaşanan bazı sıkıntıların yaşanmayacağını söyledi.
Hastane çevresindeki birçok yere bina yapıldığını ve çevredeki yoğunluğun arttığını belirten Coşkun, hastane arkasındaki boş arazinin vakit kaybedilmeden yapılacak yeni sağlık tesisleri için muhafaza edilmesi ve hızlı bir şekilde kamulaştırma çalışması yapılması gerektiğini söyledi.
Coşkun, bu konuda yaptıkları çalışmalar ve önerilerini şu sözlerle özetledi:
‘Hastane projesi konuşulmaya başladığı anda zamanın Sağlık Bakanı Recep Akdağ ile Samsun’da görüşme yaptık. MÜSİAD’ın sağlık sektörü ile ilgili yaptığı toplantı sonrasında yaptığımız özel görüşmede görüşlerimizi yazılı olarak sunmuştuk. Biz hastane için belirlenen yerin yanlış olduğunu bu yer olsa bile arazinin geniş tutulması gerektiğini, arazinin başlangıçta geniş olarak kamulaştırılıp sonrasında ilave tesisler yapılacak hale gelmesini istemiştik. Hatta o dönemde üniversite içerisine yapılacak yeni hastanenin de bu şehir hastanesi alanına yapılarak bütün hastanelerin aynı yerleşke içinde yer almasını önermiştik. Yani ameliyatlar, hasta nakli açısından daha verimli olacağını söylemiştik. Bunlar o dönemde dikkate alınmadı. İnşaat başladıktan sonra da yine sağlıkla ilgili 2,5 yıl önce İzmir’de yeni Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu ile görüştük. O zaman yine sağlıkla ilgili yeni bir rapor sunduk. Orada mevcut planlanan 3 bloktan ikisinin yapıldığını belirterek diğer bloğun da yapılması gerektiğini, yani mevcut projenin tam uygulanması gerektiğini söyledik. Ayrıca, ilave olarak ÇEDAŞ arazisinin yola kadar tamamının hastaneye tahsis edilmesi gerektiğini, buranın şehir hastanesi ya da kampus hastane modeline dönüştürülmesini, yanına da Onkoloji’den doğuma kadar bütün hastanelerin yapılması gerektiğini, ortalama bin 600 yataklı bir hastane haline getirilmesi gerektiğini o dönemde de söyledik. Geçtiğimiz günlerde Başkanlar Kurulu’nda yaptığımız toplantıda Sayın Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreteri de bilgi verdi. O da doğru çözümün aslında bu olduğunu, kampus hastane tarzında yapılması gerektiğini, biran evvel üçüncü bloğun ve Kızılırmak’a kadar olan arazinin de kamulaştırılması ve ÇEDAŞ arazisinin de dahil edilmesi gerektiğini bizzat söyledi. Ama bugün söyledi. Bu söz o günkü yetkililer tarafından söylense ve bizim raporumuz doğrultusunda hareket edilseydi bugün böyle olmayacaktı.
Biz diyorduk ki; hastamız hastane penceresinden baktığı zaman şöyle bir yeşil alan görsün. Araziyi Kızılırmak ve caddeye kadar geniş tutalım hastalar ferah bir ortamda sağlık hizmeti alsın, hastane binaları tıkış tıkış olmasın. Bir de genişlemeye müsait olsun. Yeni bir ek bina yapacağımız zaman yerimiz hazır olsun. Bugün yapmadık da diyelim ki 5 yıl sonra ihtiyaç oldu. Bir hastane daha yapılacak, yer yok, arazi yok. Hastanenin etrafı dolacak, imara açılmış, herkes 15’er, 20’şer katlı bina yapıyor haklı olarak. Müteahhitler girdi. Müteahhitler oraya girmeden, hastane binasının temeli atılır atılmaz en geç o yıl içerisinde kamulaştırmalar yapılmalıydı. Hala da geç değil. Yine de ÇEDAŞ arazisi alınabilir ve Kızılırmak’a kadar olan arazi halen de müsait. Belki bir iki sene sonra o da imkânsız hale gelecek. Bu alanların biran evvel kamulaştırılması lazım…’
‘SDH, ŞUAN KALMALI’
Sivas Devlet Hastanesi’nin bölgede kampus hastane modeli hayata geçirildikten ve ortalama bin 600 yatak kapasitesine ulaştıktan sonra taşınması gerektiğinin altını çizen Coşkun, hastanenin taşınmasının ardından boşalacak alanın ise Kale Projesi ile birleştirilerek, yeşil alan ve park şeklinde düzenlenmesi gerektiğini söyledi.
Coşkun, ‘Yeni Numune Hastanesi’nin bulunduğu alanda asgari bin 600 yatak kapasiteli bir hastane kampusu oluşturulduktan sonra İstasyon Caddesi’ndeki Devlet Hastanesi taşınabilir. Taşınma ve yıkım gerçekleştikten sonra bu alan da belediye devredilmeli ve Kale Projesi’ne dâhil edilmelidir. Bir 5-6 sene sonra zaten ancak ona sıra gelmiş olur ve bu alan da Sivas’a kazandırılmış olur. Biz buraya yeni bir bina yapılmasını karşıyız. Bir hususun altını çizmek istiyorum. Hastanemiz şuan için mevcut yerinde kalmalı, yeni hastane kampus hastane yapıldıktan sonra bunlar yapılmalı. Bu olmadan taşınma gerçekleştirilmemeli, burası yine hizmet vermeye devam etmeli. Çünkü bizdeki bilgiler, Başkanlar Kurulu’nun kanaati ve Genel Sekreterimizin verdiği bilgilere göre şuandaki yatak sayısı yetersiz kalıyor. Sağlık Bakanlığı’na da bu şekilde görüş bildirilecek. Bizim bu dile getirdiğimiz görüşler de ayı zamanda Başkanlar Kurulu’nun da hastane ile ilgili görüşüdür.’ İfadelerini kullandı.