MUHAMMED DEMİR
Sendika binasında bir basın toplantısı düzenleyen Öztürk, ülkemizde yaklaşık 3 milyon Suriyeli misafirin bulunduğunu belirterek, "Kamp dışında yaşayan ailelerin, vefa ve vicdan timsali olan kadınlarımız tarafından kucaklanması, toplumsal kabul görmelerine yardımcı olunması, kültürel kodlarımızda ve medeniyet tasavvurumuzda yer alan ensar-muhacir kardeşliğini ihya etmesi, bütün bu sorunların üstesinden gelinmesine yapısal bir katkı sunacaktır" dedi.
Eğitim-Bir-Sen Kadın Kolları Başkanı Öztürk, "Ülkemize geldikleri günden beri, çeşitli kesimlerce haklarında olumsuz algılar üretilmek istenen Suriyeli Muhacirlerle ilgili olarak son birkaç haftadır özellikle sanat ve siyaset camiası üzerinden sosyal medya aracılığıyla, Suriyelilerin birer suç makinesi olarak lanse edildikleri karalama kampanyası yoğunlaştı. Son olarak Ankara´da bir tecavüz söylentisi üzerine yüzlerce kişi sokağa çıkmış, hedef aldıkları mültecilere saldırmışlardı. Oysa oluşturulmaya çalışılan algının aksine 2014-2017 yılları arasında, Suriyelilerin karıştığı adli olayların Türkiye´de yaşanan adli olaylara oranı ise yüzde 1.32 idi" ifadelerini kullandı.
Yaşanılan her adli olayı mülteciler ile ilişkilendirmenin zamanla nefret suçu kapsamında değerlendirilecek boyutlara ulaşabileceğini kaydeden Öztürk, bir arada yaşama kültüründe kalıcı yaralar açacağını görmek gerektiğini, bu bağlamda yaşananların medya tarafından haberlere konu edilişlerine etnik, siyasi, dini kimliklerin ön plana çıkarılmasını ve bu kimliklere kriminal anlamlar devşirilmesini gayrı ahlaki ve gayrı insani bulduğunu söyledi.
"Toplum içinde yaşanan olayların abartılarak ve manipüle edilerek dillendirilmesi toplumsal infial potansiyelini arttıracaktır" diyen Öztürk, bu haberlerle oluşturulmaya çalışılan toplumsal gerilim eşliğinde 7 Temmuz gecesi, hamile olan Emani Al-Rahmun, Sakarya´nın Kaynarca İlçesi´nde başına taşla vurularak 10 aylık küçük oğlu ise boğularak katledildi" diye vurguladı.
YARDIMLAR STK´LAR
ARACILIĞIYLA DA YAPILMALI
Türkiye´de 3 milyonu aşkın Suriyeli misafir bulunduğunu belirten Öztürk, "Bu sayının yaklaşık 1.3 milyonu Suriyeli kadın mültecilerden oluşmaktadır. Bu kardeşlerimiz, ülkemizde uluslararası desteğin dışında kendi imkanlarımız ile ağırlamaktayız" dedi.
Bu büyüklükteki bir göç dalgasının toplumsal polarizasyonu keskinleştirmemesi ve yapılan yardımların sürdürülebilir olması için entegrasyon çalışmalarının planlı bir şekilde yürütülmesi gerektiğine değinen Öztürk, bu çalışmaların salt devlet eli ile değil, sivil toplum örgütleri aracılığı ile de yapılması, yürütülen çalışmaların ´öteki ile birlikte yaşama´ kültürünü güçlendirmesini hedeflediğini vurguladı.
ENSAR - MUHACİR
KARDEŞLİĞİNİ
İHYA ETMELİYİZ
Beyhan Öztürk, uluslararası göçlerin, hem göç eden hem de göçü kabul eden toplumlar açısından birçok sorunu beraberinde getirdiğini belirterek, Türkiye´ye dönük büyük göç dalgasının kontrollü olarak yönetilmesinde toplumun her kesiminin sorumluluk alması gerektiğini ifade etti.
Öztürk, şöyle devam etti:
"Kamp dışında yaşayan ailelerin, vefa ve vicdan timsali olan kadınlarımız tarafından kucaklanması, toplumsal kabul görmelerine yardımcı olunması, kültürel kodlarımızda ve medeniyet tasavvurumuzda yer alan ensar - muhacir kardeşliğini ihya etmesi, bütün bu sorunların üstesinden gelinmesine yapısal bir katkı sunacaktır. Böylece Türkiye´nin verdiği destek dışında neredeyse kimsesiz bırakılan Suriyeli kardeşlerimizle ilgili yaratılmaya çalışılan ´tekinsiz öteki/mülteci´ algısını yıkabiliriz. Aksi takdirde kabul görmeyen kimliklerin kriminal kimliklere, gettolaştırmanın olduğu mekanların olay mahalline dönüşmesi kaçınılmaz olur."
ŞEHİTLERİMİZİ
RAHMETLE ANIYORUZ
Konuşmasının sonunda 15 Temmuz şehitlerini de unutmayan Eğitim-Bir-Sen Kadın Kolları Başkanı Beyhan Öztürk, tüm şehitlerimize Allah´tan rahmet diledi.
Özürk, "Vatanımıza göz diken; hain, alçak darbe girişiminin yıl dönümü yaklaşırken nefret ve şiddetle kınıyoruz. Darbeye canı pahasına karşı duran aziz milletimize şükranlarımızı sunuyoruz. 15 Temmuz şehitlerimize ve bütün şehitlerimize Allah´tan rahmet diliyor, gazilerimize minnet ve şükranlarımızı sunuyoruz. Suçluların da yüce Türk adaleti tarafından en kısa zamanda hak ettikleri cezaya çarptırılmalarını bekliyoruz" diye konuştu.
