USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Asayiş

Ayşe Barım: İftira Kampanyasıyla Karşı Karşıyayım

Gezi Parkı soruşturması kapsamında tutuklanan, bazı sanatçı ve oyuncuların menajerliğini yapan Ayşe Barım, hakimlikte verdiği ifadede, çok yoğun bir karalama ve iftira kampanyası karşı karşıya olduğunu iddia etti.

Ayşe Barım: İftira Kampanyasıyla Karşı Karşıyayım
28-01-2025 14:58
SİVAS
Google News

Barım'ın, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca, Taksim'deki Gezi Parkı odaklı olaylara iştirak ettiğine ilişkin yazılı ve görsel medyada çıkan iddialara ilişkin yürütülen soruşturmada "Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüse yardım etme" suçundan tutuklama talebiyle sevk edildiği İstanbul Nöbetçi 4. Sulh Ceza Hakimliği'nde üç avukatı eşliğinde ifadesi alındı.

Kimlik tespitinde aylık gelirini 250 bin lira olarak beyan eden Barım, ID İletişim'i 23 yıl önce kurduğunu, ondan önce 10 yıl boyunca eğlence sektöründe ve çeşitli yerlerde çalıştığını söyledi.

Barım, 23 yıl boyunca çok çalıştığını, büyüyen televizyon sektörü içinde yer aldığını, Eylül 2024'te hakkında bazı yazılar yazıldığını aktardı.

Gazeteciler tarafından yazılan yazılarda kendi adı geçmeden "Sektörde mamalar da var." denildiğini, bir oyuncusunun da sahte bir reklam ilişkisi içinde olduğunun iddia edildiğini kaydeden Barım, "İsmim geçmediği için ben de bir suç duyurusunda bulunamadım. 7 Ocak'ta bir anda yazıların sadece orası paylaşıldı. 'Bu Ayşe Barım'dır.' denilerek beni 'mama' ilan ettiler. Çok yoğun bir karalama ve iftira kampanyası karşı karşıyayım. Bu süre içerisinde neden olduğunu anlamadığım çok ciddi iftiralara uğradım ve günün sonunda önce magazinsel konuyla şimdi de bu suçlamayla buradayım. Bunların hepsi iftiradır, karalamadır." diye konuştu.

Barım, hakkındaki iddiaları kabul etmediğini anlatarak, "Bu kadar emeğin sonunda başarı hikayesi olan hikayemin bu şekilde utanç hikayesine döndürülmesinden dolayı mağdur durumdayım. Bu suçlamalar, araştırıldıktan sonra inşallah son bulacaktır." ifadelerini kullandı.

Kalbinden sağlık sorunları yaşadığını dile getiren Barım, atılı suçlamaları kabul etmediğini, serbest bırakılmasını talep ettiğini kaydetti.

Sulh ceza hakimliğinin kararı

İfadesinin ardından dün gece tutuklanan şüpheli Barım için hakimliğin kararında, şüphelinin üzerine atılı suçun vasfı, fezleke içeriği, HTS kayıtları, sevk yazısında soruşturmanın geniş çaplı devam ettiği ve delillerin toplanma aşamasında olduğunun belirtilmesi dikkate alındığında Barım hakkında somut delillere dayalı kuvvetli suç şüphesinin bulunduğu belirtilmişti.

Şüpheli Barım'ın üzerine atılı suçun katalog suçlardan olması nedeniyle tutuklama sebebinin var kabul edilebileceği bildirilen kararda, Barım'a isnat edilen suç için kanunda öngörülen ceza miktarı ile suçun konusu ve ağırlığı dikkate alındığında, adli kontrol hükümlerinin yetersiz kalacağı kanaatine varıldığı aktarılmıştı.

Kararda, şüpheli Barım'ın İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının talebi doğrultusunda tutuklanmasına karar verildiği bildirilmişti.

Halit Ergenç'in tanık ifadesi

Oyuncu Halit Ergenç, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında tanık olarak alınan ifadesinde, Ayşe Barım'ı 2000'li yılların başından beri tanıdığını belirterek, "Barım ile tanışma sebebim o tarihlerde menajerlik firması aramam ve bu firma kapsamında meslek hayatıma devam etmek isteğimdir." dedi.

