SİVASBirinci Dünya Savaşı´nda Kafkas Cephesi´nde şarapnel parçasıyla kolu dirsekten kopan ve Ruslara esir düşen Sivaslı Mehmet Çavuş´a esir kampında takılan protez, vefatının ardından yıllardır ailesince gururla muhafaza ediliyor.Sivas´ın Ulaş ilçesine bağlı Ekincioğlu köyünde yaşayan Ethem Yıldız (50), AA muhabirine yaptığı açıklamada, dedesinin babası olan Mehmet Çavuş´un Birinci Dünya Savaşı´nda Ruslara karşı açılan Kafkas Cephesi´nde 1915´te esir düştüğünü ve 7 yıl boyunca kampta tutulduğunu söyledi.Kafkas Cephesi´nde savaşırken büyük dedesinin kolunun dirsekten şarapnel parçasıyla koptuğunu anlatan Yıldız, "Büyük dedem Allahuekber Dağları´nda esir düşmüş. Bir Alman doktor bu kolu yapmış. 7 yıl sonra köyüne gelmiş. Bu protez kolu da uzun yıllar kullanmış. 1942 yılında rahmetli olmuş. Rahmetli olduktan sonra protez kolu, önce Adem amcam sonra da ben muhafaza ettim." dedi.Protez kolun önemli bir ecdat yadigarı olduğunu dile getiren Yıldız, manevi değerinden dolayı protezi 35 yıldır muhafaza ettiğini belirtti.Yıldız, protezin kendileri için onur ve gurur kaynağı olduğunu vurgulayarak, ölene kadar bunu saklayacağını ifade etti.Mehmet Çavuş´un torunu Keziban Yıldız (77) da "Annem bize babamla ilgili anılarını anlatırken ´Köye geldiğinde ceket sallanıyordu. Koştuk sarıldık, baba ceketinin kolu niye boş dedik. O da bize kolumu top götürdü kızım" dedi." ifadelerini kullandı.Yaşının çok küçük olduğunu ve o günleri zor hatırladığını aktaran Yıldız, proteze oğullarının sahip çıktığını kaydetti."Yetkililerce muhafaza altına alınması gerekiyor"Ulaş İmam Hatip Ortaokulu Sosyal Bilgiler Öğretmeni Köksal Coşgun da TÜBİTAK Bilim Fuarı kapsamında oluşturdukları "kültür müzesi"nde kolu sergilediklerini söyledi.Projeyi öğrenci ve veli iş birliğiyle yürüttüklerini dile getiren Coşgun, şu bilgileri verdi: "Öğrencilerimizden biri bize bu koldan bahsetti. Kol geldikten sonra araştırma yaptık ve Ekincioğlu köyünden Mehmet Çavuş´a ait olduğunu tespit ettik. Ben de bununla ilgili araştırma yaptım. Birinci Dünya Savaşı´nda Kafkas Cephesi´nde Ruslara esir düşüyor. Orada bir Alman doktorun yaptığı söyleniyor. O günün teknolojisi ve imkanları düşünüldüğünde çok mükemmel. Dirsek ve kollardan katlanıp hareket ettirilebiliyor. Kol, bilinçsizlikten dolayı tam muhafaza edilememiş. Yetkililerce muhafaza altına alınması gerekiyor. Bu vatan için ne bedeller ödediğimizin açık göstergesi." (AA)