USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Gündem

Enflasyon Farkı Yansıtılmalı

Enflasyon Farkı Yansıtılmalı

Enflasyon Farkı Yansıtılmalı
05-05-2022 07:00
Google News


Oğuzhan SARZEP

Türkiye Kamu-Sen İl Temsilcisi Dursun Özen; 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü dolayısıyla açıklamalarda bulundu.

Türkiye Kamu-Sen olarak tüm çalışanların 1 Mayıs’ını kutladıklarını ifade eden Özen; “Kuruluşumuzdan bugüne kadar, hiç taviz vermeden kamu çalışanlarımızın hak ve menfaatleri için mücadele verdik, var gücümüzle çalışanımızın sesi olmaya devam ediyoruz. Devletimizin temelini oluşturan muasır medeniyet hedefine yürürken, ‘Milli hedef belli olmuştur. Ona ulaşacak yolları bulmak zor değildir. Denebilir ki hiçbir şeye muhtaç değiliz. Yalnız bir tek şeye çok ihtiyacımız vardır: Çalışkan olmak’ diyen Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün vizyonunu taşıyoruz. Ramazan Bayramı arifesine denk gelen 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nün anlam ve önemi bu yıl bir kat daha artmıştır. Geride bıraktığımız iki yılda mücadele ettiğimiz pandemi nedeniyle alanları dolduramadık, 1 Mayıs coşkusunu meydanlara taşıyamadık. Bu yıl da gerek süregelen hastalık riski gerekse Ramazan Bayramı tatili münasebetiyle meydanlarda değiliz. Ancak 1 Mayıslarda alanlarda olmadığımız bu dönemde özellikle kamu çalışanlarımız salgınla savaşın en ön safında yer alarak milletimize varlıklarının ne kadar önemli olduğunu göstermiş ve şükür sebebi olmuşlardır. İşte bu şartlarda çalışanlarımızın hak ettiklerini almaları için verdiğimiz mücadelede sesimizin daha gür çıkmasına vesile olduğu için 1 Mayıs’ı çok önemsiyoruz” dedi.

 ‘MEMUR PAKETİ’ TEKLİFLERİNE DİKKAT ÇEKTİ

Çalışanların haklarının ilerletilmesinin örgütlü mücadele ile mümkün olabileceğini kaydeden Başkan  Özen, “Bu nedenledir ki 1 Mayıs’ın emeğinden başka hiçbir sermayesi olmayan çalışan, işsiz, yoksul, esnaf ve hatta ev hanımlarının bir araya gelerek hakları için seslerini yükselttiği ve güç birliği yaptığı gün olması gerektiği inancındayız. Bu noktada küresel salgının da olumsuz etkileriyle bütün dünyada baş gösteren yüksek enflasyon, hayatımızı olumsuz yönde etkilemektedir. Bir tarafta giderek ağırlaşan yaşam şartları diğer tarafta ise güvencesiz çalışma modelleri nedeniyle gelecek kaygısı taşıyan kamu çalışanlarının varlığı bizim açımızdan bu yılki 1 Mayıs’ın en önemli gündem maddesidir. Taleplerimizin başında yer alan güvenceli istihdam modelinin, beyhude bir istek değil bir gereklilik olduğu görülmelidir. Türkiye Kamu-Sen olarak ‘Memur Paketi’ teklifimiz çalışma hayatının acil sorunlarına çözüm getiriyor. Güvencesiz, kuralsız çalışmanın yaygınlaşmasına neden olan sosyal ve ekonomik politikalar nedeniyle azalan reel ücretlere çare de Memur Paketinde yer alıyor. İçinde bulunduğumuz durum, yalnızca ülkemizin değil tüm dünyanın ortak sorunudur. Bizler bu sürecin haklarımızın kısıtlanmasına değil emeğin ve emekçinin değerinin anlaşılarak haklarının teslim edilmesine aracı olmasını istiyoruz. Bu çerçevede önümüzdeki dönemde küresel bir sorun haline gelecek olan enflasyonun kamu görevlilerimiz üzerindeki ağır yükünü hafifletmek için enflasyon farkının maaşlara aylık olarak yansıtılması, dönem sonlarında ise refah payı verilmesi konusunda ısrarcıyız” ifadelerine yer verdi.

ESNEK VE GÜVENCESİZ İSTİHDAM MODELLERİ KALDIRILMALI

Türkiye Kamu-Sen olarak taleplerini sıralayan Özen; “Öncelikle milletimiz için huzurlu ve insan onuruna yaraşır bir yaşam istiyoruz. Yıllardır eriyen maaşları nedeniyle zor günler yaşayan kamu çalışanlarının zararlarının telafi edilmesi için maaşların reel artışını hedefleyen bir ücret politikası belirlenmesi gerektiği düşüncesindeyiz. Bu nedenle enflasyon farkının maaşlara her ay yansıtılmasını, alım gücünün reel olarak yükselmesi içinde tüm memur ve emeklilere ek zam verilmesini istiyoruz. Bu yolla nimette de külfette de adalet diyoruz. Büyümeden pay istiyoruz. Adil bir gelir dağılımı talep ediyoruz. Ailesinin insanca yaşamasına yetecek düzeyde ücret alan kamu çalışanı görmek istiyoruz.
Kamuda farklı statüde istihdam anayasanın eşitlik ilkesine aykırıdır. Esnek ve güvencesiz istihdam modellerinin kaldırılmasını, tüm kamu görevlilerinin kadrolu, aile birliğinin teminat altına alındığı güvenceli bir istihdam sisteminde tek çatı altına toplanmasını istiyoruz.  657 sayılı kanunda liyakat ve ehliyet esaslı değişiklikler yapılmalıdır. Her alanda adalet ve liyakatin esas alındığı, hak eden memurun hak ettiği göreve yükselebildiği bir sistem istiyoruz.  Kamu görevlileri ile birlikte tüm çalışanların örgütlenme, toplu sözleşme ve grev haklarını özgürce kullanabildiği bir ülke istiyoruz.
 2018 yılında verilen sözün gereği yerine getirilmeli, 3600 ek gösterge ile ilgili çalışmaların taleplerimiz de göz önünde bulundurularak bütün kamu görevlilerinin beklentilerini karşılayacak şekilde bir an önce hayata geçirilmesini istiyoruz. Memurlara yapılan bütün ek ödemelerin emekli maaşı ve emekli ikramiyesi hesaplamasında esas alınmasını ve emekliliğin bir kâbus olmaktan çıkarılmasını talep ediyoruz. Kamuda bayram ikramiyesi alamayan tek kesim olan memurlara da dini bayramlar öncesinde bayram ikramiyesi verilmesini istiyoruz.  Covid-19’un meslek hastalığı sayılmasını ve Covid-19 nedeniyle hayatını kaybeden sağlık çalışanları ve kamu görevlilerinin şehit statüsünde değerlendirilmesini talep ediyoruz” ifadelerine yer verdi.


Editor : Haberpanelim
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
ANKET
Sosyal medyaya mı internet medyasına mı güveniyorsunuz?
ARŞİV ARAMA
E-GAZETE
21.11.2024
PUAN DURUMU
GÜNÜN KARİKATÜRÜ
CİLALI TAŞ!