Barım ile iş ilişkisi kurduğundan beri hiç kopmadığını dile getiren Ergenç, "Kendisinin ajansı dahilinde meslek hayatıma bugüne kadar devam ettim ve halen devam ediyorum. Memet Ali Alabora isimli şahsı ise konservatuvarda okuduğum yıllardan tanırım. Herhangi bir samimiyetim yoktur. İş ortamları gereği gördüğümde merhabalaşmamız olmuştur." diye konuştu.

Çiğdem Utku Mater ve Mehmet Osman Kavala'yı kamuoyundan tanıdığını ve bu kişilerle herhangi bir irtibatının olmadığını söyleyen Ergenç, "Ayşe Barım'ın bu şahıslarla irtibatını veya yakınlık derecesini bilmiyorum. Bu konuda bir kanaat sahibi değilim. Barım'ın, Gezi Parkı eylemlerinin başladığı süreçte irtibatlarına dair tam olarak bir kanaat sahibi değilim. Üzerinden zaman geçti. O günlerde ülkenin gündemi, kamuoyunca da bilindiği üzere Gezi Parkı olaylarıdır. Mutlaka olaylardan konuşmuşuzdur ancak bana olaylara katılmam yönünde telkinde bulunduğunu, yönlendirdiğini hatırlamıyorum." ifadelerini kullandı.

Barım ile irtibatının iş ilişkisiyle sınırlı olduğunu dile getiren Ergenç, "Sosyal ve özel hayatlarımız anlamında çok samimi değildik." dedi.

Rıza Kocaoğlu'nun tanık ifadesi

Oyuncu Rıza Kocaoğlu ise tanık olarak verdiği ifadesinde Ayşe Barım'ı 2008 yılından beri tanıdığını, şu anda Barım'a bağlı ID İletişim ile menajerlik bağlantısı olduğunu anlattı.

Kendisine sorulan iletişim kayıtlarının Barım ile arasında geçen görüşmeler olduğunu kaydeden Kocaoğlu, "Üzerinden uzun süre geçtiği için içeriğini hatırlamıyorum. Gezi Parkı'na çıkmamla ilgili bir görüşmem olduğunu hatırlamıyorum. Böyle bir şey olmadığından eminim, kendisinin böyle bir yönlendirmesi olmadı. Kendisiyle iş icabı ayda birkaç kez görüşmemiz olur." diye konuştu.

Osman Kavala ile hiçbir irtibatı ya da tanışıklığı olmadığını ifade eden Kocaoğlu, "Çiğdem Mater'i bilirim ancak bireysel tanışıklığım yoktur. Kavala ile Barım arasındaki görüşmeleri burada sizden duydum. Ne görüştüklerinden bilgim yoktur. Sanatçılar olarak ID İletişim kapsamında anlaşarak Gezi Parkı'na herhangi bir çıkışımız olmamıştır. Menajerlik kapsamında bana kimse yönlendirme yapamaz, kendi kararlarımı kendim alırım. Gezi Parkı'nda çıkan haberlerdeki kişi benim. Bireysel olarak gittiğimde yapılan haberlerin resimleridir." şeklinde konuştu.

Sosyal medyayı kullandığını belirten Kocaoğlu, "Occupygezi paylaşımıyla ilgili kimse bana herhangi bir bilgilendirme yapmadı. Benim de böyle bir paylaşımım olmadı. O dönem popüler bir hashtag diye biliyorum. Devin Özgün Çınar'ı oyuncu olması sebebiyle tanırım. O dönem sanatçılar olarak toplu bir hareketin içine girmedik, herhangi bir sosyal medya üzerinden grup da kurmadık. Bana tape içeriğinde bahsettiğiniz bildirinin içeriğini bilmiyorum. Memet Ali Alabora ve Devin Özgün Çınar ile sanat camiasından tanışırım ancak o dönemde de şimdi de telefon irtibatımız yoktur." ifadelerini kullandı.

Memet Ali Alabora, Mehmet Osman Kavala ve Çiğdem Utku Mater'in Ayşe Barım ile bir irtibatı olduğunu bilmediğini söyleyen Kocaoğlu, "Kavala ile Barım'ın görüşmesini burada öğrendim. O hususta da bir bilgim yoktur, ne konuştuklarını bilmiyorum. Barım'ın bize herhangi bir yönlendirmesi de olmadı." şeklinde ifade verdi.

Soruşturma

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca Taksim'deki Gezi Parkı odaklı olaylara iştirak ettiğine ilişkin yazılı ve görsel medyada çıkan iddialar üzerine hakkında soruşturma başlatılan Ayşe Barım, "Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüse yardım etme" suçundan tutuklanmıştı.

