SİVAS
Sivas´ta, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması´na (FETÖ/PDY) ilişkin davada aralarında eski astsubay ve uzman çavuşların bulunduğu, 6´sı tutuklu 8 sanığın yargılanmasına devam edildi.
Sivas 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada "silahlı terör örgütü kurma veya yönetme", "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs" ve "silahlı terör örgütüne üye olma" suçlarından tutuklu yargılanan astsubaylar E.A ve T.M, eski astsubaylar E.Y. ve M.E.C, eski uzman çavuşlar S.A ve E.G, tutuksuz sanıklar Y.E.K. ve A.E.Y. ile sanık yakınları ve avukatları katıldı.
Tutuklu sanıklardan E.G, savunmasında, her zaman kanunların verdiği yetkiler doğrultusunda çalıştığını dile getirerek, "Yıllarca teröröle mücadele ettim. Asla vatana, millete ihanet etmedim. Ben ibadetimi ve dini vecibelerimi açıktan yerine getirdim. Üniformamla camide namaz kıldım. Böyle bir asker FETÖ´cü olamaz. 11 aydır tutukluyum, 8 aylık çocuğumu ilk kez cezaevinde kucağıma aldım. Terörist değilim." şeklinde konuştu.
"GÖZÜMÜZE BAKIN, SUÇ İŞLEMİŞ
İNSANLARA BENZİYOR MUYUZ?"
Tutuklu sanık eski astsubay M.E.C. de ByLock kullandığı suçlamasını kabul etmeyerek, "Ben ve arkadaşlarım suç işleyecek insanlar değiliz. Böyle bir geçmişimiz de yok. Ben suç işlemedim. Sizler deneyimli ağır ceza hakimleri olarak suçlu insanları gözlerinden anlarsınız. Gözümüze bakın, suç işlemiş insanlara benziyor muyuz?" ifadelerini kullandı.
Heyet başkanı da bu savunma üzerine, "Biz, kişilerin yüzüne ve kişiliğine bakıp karar vermeyiz. Biz, dosyaya ve dosyadaki delillere bakarız, geçmişinizde nasıl görev yaptığınızla ilgilenmeyiz." dedi.
Halen görevde olan tutuklu astsubay E.A. ise suç işlemediğini ve 17-25 Aralık´tan sonra örgütten koptuğunu savundu.
Görevde olan astsubay T.M. de savunmasında, "Hakkımdaki beyanlar asılsızdır. Saklanmadım, delileri saklamadım, yok etmedim, FETÖ´cü değilim. Türk askeri, hakkında dava varsa mahkemeye gelir. FETÖ´cü asker böyle bir şey varsa iltica eder. Ben mehkemeye geldim. Evim arandığında polisi aradım ve teslim olacağımı söyledim. Telefon cihazımı kendim teslim ettim." ifadelerini kullandı.
Etkin pişmalık hükümlerinden faydalanan tutuksuz sanık Y.E.K. de şunları söyledi:
"Kod isimleri bana kod adı Kemal olan biri verirdi. Kişilere verdiğimiz kod isimleri de Kemal ile kendi aramızda kullanırdık. Sanık E.A´ya kod ismiyle değil, kendi ismiyle hitap ederdim. Sanığı telefonla aradığımda ve beni tanımadığında kendi kod adımı söylerdim. Zaten E.A. ile telefonda görüşmüyordum. Evlerimiz yakındı, evine giderdim. Görüşmeler de genelde benim evimde olurdu. E.A, Kur´an okumayı severdi, kitaplara karşı soğuktu, biz de genelde Kur´an okurduk. Sohbet dinlemeyi de kendisi istemiyordu. Örgütsel toplantılarda sohbet yapılır ya da kitap okunur, biz E.A. ile Kur´an okuyorduk. Örgütte ümit vadeden kişiler daha önce bağlantısı olan ama sonradan kopan kişilerdir. Burada bana isimleri verilen kişiler ümit vadeden kişiler değil çünkü zaten onlar irtibatta olduğum kişilerdi."
Mahkeme heyeti, tutuklu sanıklardan E.A´nın adli kontrol şartıyla tahliyesine, diğer tutuklu sanıkların bu hallerinin devamına karar vererek, dosyadaki eksiklerin tamamlanması için duruşmayı 17 Ocak 2018´e erteledi. (AA)
Editor : Haberpanelim