Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Dolmabahçe Ofisi'nde gerçekleştirilen Yatırım Danışma Konseyi 10. Toplantısı'ndaki konuşmasına, katılımcıları selamlayarak başladı.
Toplantı vesilesiyle katılımcıları Ä°stanbul'da ağırlamaktan büyük memnuniyet duyduÄŸunu belirten ErdoÄŸan, yapılacak istiÅŸarelerin hayırlara vesile olmasını temenni etti.Â
Konseyin uluslararası iş dünyasının görüş ve önerilerini almak amacıyla 2004 yılında oluşturulduğunu dile getiren Erdoğan, şunları söyledi:
"Konseyde iletilen birçok teklif ve tavsiyeyi ülkemizin yatırım ortamını iyileştirirken daima göz önünde bulundurduk. Doğrudan Yabancı Yatırımlar Kanunu'ndan sermaye piyasaları düzenlemelerine, bankacılık ve finans sisteminin etkinleştirmesinden yatırım teşviklerine, fikri mülkiyetten gümrük ve rekabet düzenlemelerine uzanan geniş bir yelpazede devrim niteliğinde adımlar attık. Tüm bunlar sayesinde ülkemiz bugün uluslararası doğrudan yatırımların yöneldiği öncü destinasyonlardan biri haline geldi. Bundan sonra da ortak akılla sorunlarımıza çözüm bulacak yeni reform paketlerini devreye alacağız. Türkiye Yüzyılı'nı aynı zamanda yatırım yüzyılı yapmaya kararlıyız."
"Ülkemizin küresel tedarik zincirlerindeki konumu her geçen yıl daha da güçleniyor."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kovid-19 sonrasında küresel tedarik zincirlerinde yaşanan kırılmalar ve ortaya çıkan jeopolitik gerilimlerin uluslararası ticareti ve yatırımları yeniden şekillendirdiğini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Türkiye sahip olduğu üretim kabiliyetleri, güçlü altyapısı, nitelikli insan kaynağı, gelişmiş pazarlara yakın konumu ve küresel entegrasyonu ile bu dönüşüm sürecine en hızlı adapte olan ülkelerin başında geliyor. Yakın dönemde yaşanan birçok gelişme Türkiye'nin küresel ekonomideki rolünü daha da öne çıkarmıştır. Mesela bu yılbaşında Süveyş Kanalı'nda yaşanan kriz dünya ticaretinin ne kadar kırılgan olduğunu bir kez daha ortaya koymuştur. Türkiye, Süveyş Kanalı'ndaki tıkanma döneminde alternatif ulaşım rotaları sunarak küresel ticarette güvenilir bir partner olduğunu ispatlamıştır. Ülkemizin küresel tedarik zincirlerindeki konumu her geçen yıl daha da güçleniyor. 2002 yılında 36 milyar dolar ihracatla dünya ticaretinden binde 5 oranında pay alırken, bugün 256 milyar dolara ulaşan ihracatımızla payımızı yüzde 1'in üzerine çıkardık."
Burada sadece bir hacim artışından bahsetmediğinin altını çizen Erdoğan, ihraç edilen ürünlerin teknoloji kompozisyonunu da genişlettiklerini söyledi.
Artık ürün sepetinin yarıya yakınının yüksek ve orta yüksek teknolojili ürünlerden oluştuğunu ifade eden Erdoğan, şunları kaydetti:
"Son 21 yılda yıllık ortalama yüzde 5,4'lük büyüme kaydederek satın alma gücü paritesine göre 11'inci sıraya yükseldik. Ulaştırma, enerji, eğitim, sağlık ve dijitalleşme alanlarında yaptığımız dev yatırımlarla ülkemizin altyapı eksiklerini tamamladık. Uluslararası doğrudan yatırımlar da bu süreçte bizlere ciddi katkı sundu. 2003'ten önceki 30 yılda sadece 15 milyar dolar yatırım alan Türkiye, son 20 yılda toplamda 268 milyar dolarlık doğrudan yatırım çekti. 2002 yılında ülkemizde yalnızca 5 bin 600 uluslararası sermayeli şirket faaliyet gösteriyordu, bugün ise 83 binden fazla çok uluslu şirkete ev sahipliği yapıyoruz. Türkiye artık bu şirketlerin üretim faaliyetlerinin, araştırma geliştirme merkezleri, tasarım ekipleri, satın alma ofisleri, lojistik üsleri ve bölgesel yönetim merkezleriyle desteklendiği bir ekonomik merkeze dönüştü."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, burada karşılıklı bir "kazan kazan" durumu söz konusu olduğunu vurgulayarak, "Son 15 yılda Türkiye'de gerçekleştirilen ihracatın yaklaşık yüzde 31'ini uluslararası sermayeli şirketler yaptı. Özel sektör istihdamında uluslararası yatırımcıların payı yüzde 8,8'e çıktı." diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ülkemiz bugün uluslararası doğrudan yatırımların yöneldiği öncü destinasyonlardan biri haline geldi. Bundan sonra da ortak akılla sorunlarımıza çözüm bulacak, yeni reform paketlerini devreye alacağız." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Türkiye Yüzyılı'nı aynı zamanda yatırım yüzyılı yapmaya kararlıyız." diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Son 21 yılda yıllık ortalama yüzde 5,4'lük büyüme kaydederek satın alma gücü paritesine göre 11. sıraya yükseldik. 2002'de 36 milyar dolar ihracatla dünya ticaretinden binde 5 pay alırken bugün 256 milyar dolara ulaşan ihracatımızla payımızı yüzde 1'in üzerine çıkardık. Son 15 yılda Türkiye'de gerçekleştirilen ihracatın yaklaşık yüzde 31'ini uluslararası sermayeli şirketler yaptı." ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Cari açığımızın düştüğü, rezervlerin arttığı, risk göstergelerinin iyileştiği, enflasyonun kontrol altına alındığı bir döneme girmiş bulunuyoruz. Son dönemde açıklanan büyüme, istihdam, dış ticaret ve enflasyon verileri (Orta Vadeli) programın çalıştığını ortaya koyuyor. Özel sektör istihdamında uluslararası yatırımcıların payı yüzde 8,8'e çıktı." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Meclisimizin açılmasıyla iklim kanunu gündeme gelecek. Kanunla sanayimizde yeşil dönüşüm sürecini hızlandıracağız." şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Muhalefetin kendi iç çekişmelerini perdelemek amacıyla gündeme getirdiği seçim tartışmalarını havanda su dövmek olarak görüyoruz." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Türkiye'nin önünde her biri altın kıymetinde seçimsiz 3,5 yıl vardır. Hedeflerimize ancak bu 3,5 yılın hakkını vererek ulaşabiliriz." diye konuştu.
Editor : Anadolu Ajansı