Soruşturmada, firari sanık Memet Ali Alabora'nın bir başka kişiyle yaptığı görüşmeye ilişkin tape içeriğinde, Gezi Parkı odaklı olaylarda sanatçılarla Gezi Parkı'nda bildiri yayınlanması konusunda fikir alışverişinin yapıldığı ve hayata geçirildiği tespitine yer verilmişti.

Barım'ın, Gezi Parkı davasının sanıklarından Osman Kavala, Çiğdem Utku Mater ve Memet Ali Alabora ile yoğun iletişiminin olduğu, menajerliğini yaptığı sanatçıları Gezi Parkı olaylarına katılmaları için yönlendirdiği, kendisinin de bu oyuncularla olaylara katıldığı belirtilmişti.

"Yalan tanıklık" soruşturması

Öte yandan, soruşturma kapsamında oyuncular Halit Ergenç, Bergüzar Korel, Mehmet Günsür, Ceyda Düvenci, Nejat İşler, Rıza Kocaoğlu ve Nehir Erdoğan'ın "tanık" sıfatıyla ifadesi alınmıştı.

Ayşe Barım'ın tutuklanması talebiyle savcılığın nöbetçi hakimliğe gönderdiği sevk yazısında, Ergenç ve Kocaoğlu'nun, Alabora ile olaylar sürecinde irtibatları olduğu, birlikte eylem görüntüleri bulunmalarına rağmen irtibatlı olmadıklarına dair beyanda bulunmaları nedeniyle "yalan tanıklık" suçundan ayrıca soruşturma başlatıldığı belirtilmişti.

Dizi ve sinema sektöründe tekelleşme iddiaları

ID Danışmanlık Limited Şirketinin kurucusu ve ortağı olan, birçok ünlü oyuncunun menajerliğini de yapan Ayşe Barım, sektörde tekelleşmeye neden olduğu iddialarıyla da gündeme gelmiş, Barım'ın kendisine karşı çıkan oyuncuları piyasadan uzaklaştırdığı öne sürülmüştü.

Bu iddialara ilişkin de İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca ayrıca soruşturma yürütülüyor.

Soruşturma

Ayşe Barım hakkında, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca Taksim'deki Gezi Parkı odaklı olaylara iştirak ettiğine ilişkin yazılı ve görsel medyada çıkan iddialar üzerine soruşturma başlatılmıştı.

Barım, Gezi Parkı olaylarının planlayıcılarından olduğu gerekçesiyle "Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etmek" suçundan gözaltına alınmıştı.

Soruşturmada, firari sanık Mehmet Ali Alabora'nın bir başka kişiyle yaptığı görüşmeye ilişkin tape içeriğinde, Gezi Parkı odaklı olaylarda sanatçılarla Gezi Parkı'nda bildiri yayınlanması konusunda fikir alışverişinin yapıldığı ve hayata geçirildiği tespitine yer verilmişti.

Barım'ın, Gezi Parkı davasının sanıklarından Osman Kavala, Çiğdem Utku Mater ve Alabora'yla olaylarla ilgili yoğun iletişiminin olduğu, menajerliğini yaptığı sanatçılara Gezi Parkı olaylarının başlangıç tarihi olan 2013'te olaylara katılmaları için yönlendirmeler yaptığı, kendisinin de bu oyuncularla olaylara katıldığı belirtilmişti.

Soruşturma kapsamında oyuncular Halit Ergenç, Bergüzar Korel, Mehmet Günsür, Ceyda Düvenci, Nejat İşler, Rıza Kocaoğlu ve Nehir Erdoğan'ın "tanık" sıfatıyla ifadesi alınmıştı.

ID Danışmanlık Limited Şirketinin kurucusu ve ortağı olan, birçok ünlü oyuncunun menajerliğini de yapan Ayşe Barım, sektörde tekelleşmeye neden olduğu iddialarıyla da gündeme gelmiş, kendisine karşı çıkan oyuncuları piyasadan uzaklaştırdığı öne sürülmüştü.

Bu iddialara ilişkin de İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca ayrıca soruşturma yürütülüyor.


Editor : Anadolu Ajansı
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
ANKET
Sosyal medyaya mı internet medyasına mı güveniyorsunuz?
ARŞİV ARAMA
E-GAZETE
29.01.2025
PUAN DURUMU
GÜNÜN KARİKATÜRÜ
CİLALI TAŞ!